Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1348 E. 2021/696 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1348
KARAR NO : 2021/696
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/195
KARAR NO : 2018/656
DAVA TARİHİ: 27/03/2015
KARAR TARİHİ : 28/12/2018
DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 01.06.2021
KARARIN YAZ. TARİHİ: 29.06.2021

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28.12.2018 gün ve 2015/195 Esas 2018/656 Karar sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davacı tarafından verilen 27.03.2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı …’nin dava dışı …. ile akdetmiş olduğu eser sözleşmesine istinaden … …’ni imal etme işini yüklendiği, adı geçen davalının … ile akdetmiş olduğu sözleşmeye dayanarak imalatını üstlendiği termik santralin soğutma kulesinin B.K.madde 471/3.e istinaden taşeronluk sözleşmesi ile alt yüklenicilere verdiğini, müvekkili şirketin davalı … ile akdetmiş olduğu 11.03.2013 tarihli sözleşme ile … termik santrali doğal çekişli bir adet soğutma kulesi inşaatı işi kapsamındaki soğutma kulesi kabuğunu iç ve dış yüzeylerinin, V kolonlarının, iç kısım beton prefabrike kolon, iç kısım beton prefabrike kolon ve kirişlerinin ve su kanallarını uygun nitelikte boya ile kaplanması için yapılacak uygulamaların malzemesiz olarak işçiliğinin ifası hususunu üstlendiğini, müvekkilinin bu sözleşme kapsamında yapacağı işlerin uygulama standardının ise … ile dava dışı … arasında akdedilen sözleşmede yer alan kalite, süre ve tarif maddeleri olduğunu, müvekkilinin hem …, hem …. hem de … denetçi mühendislerinin direktif ve gözetimi altında 11.03.2013 tarihli sözleşmeye istinaden üstlendiği edimin ifa hazırlıklarını yaptığı esnada meydana getirdiği eseri parça parça teslim ettiği ve bu teslim edişlerine istinaden … tarafından müvekkiline muhtelif zamanlarda herhangi bir ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin kısmı ödemeler yapıldığını, en nihayetinde ise yapılan sözleşme kapsamı işler için … tarafından müvekkiline KDV dahil 746.169,16 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin işi teslim etmesi ve … tarafından müvekkiline yapılan ödemelerin tamamlanması neticesinde ise tarafların birbirlerini karşılıklı olarak 11.03.2013 tarihli sözleşme için ibra ettiklerini, tarafların birbirlerini ibra etmesini takip eden sürede ise müvekkilinin SGK’dan temin etmiş olduğu ilişiksiz belgesini …’ya ibraz ederek 11.03.2013 tarihli sözleşme uyarınca teminat olarak vermiş olduğu 25.000,00 TL tutarındaki çeki teslim aldığı ve … ile müvekkili şirket arasındaki 11.03.2013 tarihli sözleşmeye dayalı ilişkinin tamamen sona erdiğini, ancak 11.03.2013 tarihli sözleşmede ön görülen işlerin yapımı sırasında değişen hal, şart, inşaat durumu ve hava koşulları sebebiyle bu sözleşme kapsamında yer almayan ancak hem …, hem de …. tarafından verilen direktifler ve malzemeler doğrultusunda sözleşmede yer almasa da tij demirlerinin beton içine çekilmesi gerektiğinin müvekkili tarafından ifade edilmesine rağmen … ve …’un tij demirlerin uçlarının betona sıfır olarak kesilmesi ile yetinileceğinin belirtilmesi üzerine … … ve … tarafından verilen talimat ve malzeme üzerine müvekkili şirket çalışanları tarafından anılan tij demirlerinin betona sıfır olarak kesildiğini, bu işlemin sözleşme kapsamındaki işleri aşar mahiyette olması nedeni ile … tarafından ek hak ediş, ek hak ediş 2 ve ek hak ediş 3 de belirtilen tutarları sözleşme kapsamı dışında müvekkiline ödediğini, ancak işin ifası esnasında yapılan rutin kontrollerde … … ve … denetçileri tarafından yapılan kontrollerde betone sıfırlanan tij demirlerinin kolozyona uğrayıp boyayı daha sonraki zamanlarda patlatmaması için tij demirlerine 3 santim çitleme yapılıp macunlanması gerektiğinin ifade edildiğini, bu talimat üzerine müvekkili tarafından alt çapı 73 mt, üst çapı 42 mt ve 120 mt yüksekliğe sahip soğutma kulesinin içi 19.000 mt2 ve dışı 19.000 mt2 toplam 38.000 mt2 olan yüzey alanının her bir mt karesine 4 adet tij demiri isabet etmek üzere toplam yaklaşık 152.000 adet tij demirinin çipleme ve izolasyonu işinin gerekli malzemeler … … ve … tarafından tedarik edilmek üzere tamamlandığını, çipleme işleminin 12 işçi