Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/1689 E. 2021/1545 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1689
KARAR NO : 2021/1545

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/188
DAVA TARİHİ : 09/09/2021
ARA KARAR TARİHİ : 16/09/2021
DAVA : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak
İSTEM : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 30.11.2021
KARARIN YAZ.TARİH : 02.12.2021

Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/188 Esas sayılı dosyasından verilen 16.09.2021 tarihli ara kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, Dairemize gönderilen dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davacı avukatı tarafından verilen 09.09.2021 tarihli ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemli dava dilekçesinde özetle; davaya konu ve taraflar arasında imzalanan 14.07.2020 tarihli tavan kaplama sözleşmesinin davalılardan ….’a ait …. ili …. ilçesi … Mahallesi … mevkiinde … ada … parselde kayıtlı bulunan …. binasında inşaat işleri kapsamında diğer davalı …. tarafından haksız feshi nedenine dayalı olarak her bir alacak kalemi için ileride keşfen ve hazırlanacak bilirkişi raporu doğrultusunda arttırılmak üzere şimdilik davaya konu sözleşmeye ilişkin ve davalı tarafından onaylanmış yapım işleri 1.hak ediş ve 2.hak ediş raporlarına esas imalat, şantiye ihzaratı ve sözleşme harici ek işlere dair bedeller karşılığı şimdilik 1.000 USD’nin devlet bankalarının ABD doları üzerinden açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödendiği en yüksek faiz oranı ile 30.11.2020 2.hak ediş raporu onay tarihinden itibaren hesaplanacak faizi ile birlikte, fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile müvekkil davacıya ödenmesine, davalı tarafça davaya konu sözleşmenin haksız feshi nedeni ile müvekkil davacının kar mahrumiyeti karşılığı şimdilik 1.000 Amerikan Doları’nın devlet bankalarının ABD doları üzerinden açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile ve sözleşmesinin fesih tarihi olan 06.01.2021 tarihinden itibaren hesaplanacak faiz ile birlikte fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkili davacıya ödenmesine, davalıların taşınmazları ve banka hesapları üzerine ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YANIT:
Davalı taraf davaya cevap dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz talebinin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi 16.09.2021 tarihli ve 2021/188 Esas (Birleşen dosya 2021/149 Esas) sayılı dosyasından verilen ara kararlarında özetle; “Davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği hususlar alacağın varlığı hususunda mahkememizde kanaat uyandırıcı nitelikte değildir. Çünkü davacı tarafından yaklaşık ispat sağlanamamış ve davacının davalılarda alacaklı olup olmadığı hususunun yargılamayı gerektirdiği anlaşılmış olup, uygulamada da kabul edildiği gibi ve HMK’nun 391.maddesinde açıklandığı üzere “dava sonunda elde edilecek faydayı sağlayacak şekilde” başka bir deyişle “davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde” ihtiyati tedbir kararı verilmesi doğru değildir. Davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi HMK’nın 394/5’ne de aykırıdır.Mahkeme ancak mevcut durumda gecikmesi halinde doğabilecek tehlikeyi önleme veya ciddi zararı dava süresince (geçici olarak) önlemek için yalnız bu amaçla sınırlı olmak üzere gereken tedbirlerin alınması için ihtiyati tedbir kararı verebilir. Davacının amacının alacağın tahsiline yönelik olduğu, tedbiri istenen taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, ihtiyati haciz şartlarının da gerçekleşmediği anlaşılmakla, davacı vekilinin ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz talebinin reddine” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı avukatı tarafından verilen 08.10.2021 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin birleşen 2021/149 Esas sayılı dava dosyası üzerinden verilen 16.09.2021 tarihli ve ihtiyati haciz talebinin reddine dair usul ve yasaya aykırı ara kararın kaldırılarak, talepleri doğrultusunda öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise teminat yatırılarak davalılar adına kayıtlı bulunan menkul ve gayrimenkulleri ile bankalardaki hesapları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YANIT:
Davalı tarafından istinaf dilekçesine verilen yanıt dilekçesinde özetle, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacının ihtiyati haciz talebinin yasal dayanağının bulunmadığını, ihtiyati haciz taleplerinin reddine dair verilen 16.09.2021 tarihli ara kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda;
Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257.maddesinde, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1–Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2 – Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.”;
258.maddesinde, “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir. İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.”
265.maddesinde ise; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir. İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri yer almaktadır.
İİK’nın 257 ve devamı maddelerindeki düzenlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı tarafın davaya konu ettiği alacağının varlığı için yargılama yapılması gerekli olup davacının alacağını, miktarını ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığını ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirir biçimde delillendirdiği söylenemez.Başka bir anlatımla davacı ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için gerekli olan “yaklaşık ispat” yükümlülüğünü yerine getirmemiştir.İİK.257.maddede belirtilen yasal koşullar somut olayda gerçekleşmemiştir. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesi’nin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararı dairemizce usul ve yasaya uygun bulunmuştur.
Her ne kadar davacı vekili tarafından istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararını istinaf etmiş ise de; İlk Derece Mahkemesi’nin ihtiyati haczin reddine ilişkin ara kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş olmakla davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/(1)-b-1.maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/188 Esas sayılı dosyasından verilen 16.09.2021 usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı avukatının bu ara karara karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/(1)-b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı avukatının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı avukatının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nın 391/(3) ve 362/(1)-f.maddeleri uyarınca kesin olmak üzere 30.11.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.