Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2023/1304 E. 2023/1835 K. 20.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1304
KARAR NO : 2023/1835

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : AYDIN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/301
KARAR NO : 2023/274
DAVA TARİHİ : 14/04/2023
KARAR TARİHİ : 28/04/2023

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAİRE KARAR TARİHİ : 20/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/10/2023

Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/04/2023 Tarih ve 2023/301 E.2023/274 K. sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davacı avukatı tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ‘ün davalı şirkete 2019 yılında 20.820 kg pamuk teslim ettiğini, borçlu-davalı şirketin pamukları müvekkiline iade etmediği ve borcunu da ödemediğini ve konkordato talebinde bulunduğunu, bu süreçte alacaklı müvekkilinin alınan tedbirler nedeniyle davalı şirkete dava açamadığını, icra takibinde bulunamadığını, bu süreçte davalı şirketin malvarlığının arttığını, müvekkiline kısmı bir ödeme yaptığını ancak bu alacaklarını karşılamadığını beyan ederek davanın kabulü ile alacaklarının tahsiline ve davalının adına kayıtlı taşınır, taşınmaz ve banka hesapları üzerine teminatsız ve dava değeri kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi 28/04/2023 Tarih ve 2023/301 Esas, 2023/274
Karar sayılı kararında özetle;”…davanın görev dava şartı yokluğundan hmk md 114/1-c ve 115/2 uyarınca usulden reddine, görevli mahkemenin Söke Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunun tespitine..”dair karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN:
Davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı avukatı tarafından verilen 17/05/2023 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; Davacının davalı şirketten alacaklı olduğunu, davalı şirketin tacir olduğunu ve davacı için ticari nitelikte olduğunu bu nedenle asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasına ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili mahkemenin 2023/301esas-223/274 karar sayılı 28.04.2023 tarihli görevsizlik nedeniyle davann usulden reddi kararına karşı istinaf kanun yolun taşımıştır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Zira dava şartları incelenirken öncelikle mahkemeye ilişkin dava şartlarından işe başlamak gerekir. Sonra taraflara ve en son olarak dava konusuna ilişkin olanlar inceleme konusu yapılmalıdır. Örneğin hem husumet hem görev itirazı varsa mahkeme öncelikle görevli olup olmadığını incelemelidir. Yine bir davada görev, yetki, ve dava şartlarının yokluğu birleştiği takdirde öncelikle görev meselesinin çözülmesi gerekir. Çünkü, yetki ve dava şartlarına ilişkin hususları halledecek olan mahkeme, esas davayı görmeye görevli olan mahkemedir.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
6100 Sayılı HMK’nın 2.maddesinde ise Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde;
“Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmünü haizdir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olayda; Taraflar arasındaki uyuşmazlık satış sözleşmesinden kaynaklı alacağa ilişkin olup, davacı tarafın tacir sıfatının bulunmamasından dolayı her iki taraf için mutlak veya nispi ticari dava niteliğine haiz olmayan davada davaya bakmaya genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. 6100 sayılı HMK’nin 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca yerel mahkemenin 2023/301 Esas-223/274 Karar sayılı 28.04.2023 tarihli usul (görev) yönünden davanın reddine ilişkin kararda usul ve esas yönlerden hukuka aykırılık bulunmamasına göre davacı tarafça yapılan istinaf başvurusunun HMK 353/(1)-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/04/2023 Tarih ve 2023/301 E. 2023/274 K. sayılı kararı usul ve yasaya uygun olmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/(1)-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından yatırılan 179,90 TL istinaf karar harcının mahsubu ile kalan 89,95‬ TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca, kesin olmak üzere 20/10/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.