ile 75 günde tamamlandığı ve tij demirlerinin yüzeye sıfır kesilmesi işlemi için müvekkiline ek hakediş ödenmişken tij demirlerinin yüzeye sıfır kesilmesi işinden çok daha zor özellikli ve nitelikli bir iş olan bu çipleme işine dair herhangi bir bedel ödenmediği, yine müvekkili tarafından soğutma kulesinin boya kaplama işine devam edilirken … tarafından yasal mevzuat gereği yüksekliği 60 mt aşan yapılarda uçak ikaz lambasının olmasını çizgilerinin çizilmesi gerektiğini belirterek sözleşmeye kapsamına dahil olmayan işin ifasını talep ettiği, uçak ikaz çizgilerinin boyanması için toplam 8 işçinin çalıştığı ve düzeltme işi ile beraber uçak ikaz çigilerinin boyama işinin 25 gün sürdüğü, epoksi uygulaması için branda germe işi yapıldığı, konveyör hattının boyandığı, ancak müvekkilinin yapılan fazla imalatlarla ilgili davalılar tarafından ücret ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmediği ileri sürülerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 11.03.2013 tarihli eser sözleşmesinin ifası sırasında bu sözleşmeden bağımsız olarak ayrı ayrı eser sözleşmelerine konu olan işlere dahil TBK.madde 481.uyarınca işçilik hizmet bedelinin HMK. 109 madde gereği şimdilik çipleme işlemi için 80.000,00 TL, uçak ikaz çizgilerinin çizilmesi için 12.000,00 TL, epoksi uygulamak üzere branda germe işi için 2.000,00 TL, konveyor hattının boyanması işi için 6.000,00 TL olmak üzere KDV hariç toplam 100.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 05.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi istenmiştir.
YANIT:
Davalı … avukatı tarafından verilen yanıt dilekçesinde özetle; açılan davanın yerinde olmadığını, davacının müvekkili şirketle yapmış olduğu 11.03.2013 tarihli sözleşme ile … termik santrali doğal çekişli bir adet soğutma kulesi inşaat işi kapsamındaki boya işlerinin yapımını üstlendiğini ve sözleşme konusundaki işler için toplam tutarı KDV dahil 567.753,46 TL olan 9 adet hak ediş düzenlediğini, söz konusu hak edişlerin tamamının müvekkili şirket tarafından davacıya ödendiğini, bu konuda taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığını, işin uygulaması sırasında yapılması gerektiği ortaya çıkan işlerin de davacı tarafından yapıldığını ve davacı tarafından bu nedenle toplam tutarı KDV dahil 178.418,00 TL olan 3 adet hak ediş düzenlediğini ve müvekkili tarafından bu üç adet hak ediş bedellerinin de davacıya ödendiğini, davacı tarafça düzenlenmiş başkaca bir hakediş ve fatura bulunmadığını, davacının son ve 9 nolu hakedişini de 07.04.2014 tarihinde düzenleyerek teslim ettiğini ve bedelini tahsil ettiğini, işin her yönüyle tamamlanmasından sonra tarafların bir araya gelerek 19.09.2014 tarihinde “protokol” başlıklı ibranameyi düzenlediklerini ve söz konusu belgede tarafların birbirlerinden her ne isim altında olursa olsun hiç bir talepte bulunmayacaklarını açık bir şekilde belirttiklerini, bu nedenle haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … avukatı tarafından verilen yanıt dilekçesinde özetle; açılan davanın yerinde olmadığını, müvekkilinin davacı şahsı tanımadığı gibi bu kişinin kimin muhatabı olduğunu ve kime iş yaptığını da anlayamadığını, müvekkilinin dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların muhatabı olmadığını, bu nedenle müvekkili yönünden açılan davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 28.12.2018 tarih 2015/195 Esas ve 2018/656 Karar sayılı kararında özetle;”gerçeğe ve hukuka uygun görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporlarında da görüldüğü üzere, davacının ticari defterlerinde yapılan işler dolayısıyla bakiye alacağının bulunduğuna dair herhangi bir kaydın olmadığı, 19/09/2014 tarihli ibranamenin de bulunduğu gözetilerek, davacının davalılardan alacağının bulunmadığı, davalı … vekilinin davacı ile müvekkili arasında sorumluluğunu gerektiren herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığından bu sebeple davanın reddi gerektiği istemi, davacının bu davalıya yönelik olarak alacak isteminin sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak istenmiş olduğu kabul edilerek yerinde görülmemiş, davanın reddine” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı avukatı tarafından verilen 12.03.2019 havale tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilave işler için müvekkiline ödeme yapılmadığını, taraflar arasında 11.03.2013 tarihli sözleşmeden ayrı yeni bir eser sözleşmesi kurulduğunu, bu yeni sözleşmeden alacak haklarının doğduğunu, bilirkişi heyeti tarafından hatalı değerlendirme yapıldığını, mahkemenin ibranameye dayanarak davayı red ettiğini, halbuki ibranameye dayanılamayacağını, zira bağımsız bir sözleşme olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, uygulama deneyimli üniversite öğretim görevlilerinden oluşan yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak inceleme yapılması gerektiğini, İDM kararının açıklanan nedenlerle ortadan kaldırılmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
YANIT:
Davalı … avukatı tarafından verilen yanıt dilekçesinde özetle; açılan davanın yerinde olmadığını, davacının müvekkili şirketle yapmış olduğu 11.03.2013 tarihli sözleşme ile … termik santrali doğal çekişli bir adet soğutma kulesi inşaat işi kapsamındaki boya işlerinin yapımını üstlendiğini ve sözleşme konusundaki işler için toplam tutarı KDV dahil 567.753,46 TL olan 9 adet hak ediş düzenlediğini, söz konusu hak edişlerin tamamının müvekkili şirket tarafından davacıya ödendiğini, bu konuda taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığını, işin uygulaması sırasında yapılması gerektiği ortaya çıkan işlerin de davacı tarafından yapıldığını ve davacı tarafından bu nedenle toplam tutarı KDV dahil 178.418,00 TL olan 3 adet hak ediş düzenlediğini ve müvekkili tarafından bu üç adet hak ediş bedellerinin de davacıya ödendiğini, davacı tarafça düzenlenmiş başkaca bir hakediş ve fatura bulunmadığını, davacının son ve 9 nolu hakedişini de 07.04.2014 tarihinde düzenleyerek teslim ettiğini ve bedelini tahsil ettiğini, işin her yönüyle tamamlanmasından sonra tarafların bir araya gelerek 19.09.2014 tarihinde “protokol” başlıklı ibranameyi düzenlediklerini ve söz konusu belgede tarafların birbirlerinden her ne isim altında olursa olsun hiç bir talepte bulunmayacaklarını açık bir şekilde belirttiklerini, ilk derece mahkemesi kararının doğru bir karar olduğunu, davacı tarafın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … avukatı tarafından verilen yanıt dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı şahsı tanımadığı gibi bu kişinin kimin muhatabı olduğunu ve kime iş yaptığını da anlayamadığını, ilk derece mahkemesi kararının doğru bir karar olduğunu, davacı tarafın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda;
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme dışı ilave iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Davacı davalı … ile akdetmiş olduğu 11.03.2013 tarihli sözleşme ile …’nin soğutma kulesi kabuğunun iç ve dış yüzeylerinin, V kolonlarının, iç kısım beton prefabrike kolon, iç kısım beton prefabrike kolon ve kirişlerinin ve su kanallarını uygun nitelikte boya ile kaplanması için yapılacak uygulamaların malzemesiz olarak işçiliğinin ifası hususunu üstlendiğini, davalı ….’nin asıl yüklenici olduğunu, ilave iş bedelinin ödenmediğini belirterek çipleme işlemi için 80.000,00 TL, uçak ikaz çizgilerinin çizilmesi için 12.000,00 TL, epoksi uygulamak üzere branda germe işi için 2.000,00 TL, konveyor hattının boyanması işi için 6.000,00 TL olmak üzere KDV hariç toplam 100.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 05.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsili talebi ile dava açmış, davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuş, mahkemece sözleşmeden kaynaklanan alacakların ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı ile davalı … arasında 11.03.2013 tarihli sözleşme düzenlendiği ve bu sözleşme kapsamında davalı … tarafından davacıya KDV dahil 567.753,46 TL yine işin yapımı sırasında ortaya çıktığı belirtilen işlerle ilgili olarak düzenlenen 3 adet ek hak ediş kapsamında KDV dahil 178.418,00 TL ödeme yapıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, davacı tarafından sözleşme kapsamı dışında yapıldığı iddia edilen imalatlarla ilgili alacaklı olup olmadığı, davalı …’nin herhangi bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı varsa alacak miktarı yönünde uyuşmazlık bulunduğu tespit edilmiştir.
