Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1306 E. 2021/1349 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1306
KARAR NO : 2021/1349

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2021/452
ARA KARAR TARİHİ : 19/07/2021
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ: 30/07/2021
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz
B.A.M. KARAR TARİHİ : 07/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2021

İSTEM; Davacı, davalı ile aralarında yazılım programının teslimi ve abonelik sözleşmesi düzenlendiğini ve sözleşme kapsamında davalıya toplam 11.200,00 Dolar bedelli teminat senedi verildiğini, davalının sözleşme gereği yerine getirmesi gereken edimleri yerine getirmemesine rağmen senetlerin tahsili için aleyhine icra takibi yapacaklarını bildirdiğini ileri sürerek icra takibinin tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmesini, bonoların iptali ile borçlu olmadığının tespitine hükmedilmesini istemiştir.
CEVAP; Davalı, davanın bulunduğu aşama itibariyle davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince, sözleşme kapsamında teminat senetlerine ilişkin işlemlerin yapılıp yapılmadığının tespitinin yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı, dava tarihi itibariyle yapılmış bir icra takibinin bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Davacı istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı, icra takibi yapılmadan önce menfi tespit davası açılmasının mümkün olduğunu, İİK.nun 72/2. Maddesi ile de bu durumda ihtiyati tedbir istenebileceğinin hükme bağlandığını, ayrıca yaptıkları araştırmada her ne kadar ödeme emri tebliğ edilmemiş ise de aleyhlerine icra takibi yapıldığını tespit ettiklerini, ihtiyati tedbire hükmedilmesi için gerekli yasal şartların oluştuğunu istinaf sebebi olarak bildirmiştir.
GEREKÇE: Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit davasına ilişkin yargılama sırasında davacının talebi üzerine ilk derece mahkemesi tarafından 1.11.2019 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile icra takibi yapılmaması yönünde karar verilmiş, davalının ihtiyati tedbire itirazı da 5.12.2019 tarihli ara kararıyla reddedilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın ihtiyati tedbiri düzenleyen 389. Maddesinde “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” denilmiştir.
Öte yandan İİK.nun 72/2. maddesi uyarınca icra takibi yapılmadan önce menfi tespit davası açılması mümkün olup geçici hukuki korumadan da yararlanılması mümkün olmakla mahkemenin bu husustaki gerekçesinin yasal düzenlemeye aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
Ne varki İİK.nun 72/2. maddesinde yer alan geçici hukuki korumaya hükmedilebilmesi için HMK.nun 389. maddesinde bulunan koşullarında gerçekleşmesi zorunlu olup mahkemece bu hususta yapılan değerlendirmenin usul ve yasaya uygun bulunduğu ve bu bağlamda ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararın dosya kapsamına göre yerinde olduğu anlaşılmakla davacının istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/07/2021 günlü 2021/452 Esas sayılı ara kararı usul ve yasal düzenlemelere uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun REDDİNE,
2-İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcı yeterli olduğundan yeniden istinaf karar harcı tahsiline yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme ve müzakere neticesinde 07/10/2021 tarihinde, oy birliği ile kesin olarak karar verildi.