Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/577 E. 2022/415 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/577
KARAR NO : 2022/415

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : AYDIN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2021
NUMARASI : 2021/512- 2021/755
DAVANIN KONUSU : Sözleşmenin İptali
B.A.M.KARAR TARİHİ : 08/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/04/2022

İSTEM: Davacı şirket, davalı … ile arasında … Mücavir Alan sınırları içerisinde kemirgen ve vektör kontrol mücadelesi ile mezarlık bilgilerinin kayıt altına alınması işi, bitkisel bakım, onarım, hizmeti alımı işine ilişkin sözleşmenin 02.04.2012 tarihinde imzalandığını, işin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesine rağmen davalı tarafın, sözleşme gereğince ödenmesi gereken hak ediş istihkak alacaklarını sözleşmenin imzalandığı 04.04.2012 tarihinden bu yana tam olarak ödemediğini, halihazırda sözleşmenin feshedildiği tarih itibari ile Ekim, Kasım, Aralık aylarına ait hak ediş bedellerinin ödenmediğini belirterek sözleşmenin, davalı belediye tarafından haksız olarak feshedildiğinin tespitini, haksız fesih nedeniyle iş akitleri feshedilen işçilere ödemesi gereken ihbar tazminatlarının toplamda 22.000,00 TL olduğunu, 22.000,00 TL tutarındaki fesih ücretinin dava tarihinden itibaren başlamak üzere ticari işlerde uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile sözleşme devam etseydi şirketin yaklaşık olarak 50.000,00 TL gelir elde edeceğini ileri sürerek haksız fesih nedeniyle mahrum kalınan 50.000,00 TL’nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVACI BİRLEŞEN DAVADA:
Davalı ile aralarında 02/04/2012 tarihli … mücavir alan içerisinde kemirgen ve vektör kontrol mücadelesi ve mezarlık bilgilerinin kayıt altına alınması işleminin yapılması için sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmeyi haksız yere feshettiğini ve teminatı da irad kaydettiğini belirterek haksız fesih nedeniyle 93.000,00 TL teminatın nakde çevrildiği tarihten itibaren avans faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davacının gerçeğe aykırı beyanları ile mahkemeyi yanıltmaya çalıştığını, davacının Ekim ayına ait hak ediş için icra takibine başvurduğunu ve alacağın faizi ile birlikte icra dosyasına 18.11.2012 tarihinde ödendiğini, Kasım ve Aralık ayına ilişkin ödemelerdeki gecikmenin davacıdan kaynaklı olduğunu beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Birleşen davada davalı; aynı taleplerin Aydın 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/38 Esas sayılı dosyasında da istendiğini bu yüzden derdestlik talebinde bulunduklarını, sözleşmede belirtilen araçların zamanında teslim edilmediğini, bu yüzden cezai işlem uygulandığını yine sözleşmenin 26. maddesine uyulmadığını, davacı şirketin 24 adet personeli çalıştırması gerektiğini fakat iş yerine bu personeli getirmediğini bu nedenle sözleşmenin 21/12/2012 tarihli ihtarnameyle feshedildiğini, protesto çekmeye de gerek olmadığından teminatların irad kaydedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: Mahkemece, HSK kararı gereğince derdest bulunan dosyaların yeni kurulan mahkemeye gönderilemeyeceği gerekçesi ile HMK’ nun 114/1-c maddesinde düzenlenen göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 115/2. maddesi gereğince davanın usulden reddine, dosyanın görevli ve yetkili Aydın 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Davalı istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf dilekçesinde; Aydın Ticaret Mahkemesi kararında bazı bölge İstinaf mahkemesinin emsal kararlarına yer vererek, görevsizlik kararı verirken bu kararları gerekçe olarak gösterildiğini, bu kararların bu dosya için emsal olamayacağını, söz konusu kararlar aynı yargı çevresi olsa da kararlarda görevsizlik kararı verilen mahkemeler farklı ilçe mahkemeleri olduğunu, ancak bu dosya için ilçe ve adliye yeri aynı hatta ve hatta mahkeme salonları bile karşı karşıya olduğu, buna rağmen doğal hakim ilkesi gereği gerekçe gösterilerek dosyada görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, menfi tespit ve alacak istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince hukuki nitelendirmenin davada ki ileri sürülüş ve dosya kapsamına uygun olarak belirlendiği, taraflarca ileri sürülen delillerin toplanarak usulüne uygun olarak değerlendirildiği, delillerin değerlendirilmesinin dosya kapsamına uygun bulunduğu, taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmaların tartışılarak gerekçeli kararın oluşturulduğu, ihtilafa uygulanması gereken yasal mevzuatın doğru olarak tespit edildiği, mahkemenin karar gerekçesiyle hüküm fıkrasının birbiriyle uyumlu olduğu ve mahkeme hükmünün yasal unsurları taşıdığı, özellikle dava tarihinin 08/07/2021tarih, 568 sayılı HSK kararından önceki tarihli olmasına göre, istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı tarafından yapılan istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Aydın Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/12/2021 tarih, 2021/512 Esas, 2021/755 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar harcı davalı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Duruşma açılmadığından, davacı lehine vekalet ücreti takdirine gerek bulunmadığına,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran tarafa geri verilmesine,
İlişkin, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 08/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.