Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/3173 E. 2022/177 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/3173
KARAR NO : 2022/177

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/5
KARAR NO : 2019/584
DAVA TARİHİ : 07/01/2019
KARAR TARİHİ: 11/10/2019
DAVA: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 10.02.2022
KARAR YAZ. TARİHİ: 17.02.2022

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.10.2019 tarih ve 2019/5 Esas, 2019/584 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin, davalı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, dosyanın gönderildiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 02.12.2019 tarih ve 2019/2726 Esas, 2019/2238 Karar sayılı görevsizlik kararıyla Dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

İSTEM:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde; alacaklı … tarafından borçlu/dava dışı … aleyhine Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/4948 esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, anılan dosyadan müvekkili Banka Genel Müdürlüğü’ne 19.10.2018 tarihli, 5.374,13.-TL tutarlı haciz konulmasına havi 1.Haciz İhbarnamesi gönderildiğini, söz konusu 1.Haciz ihbarnamesine, müvekkili Bankaca 23.10.2018 tarih ve … sayılı yazı ile yanıt verildiğini ve dosya borçlusunun müvekkili Banka Şubeleri nezdinde herhangi bir hak ve alacağına rastlanmadığından haciz talebinin yerine getirilemediğini, ayrıca haciz kararının borçlunun 3.şahıs nezdinde tebliğ tarihinde bilinen belirli ve mevcut bir alacak veya hukuki ilişkiden doğacak alacaklarını kapsadığını, ümit ve ihtimale dayalı alacaklar bakımından haciz işlemi yapılamayacağından bahisle ihbarnameye itiraz edildiğinin bildirdiğini, haciz ihbarnamesinde belirtilen, icra dosyası borçlusu …’ın müvekkili banka müşterisi dahi olmadığını, başka bir deyişle müvekkili banka nezdinde herhangi bir hesabı bulunmadığını, birinci haciz ihbarnamesi cevabı olan 23.10.2018 tarih ve … sayılı yazının KEP üzerinden 23.10.2018 tarihinde saat 11:19’da Karşıyaka 3.İcra Müdürlüğü’nün 2017/4948 Esas sayılı dosyasına gönderildiğini, anılan dosyadan yasaya aykırı olarak 08.12.2018 tarihli İkinci Haciz İhbarnamesi gönderildiğini, ikinci haciz ihbarnamesine ise 10.12.2018 tarih, … numaralı yazı ile itiraz edildiğini, ikinci haciz ihbarnamesine cevabi yazının, KEP üzerinden 10.12.2018 tarihinde saat 12:34’te Karşıyaka 3.İcra Müdürlüğü’nün 2017/4948 Esas sayılı dosyasına gönderildiğini, tüm bu itirazlara rağmen 28.12.2018 tarihli üçüncü haciz ihbarnamesinin, KEP sistemi üzerinden müvekkili Bankaya 28.12.2018 tarihinde tebliğ edildiğinden işbu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, müvekkili Bankaca, tebliğ edilen 1.ve 2.haciz ihbarnamelerine mevzuata ve yasaya uygun şekilde itiraz edilmesi nedeniyle, Bankaya gönderilen 3. haciz ihbarnamesinin kanuna aykırı olduğunu, İcra Müdürlüğü’nün sanki müvekkili Banka 1. Ve 2. Haciz ihbarnamesine itiraz etmemiş gibi hareket ettiğini ve 3.haciz ihbarnamesi gönderilmesine karar verdiğini, İcra İflas Kanununun, borçlunun üçüncü şahıslarda bulunan hak ve alacaklarına haciz konulabilmesini 89.maddesindeki düzenlemeye bağladığını, belirtildiği üzere birinci haciz ihbarnamesine süresi içerisinde yasaya uygun olarak müvekkili banka şubeleri nezdinde herhangi bir hak ve alacağına rastlanmadığından itiraz edildiğini, kaldı ki, icra dosyası borçlusu …’ın müvekkili banka müşterisi dahi olmadığını, başka bir anlatımla, müvekkili banka şubeleri nezdinde hesabı bulunmadığını, müvekkili Banka Genel Müdürlüğü’ne KEP sistemi üzerinden 28.12.2018 tarihinde tebliğ edilen üçüncü haciz ihbarnamesi ile 5.374,13-TL üzerine haciz konularak yapılan ikinci ihbara rağmen müddeti içinde itiraz edilmemesi nedeniyle borcun müvekkili bankanın zimmetinde sayıldığını ve 15 gün içinde bu tutarın ödenmesinin bildirildiğini, 15 gün içerisinde menfi tespit davası açılmasını, davanın açıldığına ilişkin belgenin 20 gün içinde icra dairesine teslim edilmesini, aksi takdirde cebri icraya devam edileceğini ve zimmetinde sayılan parayı ödemeye zorlanacağını ihtaren bildirdiklerini, İcra Müdürlüğü’nün üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesine ilişkin kararının yasaya aykırı olup maksadını aşar nitelikte olduğunu, açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne ve 5.374,13-TL borçlu bulunulmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.

