Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/434 E. 2022/562 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/434
KARAR NO : 2022/562

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/18 D.İş
KARAR NO 2022/17
TALEP TARİHİ : 17/01/2022
KARAR TARİHİ : 17/01/2022
TALEP : İhtiyati Haciz (Eser Sözleşmesine Dayanan)
KARAR TARİHİ : 14.04.2022
KARARIN YAZ.TARİH : 12.05.2022

Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.01.2022 tarih ve 2022/18 D.İş Esas, 2022/17 D.İş Karar sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin karşı taraf avukatı tarafından istenilmesi üzerine, Dairemize gönderilen dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
İhtiyati haciz isteyen vekili dava dilekçesiyle özetle; Taraflar arasında yapılan görüşmeler neticesinde borçlu şirketin “…” adlı işletmesindeki (… Alışveriş Merkezi, … Cad. … Mevkii, N:… … – …); alçıpan tavan işleri, *alçıpan duvar işleri, *duvar işleri, *döşeme işleri, *mekanik işleri, *cephe-alüminyum işleri, *elektrik işleri, *mobilya işleri, *dış mahal ve yüksek döşeme işlerinin, müvekkilinin şirketi tarafından yapılması hususunda mutabakat sağlandığını, işlerin müvekkilin şirketi tarafından yapımı sırasında borçlu tarafın talebi ile ek işler de (asma kat yapılması, pvc zemin kaplama, davlumbaz işleri, mekanik kaideler, reklamlı branda, reklam tabelası, mutfak için tavandaki mekanik ihtiyaçlar için ek işler, kapı eşikleri düzenlemeleri vb.) müvekkil şirketçe yapıldığını, yapılan işlerin ve imalatların, borçlu tarafa Haziran 2021 ayının başında teslim edildiğini ve borçlu taraf da müvekkilin şirketin dışında yapılması/yerine getirilmesi gereken diğer işleri de tamamlatmak suretiyle işletmeyi faal hale getirerek açtığını, borçlu tarafça yapılan işler/imalatlar kullanılmaya uzun bir süre denilecek zaman zarfında kullanıma rağmen alacaklı şirkete yaklaşık 650.000-TL kısmi ödeme yapılmış ve bildirimlere rağmen bakiye bedel ödemekten -sürekli çeşitli bahaneler ileri sürülerek- imtina edildiğnii, verilen hiçbir taahhüt yerine getirilmediğini ve işlerin bitirilip tamamlanmasına rağmen ödeme yapılmamakta ısrar edildiğini,7-8 aydır işin bitirilip teslimine karşılık -fazlaya ilişkin ve denkleştirici adalet kapsamındaki taleplerimiz, munzam-müspet-menfi zarara ilişkin haklarımız saklı olmak üzere- müvekkil şirketin yapılan tespite ilişkin masraflar da hariç olmak üzere minimum 1.000.000 (birmilyon) TL alacağı bulunduğunu, borçlu şirket tarafından işlerin başlaması için ilk etapta 03.03.2021 tarihinde 300.000 TL ödeme yapması gerekirken 03.03.2021 tarihinde sadece 100.000-TL avans ödendiğini, böylece taraflar arasında 03.03.2021 tarihinde sözlü bir sözleşme kurulmuş olduğunu, borçlu şirketin yetkilisi … tarafından gönderilen dekontun açıklamasına da “… Adına … Kapora” yazıldığını, müvekkilinin şirketi ile borçlu şirket arasında defalarca yapılan görüşmelerde davalı şirket sürekli müvekkil şirketi oyaladığını, bunun üzerine yapılan iş ve bedellerine ilişkin Bodrum 2.Sulh Hukuk Mah.nin 2021/55 D.İş sayılı dosyasında delil tespiti yapıldığını, ilk raporda mekanik/ek işler hariç; müvekkil şirketin yaptığı işlerin bedelinin : 1.199.720,81 TL+kdv ve mimari proje ücreti olarak da 60.000+kdv olarak tespit edildiğini, ikinci bilirkişi raporu ile de mekanik/ek işler için; müvekkil şirketin yaptığı işlerin bedelinin 130.054,45 TL+kdv olduğu tespit edildiğini, müvekkilinin şirketin ortalama toplamda 1.650.000-TL civarında bir bedel alacaklı olduğu tespit edildiğini, borçlu şirket hakkında arabuluculuk görüşmeleri için başvuru yapmış olduklarını, ancak borçlu şirketin gerek ihtilaf konusu işletmeyi ve diğer işletmelerinin yanında gerekse de şirketin kapatılması/tasfiyesi veya devri gibi birtakım hazırlıklar yaptığı ve görüşmeler yaptığı bilgisi müvekkil şirkete gelmiş olduğunu, müvekkilinin şirket yetkilisinin hafta sonunda aldığı duyumlarda da konunun ciddi olduğu ve özellikle Bodrum’da ihtilafa konu işletmeyle birlikte Bodrum’da bulunan diğer zincir işletmelerin de devri/tasfiyesi konusunda görüşmeler yapıldığı bilgisi alındığını ve alacaklı müvekkil şirketin alacağının tespit raporları ile ortaya çıkması karşısında teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini borçlunun borca yetecek miktarda (minimum 1.000.000 TL) menkul, gayrimenkulleri ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YANIT:
