Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/888 E. 2021/1353 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/888
KARAR NO : 2021/1353

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO :2017/357
KARAR NO :2019/7
KARAR TARİHi :10/01/2019
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ :28/02/2019
DAVA :İtirazın İptali
B.A.M. KARAR TARİHİ :07/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ :07/10/2021

İSTEM: Davacı kurum, davalı şirketin … tesisat nolu abone olup 2013/02-03-04-05-06-06 dönemine ait faturaları ödemediğinden hakkında İzmir 25. İcra Dairesi’nin 2016/789 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, davalının borçlu olmadığını iddia ederek takibi durdurduğunu, oysa ki davalının itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu belirterek icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı, davacı tarafın sunduğu 30.07.1992 tarihli Abone Ceryan Sözleşmesinde ve 07.04.2006 tarihli Tedaş tahsilat makbuzunda … nolu abone adresinin … Sokak No:… olarak görüldüğünü oysa …. Sokak No:… … – … adresinde hiçbir zaman faaliyet göstermediklerini, halihazırda … Cad. No:… … – … adresinde faaliyet gösterip eski adresin ise … Sokak No:.. … – … olduğunu,bu nedenle söz konusu abonelikle bir ilgilerinin bulunmadığını , davacı yanın sunduğu ilk abonelik sözleşmesinin … Şti – … ve Ortakları ile imzalandığını, kendi şirket ünvanlarının ise … Şti olup isim değişikliğine hiç gitmediklerini ,kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın sözleşmeye aykırı davrandığını, ödenmediği öne sürülen 2013/02 dönem faturasının ödeme süresi geçtikten sonra elektriğin kesilmesi ve takibe geçilmesi gerekirken davacı şirketin elektrik kesintisi yapmadığını, sözleşmeye aykırı olarak 5 ay daha elektrik verdiğini, sözleşmeye aykırı olarak verilen enerji bedelinin istenilmesinin haksız olduğunu belirterek davanın öncelikle husumet yönünden usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine, davacının kötüniyetli takibi sebebiyle davacı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ : İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü ile davalının İzmir 25. İcra Dairesinin 2016/789 Esas sayılı icra takip dosyasına itirazının kısmen iptali ile anılan takibin 10.146,90 TL asıl alacak, 2.610,61 TL gecikme faizi, 469,91 TL gecikme zammı KDV’ si olmak üzere toplam 13.227,41 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, hüküm altına alınan alacağın %20′ si oranında hesaplanan 2.645,48 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, reddedilen miktar bakımından koşulları oluşmadığından davalı yararına kötüniyet tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Davalı istinaf talebinde bulunmuştur.
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf dilekçesinde; davaya konu aboneliğin tesis edildiği … sk No: … … – … adresinde hiçbir zaman faaliyet göstermediklerini, şirket eski adresinin … sk No: … olduğunu, davacı kurumun sunduğu 07/04/2016 tarihli sözleşmeyi imzalayan …’ın ne şirket çalışanı ne de şirket yetkilisi olmadığını, ilk sözleşmenin akdedildiği 30/07/1992 tarihinde ise şirketlerinin henüz kurulmadığını belirterek kullanmadıkları cereyan bedelinden sorumlu olmayacakları için kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava elektrik aboneliğinden kaynaklı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı şirket aleyhine İzmir 25. İcra Dairesi’nin 2016/789 Esas sayılı icra dosyası ile 15/01/2016 tarihinde 10.146,90-TL asıl alacak, 4.954,24-TL gecikme faizi, 891,76-TL KDV olmak üzere toplam 15.992,90-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkemece davaya konu 312032 nolu abonelik sözleşmesinin 30/07/1992- 07/04/2006 tarihleri arasında … Şti adına iken 07/04/2006 tarihinden itibaren … Şti adına olduğu, davaya dayanak icra takibine esas faturalar 2013 yılı için tahakkuk ettirildiğinden davalının husumet itirazının yerinde olmadığı anlaşıldığından bilirkişi … tarafından hazırlanan raporun b bendi uyarınca davalının takip tarihi itibariyle asıl alacağa ilişkin borcunun 10.146,90 TL, gecikme zammının, 2.610,61 TL, gecikme zammı KDV’sinin ise 469,91 TL olmak üzere toplam 13.227,41 TL olduğu kanaatiyle davanın kısmen kabulüne , takibin 10.146,90 TL asıl alacak, 