Gerek sözleşme konusu işler için düzenlenmiş olan hakedişlerde, gerekse davalı tarafça ilave işler için düzenlenmiş olduğu iddia edilen 3 adet ek hakedişlerde ve gerekse de davacı tarafça kesilmiş olan faturalarda, dava konusu olan ilave işçiliklere dair hiçbir ibare bulunmaması, davalı tarafça davacı tarafa 11.03.2013 tarihli sözleşme bedeli olan KDV dahil 501.500,00 TL’nin üzerinde bir ödemenin gerçekleşmiş olması, taraflarca 19.09.2014 tarihli ibraname niteliğindeki protokolün düzenlemiş olması ve bu protokolde, “ mevcut sözleşmeye göre işin tamamlanmasıyla ve bu işten oluşan tüm borç ve alacaklara ilişkin olarak düzenlendiği, tarafların bu protokol hükümleri gereğince herhangi bir nedenle zarar, ziyan, kar kaybı, faiz, kur farkı, tazminat, prim, gecikme cezası v.s. her ne ısım altında olursa olsun hiçbir talepte bulunmayacaklarını, tüm yasal mevzuattan ve sözleşme ile doğan her türlü haklarından karşılıklı olarak ferağın ettiklerini ve karşılıklı olarak hiçbir alacaklarının kalmadığını, birbirlerini ibra ettiklerini, herhangi bir yargı organında dava açmayacaklarını ve icra takibi yapmayacaklarını kabul ve beyan etmişlerdir.” şeklindeki beyanlarını imza altına almış olmaları, davacının ticari defterlerinde yapılan işler dolayısıyla bakiye alacağının bulunduğuna dair herhangi bir kaydın yer almaması hususları hep birlikte değerlendirildiğinde davacının davalılardan alacağının bulunmadığı kanaatine varıldığından davalı … aleyhine açılan davanın esastan, davalı …’in sözleşmede taraf olmaması ve sözleşmenin nispiliği ilkesi gereğince davalı … aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir.
HMK’nın 353/(1)-b-2.maddesinde,”Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında …”duruşma yapılmadan karar verileceği hükmü düzenlenmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı avukatının istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-2.maddesi gereğince kaldırılarak, esas hakkında yeniden karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı avukatının istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile,
2-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28.12.2018 tarih ve 2015/195 Esas 2018/656 Karar sayılı kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/(1)-b-2.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davacı tarafından davalı …. aleyhine açılan davanın REDDİNE,
4-Davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
5-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 1.707,75 TL harç bedelinin mahsubu ile bakiye 1.648,45 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iade edilmesine,
6-Davalı … vekili için AAÜT gereğince takdir edilen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ ya verilmesine,
7-Davalı … vekili için AAÜT gereğince takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … tarafından yapılan 280,00 TL masrafın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davalı … tarafından yapılan 91,00 TL masrafın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Davacı avukatının istinafının kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle davacı tarafından yatırılan 14,00 TL tebligat gideri, 9,00 TL KEP masrafı ile 27,08 TL dosyanın istinafa gidiş dönüş ücreti olmak üzere toplam 50,08 TL istinaf yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
12-Davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 44,40 TL maktu karar harcının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
13-HMK’nın 333/(1).maddesi gereğince artan gider avansının taraflara iadesine,
14-Kararın dairemizce taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361/(1).maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere 01.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.