Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1926 E. 2021/1134 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1926
KARAR NO : 2021/1134

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/336
KARAR NO : 2019/576
DAVA TARİHİ : 24/03/2017
KARAR TARİHİ : 14/05/2019

DAVA : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 28.09.2021
KARARIN YAZ. TARİH : 12.10.2021

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.05.2019 gün ve 2017/336 Esas 2019/576 Karar sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin 12.07.2019 tarih ve 2019/1668 Esas 2019/1448 Karar sayılı görevsizlik kararı ile dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davacı tarafından verilen 24.03.2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili … ile davalı …. arasında 05/08/2015 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmede de görüldüğü üzere davacı müvekkili …’ın sahibi olduğu … adına sözleşmeyi imzaladıklarını, sözleşmenin konusunun … ili … ilçesi …köyünde yapılacak bir adet 1 MW LİSANSSIZ RES işine ait teknik şartname ve kapsamındaki işlere ilişkin usul ve esasların belirlenmesi olarak taraflarca anlaşmaya varıldığını, sözleşme bedeli olarak da 29.000,00 TL + KDV olarak belirlendiğini, davacı müvekkili tarafından sözleşmeye konu edimlerin yerine getirilmemesinden sonra 08/06/2016 tarih ve 12642 sıra numaralı faturasını tanzim ederek 29.000,00 TL sözleşme bedeli ve davacı müvekkil tarafından sözleşme dışı “yer altı suyu araştırması” hizmet bedeli olarak 3.340,00 TL alacağı olmak üzere 32.340,00 TL asıl alacak, 5.821,20 TL KDV olmak üzere toplam 38.161,20 TL fatura kesilerek davacıya teslim edildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 5.maddesi gereğince davacı müvekkiline, davalı şirket tarafından sözleşmede kabul edilen ödeme şartları çerçevesinde 12/08/2015 tarihinde 11.600,00 TL ve 30/10/2015 tarihinde 8.700,00 TL olmak üzere toplam 20.300,00 TL’yi … Bankası … Şubesi … IBAN numaralı banka hesabına gönderildiğini, davalı tarafın 08/06/2016 tarih 12642 sıra numaralı faturaya istinaden bakiye borcu nedeniyle Bursa 3.İcra Müdürlüğü’nün 2016/15272 Esas sayılı takip dosyası, 7 örnek ödeme emri ve 17.861,20 TL alacağın tahsili için icra takibi yapıldığını, davalı borçlunun iş bu takip aleyhine yasal süre içerisinde yetki itirazında bulunduğunu, yetki itirazının kabul edilerek iş bu takip dosyasının İzmir 26.İcra Müdürlüğü’nün 2017/1091 Esas sayısını aldığını, İzmir 26.İcra Müdürlüğü tarafından tebliğe çıkartılan ödeme emrinin 17/02/2017 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiğini ve borçlu tarafından 22/02/2017 tarihinde borca itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davanın kabulü ile davalının haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YANIT:
Davalı avukatı tarafından verilen yanıt dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtildiği üzere taraflar arasında 05/08/2015 tarihli bir sözleşme imzalandığını, sözleşme içeriğinde davacının yükümlendiği işlerin yazılı olduğunu, davacının sözleşme ile yükümlendiği işleri yerine getirmediğini, sözleşmeye aykırı davrandığını, davacının bir alacağı doğmadığı gibi sözleşme gereği kendisine ödenen miktarları iade borcu bulunduğunu, davacının öncelikle sözleşme ile üstlendiği yükümlülükleri yerine getirdiğini kanıtlaması gerektiğini, sözleşmenin 05/08/2015 tarihinde imzalandıktan bir hafta sonra yani 12/08/2015 tarihinde ödeme planı gereğince müvekkil şirket tarafından bedelin % 40 tutarı olan 11.600,00 TL’nin davacıya ödendiğini, davacının, sözleşme hükümlerine uygun olarak mevzi imar planlarını hazırlayıp belediyeye teslim ettiğini ifade edip, kalan bedelin yarısını talep etmesi üzerine, her ne kadar evrakların belediyeye teslim edildiğini gösterir belge istenmiş, bu belge verilmemiş ise de davacının beyanına itibar edilerek kalan % 60’lık kısmın yarısı olan 8.700,00 TL’yi 30/10/2015 tarihinde davacıya ödediğini, sonradan yapılan araştırmada davacının doğru söylemediği ve mevzi imar planlarını belediyeye vermediğinin anlaşıldığını, davacının sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirmeden kalan paranın tamamını istediğini ve buna göre 08/06/2016 tarihli bir fatura tanzim ederek müvekkil şirkete posta yolu ile gönderdiğini, müvekkil şirket tarafından İzmir 32.Noterliği’nin 10386 yevmiye numaralı 16/06/2016 tarihli ihtarnamesi ile, sözleşme şartlarının yerine getirilmediği için imar izinlerinin alınamadığını, bu nedenle projelerin iptal edilmiş olması nedenleri ile faturanın ihtarname ekinde iade edildiğini, davaya konu fatura içeriğinde ve dava dilekçesinde bahis konusu yapılan “yer altı suyu araştırması” konusunu da kabul etmediklerini, sözleşmede böyle bir husus olmadığı gibi sözleşme dışında da böyle bir taleplerinin olmadığını, davacının işlerini savsaklayarak sözleşme gereği üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmediğini, davacının kusuru ve sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkil şirketin lisanssız elektrik üretimi yapmak üzere müracaat ettiği … A.