2.610,61 TL gecikme faizi, 469,91 TL gecikme zammı KDV’ si olmak üzere toplam 13.227,41 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, hüküm altına alınan alacağın %20′ si oranında hesaplanan 2.645,48 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, reddedilen miktar bakımından koşulları oluşmadığından davalı yararına kötüniyet tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dairemizce bilirkişi …’tan davalı şirketin kuruluştan itibaren mevcut ticaret sicil kayıtları incelenerek bu konuda rapor düzenlemesi istenmiş; rapora göre davalı şirketin kuruluş tarihinin 19/01/1994, şirket adresinin … sk No: … Konak, şirket kurucularının … ve … olduğu, … Şirketi … ve Ortakları ünvanıyla bir şirket bulunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece aldırılan elektrik mühendisi bilirkişinin raporunda davacı kurumla aynı doğrultuda görüş bildirilerek … Sk No:… …-… adresindeki iş yeri için … Şirketi – … ve Ortakları ile… Müdürlüğü arasında 30/07/1992 tarihinde elektrik satış sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmedeki abone no’nun … olduğu, bu iş yerinde mevcut kurulu gücün yetersiz kalması sebebiyle güç yükseltme işlemi yapılıp iş yerinin 105 nolu trafo merkezinden özel anahtar ile beslenmesinin kararlaştırıldığı, iş yerinin elektrik tesisatının yenilenmesinin ardından yeni kurulu güç değerine göre abonelik sözleşmesinin de yenilendiği, yeni sözleşmenin 07/04/2006 tarihinde … Aş ile … Şirketi arasında düzenlendiği bu sözleşmede de adresin …-.. olarak gösterildiği, abone no’nun yine … olduğu özetle … nolu aboneliğin 30/07/1992 -07/04/2006 tarihleri arasında … Şirketi adına iken 07/04/2006 tarihinden itibaren … Şirketi adına olduğu belirtilmiştir.
Davalı yan hiçbir zaman … sk No:… …-… adresinde faaliyet göstermediklerini, şirketin eski adresinin … sk No:… …-… olduğunu savunmakta, 07/04/2006 tarihli abone ceryan sözleşmesindeki imza sahibi …’ın şirket çalışanı ve şirket yetkilisi olmadığını iddia ederek takibe konu alacağın kendilerinden istenemeyeceğini beyan etmekte ise de dosyada mevcut;
18/02/1992 tarihli Tesis Muayene Ret Föyü başlıklı belgede adresin … sk gösterildiği, no kısmına “59” yazılmış ise de 59 rakamının çizilerek 61 yazıldığı, tesis ret raporunu alan kişi olarak da ticaret sicil kayıtlarını inceleyen bilirkişi raporunda geçen … Şirket kurucusu …’nün adının yazılı olduğu,
17/01/2001 tarihli Sayaç Bağlama ve İlk Endeks Protokolü başlıklı belgede abone no’nun …, abone adının … Şirketi, adresin …-… olduğu, bu protokolün altında müşteri temsilcisi kısmında … Şirketi’nin imza ve kaşesinin bulunduğu,
… abone no’ya ilişkin 07/04/2006 tarihli Sayaç ve Ölçü Trafoları Değiştirme Protokolü başlıklı belgede abonenin … Şirketi, adresin …-… olduğu, abone temsilcisinin ise … olup bilirkişi raporunda tespit edildiği gibi güç yükseltme işlemi yapılarak trafo ve sayaçların değiştirildiği,
07/04/2006 tarihli tahsilat makbuzunda abonenin … Şirketi, adresin … sk No:… olduğu, bu makbuzun altında mevcut abone cereyan sözleşmesinde de abone no’nun … olup davalı şirket isminin yazıldığı, adresin … sk No:… olarak gösterildiği,
11/03/2007 tarihli Protokol başlıklı belgede abone no’nun …, müşteri adının … Şirketi, adresin … sk No:… olduğu ve ölçü sisteminin doğru çalıştığının tutanak altına alındığı,
10/06/2013 tarihli sayaç değiştirme tutanağında müşteri adının … Şirketi, adresin … sk No: …, abone no’nun … olduğu görüldüğünden ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasal düzenlemelere uygun olduğu anlaşılmış, davalı yanın husumete yönelik savunması yerinde olmadığından istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/01/2019 günlü ve 2017/357 Esas, 2019/7 K. sayılı kararı usul ve yasal düzenlemelere uygun olduğundan ve davalı yanın husumete yönelik savunmasının yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun REDDİNE,
2-İstinaf talebinde bulunan davalı tarafından peşin olarak yatırılan 226,00 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 677,56 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-İstinaf talebinde bulunan davalı tarafından karşılanan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme ve müzakere neticesinde 07/10/2021 tarihinde, oy birliği ile kesin olarak karar verildi.