Karşı yanca talep eden avukatının istemine karşı herhangi bir yanıt dilekçesi sunulmadığı dosya ve UYAP kapsamından anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 17.01.2022 tarih ve 2022/18 D.İş Esas, 2018/17 D.İş Karar sayılı kararı ile özetle; ”…2004 sayılı İİK’nun 257. maddesinde ihtiyati haciz talep edilebilmesinin koşulları sayılmıştır. 2004 sayılı İİK’nun 257. maddesine göre, ihtiyati haciz istenebilmesi için alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması yeterli olup, tam ispat gerekmeyip yaklaşık ispat yeterli olduğu gibi, borçlunun gerçek kişi veya tüzel kişi olması şeklinde bir ayrım da söz konusu değildir.
Somut olayda ihtiyati haciz talep eden alacaklı alacağın dayanağı olarak Bodrum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/51 D.İş sayılı 12/10/2021 tarih havaleli bilirkişi kurulu raporu, 15/12/2021 tarihli makina bilirkişisi raporu, whatsApp yazışmaları, ödeme dekontu, ticaret sicil gazetesi sureti ve eklerini sunmuştur.
2004 sayılı İİK’nun 257. vd. maddeleri gereğince talep eden yönünden yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği dikkate alınarak 2004 sayılı İİK.nun 258/2 maddesi gereğince takdiren borçlu dinlenmeden 6100 sayılı HMK.nun 316/1-c maddesi delaletiyle 320/1 maddesi gereğince yapılan inceleme sonucunda alacaklı vekilinin talebinin kabulüne karar verilerek talebin kabulü ile borçlunun 1.000.000,00-TL’lik borcuna ve masraflarına yeter miktarda menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, İhtiyati haciz isteyen alacaklı hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararları karşılamak üzere ve 6100 sayılı HMK.nun 84 vd. maddeleri gereğince mahkememizce takdir edilen ihtiyati hacze konu 1.000.000,00-TL’nin % 15 i olan 150.000,00-TL nin ihtiyati haciz isteyen tarafından nakit meblağ olarak Mahkeme veznesine yatırıldığı veya bu meblağı kapsayan kesin ve süresiz banka teminat mektubunu Mahkememize sunulduğu takdirde ihtiyati haciz kararının ihtiyati haciz isteyene verilmesine” dair karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF EDEN: Karşı taraf … Şti avukatı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karşı taraf … Şti avukatı tarafından verilen 21.02.2022 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesi ile özetle; Dilekçelerinde ayrıntılı olarak açıkladıkları üzere, karşı tarafça Bodrum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/55 D.İş sayılı dosyası kapsamında gerçekleştirilen delil tespiti neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporuna taraflarınca itiraz edildiği ve Bodrum 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyası kapsamında karşı tarafın ayıplı, eksik, hiç yapmadığı ve geç teslim ettiği işlere dair taraflarınca gerçekleştirilen delil tespiti neticesinde bilirkişi raporu tanzim edildiği bu hali ile taraflar ararsındaki borç alacak ilişkisinin muhakemeye ihtiyaç duyduğu ve muaccel bir alacak olmadığı da göz önüne alınarak, istinaf kanun yolu başvurularının kabulüyle, istinaf kanun yolu başvurusu gerekçelerinin daha sarih biçimde aktarılmasını teminen incelemenin duruşmalı olarak yapılmasına, Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.01.2022 tarih 2022/18 D. İş 2022/17 K. sayılı usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararına itirazlarının reddi yönündeki Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.02.2022 tarih ve 2022/18 D. İş 2022/17 Değişik İş K. sayılı ara kararının kaldırılmasına, Kanunda ve Yerleşik İçtihatlarda aranan şartlar mevcut değil iken verilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.01.2022 tarih 2022/18 D.İş 2022/17 Değişik İş karar sayılı usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderleriyle ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda;