Ş’nin verdiği ek sürelerden sonra müracaatı reddediğini ve projenin iptal olduğunu, davanın reddine, davacının % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 14.05.2019 tarih 2017/336 Esas ve 2019/576 Karar sayılı kararında özetle; “taraflar arasında … ili sınırları içerisindeki … ilçesi … köyünde yapılacak 1adet 1 MW lisanssız RES işine ait, projenin uygulanacağı bölgede tribün koordinatının araziye aplike edilmesi, imar planlarının hazırlanması, imara esas zemin etüdü çalışmalarının yapılmasına dair yazılı sözleşme bulunduğu, tarafların iş bu sözleşme ve kapsamına herhangi bir itirazları bulunmadığını, taraflar arasındaki ihtilafın sözleşme kapsamında davacının üstlendiği edimlerini yerine getirip getirmediği noktasında toplandığını, sözleşme kapsamında davacının, davalı şirkete ait 1 adet 1 MW lisanssız RES işine ait, imar planlarını hazırlayıp ilgili kurumlara sunduğuna ve edimlerini yerine getirdiğine dair kanıt sunulamadığını, davacı tarafça ispat edilemeyen davanın reddine, davacı tarafın % 20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı avukatı tarafından verilen 13.06.2019 havale tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; proje hazırlandıktan sonra … İl Özel İdaresine sunulduğunu, idarece … parselin yola cephesi olması gerektiğini, komşu parselden muvafakat alınması gerektiği için işin uzadığını, davalı şirket yetkilisi …’ün işin durdurulmasını talep ettiğini, projenin onaylanması için yer gösterme işlemlerinin yapılması gerektiğini, davalı şirketin yer gösterme işlemlerini yapmadığı için projenin onaylanmadığını, bu aşamadan sonra proje ile ilgili işlem yapılamadığını, ilk derece mahkemesinin davanın reddine dair kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ortadan kaldırılmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
YANIT:
Davalı tarafından istinaf dilekçesine karşı herhangi bir yanıt sunulmadığı UYAP ve dosya kapsamından anlaşılmıştır.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda;
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yüklenici eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağının ödenmediğini, icra takibinin itiraz üzerine durduğunu beyan ederek iş sahibi aleyhine dava açmış, mahkemece yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 1/(1) maddesinde “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.” hükmü düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114/(1)-c.maddesine göre, görev hususu dava şartlarından olup, aynı kanunun, 115.maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılması ve gözetilmesi gerekmektedir.
Eldeki dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra 24.03.2017 tarihinde açılmıştır. Burada öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4.maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin, tarafların her ikisinin birden ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunun veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Diğer taraftan, 6102 sayılı TTK’nın 19/2 maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar dışında, ticari davayı ticari iş esasına göre değil ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 Sayılı Kanununun 2.maddesi ile değişik 6102 Sayılı TTK’nın 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince Asliye Ticaret Mahkemeleriyle diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunununda ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 6335 Sayılı kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK’nın 1.maddesi uyarınca, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce ve istinaf aşamasında Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından re’sen incelenir.
Görevli mahkemenin asliye ticaret olması konusunda mahkeme tarafından da tacir araştırması yapılmamıştır. Davacı gerçek kişi olup tacir olup olmadığının araştırılması, davacının tacir olmadığının saptanması halinde görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olup olmadığı hususunun T.T.K 4.maddesi gereğince mahkeme tarafından değerlendirilmesinin yapılması, koşulları oluşmuş ise görev yönünden usulden ret kararı verilmesinin gerekip gerekmediği hususunun değerlendirilmesi gerekir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması nedeniyle sair istinaf sebebleri değerlendirilmeksizin davalı vekilinin istinaf istemlerinin HMK.353/(1)-a-6.maddesi gereğince kabulü gerektiği kanaatine dairemiz tarafından ulaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmadığından davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı avukatının istinaf kanun yoluna başvurusunun KABULÜ ile,
2-İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.05.2019 gün ve 2017/336 Esas 2019/576 Karar Karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/(1)-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Verilen kararın niteliği gereğince harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf maktu karar harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/(1)-a.maddesi gereğince kesin olmak üzere 28.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.