YANIT:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Karşıyaka 3. İcra Dairesi 2017/4948 Esas sayılı dosyasında, dosya borçlusu aleyhine, 17/10/2018 tarihinde davacı kuruma birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiğini, 22/10/2018 tarihli Kapalı E-Tebliğ Mazbatası’nın açıklama kısmında ”E-Tebligat Alıcı Kullanıcı Tarafından Okundu” bilgisi yer aldığını, dosyada Uyap üzerinden yapılan inceleme doğrultusunda birinci haciz ihbarnamesine yasal süresinde cevap verilmediğinin görüldüğünü, bu sebeple, 20/11/2018 tarihli talepte”… Eğer ilgili bankadan cevap geldiyse Uyap sistemine kaydedilmesini, cevap gelmediyse, ilgili bankaya İİK m.89/2’ye göre yazı gönderilmesini…” şeklinde belirterek ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiğini, ilgili icra dairesi tarafından inceleme yapıldığını, 21/11/2018 tarihli karar tensip tutanağı doğrultusunda talebin kabul edildiğini, 10/12/2018 tarihli tarihli Kapalı E-Tebliğ Mazbatası’nın açıklama kısmında ”E-Tebligat Alıcı Kullanıcı Tarafından Okundu” bilgisi yer aldığını, yine Uyap üzerinden yapılan incele doğrultusunda davacı kurumun yasal süresinde cevap vermediğinin görüldüğünü, bu nedenle, 26/12/2018 tarihli talepte de davacı kurumdan cevap var ise Uyap sistemine taranması, aksi halde üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiğini, ilgili icra dairesinin incelemesi üzerine davacı kurumdan halen cevap verilmediğinin görüldüğünü, 27/12/2018 tarihli karar tensip tutanağında ”…ilgili kurum tarafından dosyada 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamesine itirazın bulunup bulunmadığının araştırılması ile cevap bulunmaması halinde ilgili kuruma 89/3 haciz ihbarnamesinin masraf verilmesi halinde tebliğe çıkartılmasına,” karar verildiğinin görüldüğünü, 05/02/2019 tarihi itibariyle de halen Uyap üzerinden davacı kurumun ilgili yazılara cevap verdiğinin görüldüğünü, davacı kurumun, 08/01/2019 tarihinde Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemesi 2019/14 Esas sayılı dosyasıyla şikayet (İcra Memur Muamelesi) davası açtığını, tüm hususları burada da dile getirdiğini, ilgili Mahkeme’nin 25/01/2019 tarih ve 2019/63 Karar sayılı gerekçeli kararında da belirtildiği üzere, ilgili icra dosyasının tetkikinde ”… Haciz ihbarnamelerine davacı banka tarafından cevap verilmediği anlaşılmıştır.” denildiğini, taleplerde ilgili icra dairesinin haciz ihbarnamelerine cevap olup olmadığının araştırılmasının talep edildiğinin açıkça ortada olduğunu, taraf olarak taleplerinde bir eksiklik veya kusur bulunmadığını, eğer eksik incelemeye dayalı bir kusur mevcut ise sorumluluğun burada ilgili icra dairesine ait olduğunu, davacı kurum süresinde ilgili ihbarnamelere cevap vermemiş ise kusurun davacı kuruma ait olduğunu, açıklanan nedenlerle; davacı kurumun kusurundan kaynaklı haksız olarak açılan davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı kurum üzerine bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.

YEREL MAHKEMENİN KARARI;
Mahkemece özetle; ‘…Dosya içine alınan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; gerçeğe ve hukuka uygun görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere; davacının İİK 89/1 maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamelerine itirazda bulunduğu, ancak itirazının Adalet Bakanlığı KEP adresi üzerinden gönderildiği, gönderilen cevapların Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’ne teslim edilememiş olması nedeniyle süresinde itiraz edildiği hakkaniyete uygun kabul edilmiş, davanın kabulüne, davalı borçlunun eldeki davanın açılmasına sebebiyet vermediği, aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri de takdir edilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır’ gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.

İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN; Davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.

İSTİNAF SEBEPLERİ; Davalı vekili dilekçesi ile, eğer KEP adresinden kaynaklı bir anlaşmazlık varsa davanın Adalet Bakanlığı’na yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle husumet yokluğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, aksinin kabulünde de 1, 2 ve 3. haciz ihbarnamelerinin davacıya usulüne uygun tebliğ edildiğini, davacının yasal süresi içinde itiraz etmediğinden haciz ihbarnamelerinin kesinleştiğini beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda,
Dava, İİK.nun 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasında davaya konu olan icra takip dosyasında davacının 3. şahıs olarak süresinde itirazlarının yapıp yapmadığı davalının davanın açılmasına sebebiyet verip vermediği, davacının borçlu sayılıp sayılamayacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı vekili delil olarak, Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/4948 Esas sayılı icra dosyası, 19/10/2018 tarihli birinci haciz ihbarnamesi, 23/10/2018 tarihli HCZ-4430999 sayılı birinci haciz ihbarına cevap, birinci haciz ihbarnamesine cevabın KEP üzerinden Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/4948 Esas sayılı doslasına gönderildiğine dair 23/10/2018 tarihli “alıcıya teslim edildi” örneği, 08/12/2018 tarihli ikinci haciz ihbarnamesi, 10/12/2018 tarihli HCZ-4572174 sayılı ikinci haciz ihbarnamesine cevap, ikinci haciz ihbarnamesine cevabın KEP üzerinden Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/4948 Esas sayılı dosyasına gönderildiğine dair 10/12/2018 tarihli “alıcıya teslim edildi” örneği, 28/12/2018 tarihli üçüncü haciz ihbarnamesi ve banka kayıtlarına dayanmış, dayanak belgelerini dosyaya sunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında Bilişim Uzmanı bilirkişi … tarafından sunulan 12/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda; Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü tarafından gönderilen 22/10/2018 ve 10/10/2018 tarihli tebligatların davacı tarafa iletildiği, davacı banka tarafından bahsi geçen tebligatlara 23/10/2018 ve 10/12/2018 tarihlerinde cevaplar yazıldığı, Adalet Bakanlığı KEP adresine cevap yazılarının teslim edildiği, Adalet Bakanlığı KEP adresi üzerinden “banka tarafından yanlış formatta (mimeType hatalı) gönderildiği yani EYP standartlarına uygun paket gönderilmediği” gerekçesiyle yani Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’ne teslim edilememiş olduğu, Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’nün UYAP ekranlarına Türkiye … Bankası tarafından gönderilen 23/10/2018 ve 10/12/2018 tarihinde gönderilen cevap yazılarının düşmediğinin tespit edildiği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacının İİK 89/1 maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamelerine itirazda bulunduğu ancak itirazının Adalet Bakanlığı KEP adresi üzerinden gönderildiği, davacı banka vekilinin haciz ihbarnamelerine karşı iki kez itiraz dilekçesi yazdığı, itiraz dilekçelerinin Adalet Bakanlığı KEP adresine teslim edildiğinin tespit edildiği, ancak formatı yanlış olduğu için aktarma organı Adalet Bakanlığı KEP olmakla iletiminin yapılamadığı, bu nedenle cevap yazılarının icra müdürlüğüne düşmediği, bu hususun yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuyla da sabit olduğu, yani davacı vekilinin süresi içinde haciz ihbarnamelerine itiraz yaptığını düşündüğü, zira bu hususta kendisine geri dönüşün de yapılmadığından davacı vekilinin kusuru olmadığı, dolayısıyla itirazların süresi içinde kabul edilmesi gerektiği hususundaki mahkemenin gerekçesindeki kabulün dosya kapsamına uygun olduğunun kabulü gerekmekle, yerel mahkemenin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin tüm istinaf sebeplerinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.10.2019 tarih ve 2019/5 Esas, 2019/584 Karar sayılı kararı, usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davalı avukatının bu karara karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı avukatının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle, alınması gerekli 367,10 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile kalan 322,70 TL harç bedelinin davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 10.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.