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257.maddesinde, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1–Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2 – Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.”;
258.maddesinde, “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir. İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.”
265.maddesinde ise; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir. İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri yer almaktadır.
Karşı taraf şirket vekili ihtiyati haciz talebinin kabulüne dair 17.01.2022 tarihli kararı istinafa taşıyarak ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir.
Talep, eser sözleşmesinden kaynakanan alacak nedeniyle ihtiyati haciz istemine ilişkin değişik iş dosyasıdır. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında taraflar arasında görülmekte olan davada alacağın varlığı yargılamayı gerektirmektedir. Bu durumda ihtiyati haciz talep eden davacının, alacağını, miktarını ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığını, ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirir biçimde delillendirdiği söylenemez. Başka bir anlatımla davacı, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için gerekli olan “yaklaşık ispat” yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. Bu nedenle, karşı taraf vekilinin ihtiyati haczin kaldırılmasına dair istinaf sebeplerinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizce ihtiyati haczin kaldırılması hususunda yeniden karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Karşı taraf avukatının istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile,
2-Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.01.2022 tarih ve 2022/18 D.İş Esas, 2022/17 D.İş Karar sayılı kararının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/(1)-b-2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Karşı taraf avukatının ihtiyati haczin kaldırılması talebinin KABULÜ ile,
-2004 sayılı İİK.nun 257 vd. maddeleri gereğince borçlunun 1.000.000,00-TL’lik borcuna ve masraflarına yeter miktarda menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine konulan İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASINA,
4-İhtiyati haczin kaldırılması hususunda ilk derece mahkemesince ilgili yerlere müzekkere yazılmasına,
5-İhtiyati haciz isteyen tarafından ilk derece aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Karşı tarafça ilk derece aşamasında yapılan yargılama gideri bulunmadığından, bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca karşı taraf avukatı için 1.140,00 TL maktu vekalet ücretinin ihtiyati haciz isteyenden tahsili ile karşı tarafa verilmesine,
8-Karşı taraf avukatı tarafından yatırılan 80,70 TL harç bedelinin talebi halinde yatıran karşı tarafa iadesine,
9-İstinaf kanun yoluna başvuran karşı taraf avukatı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının ihtiyati haciz isteyenden alınarak, karşı tarafa verilmesine,
10-Karşı tarafça yapılan bir istinaf yargılama gideri bulunmadığından, bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
11-HMK’nın 333/(1). maddesi gereğince, artan gider avansının ihtiyati haciz isteyene, artan delil avansının karşı tarafa geri verilmesine,
12-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 258/3 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/(1)-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 14.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.