Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/962 E. 2023/1201 K. 15.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/962
KARAR NO : 2023/1201

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28.03.2023
NUMARASI : 2022/1291 Esas 2023/198 Karar
DAVANIN KONUSU : Muarazanın Giderilmesi
KARAR TARİHİ : 15.09.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.09.2023

Taraflar arasındaki davadan dolayı Muğla Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 28.03.2023 gün ve 2022/1291 Esas 2023/198 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin Bodrum’da faaliyet gösteren bir inşaat firması olduğunu, şirketin 22.03.2022 tarihinde yeni adresine taşınması esnasında şirkete ait genel kurul karar defteri ile ortaklar pay defterlerinin kaybolduğunu veya çalındığını, Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/529 E. Sayılı dosyasında zayi belgesi talep ettiklerini, ancak davanın reddine karar verildiğini, kararın istinaf edilmeden kesinleştiğini, müvekkilinin Bodrum 4. Noterliğine 02.11.2022 tarihli dilekçe ile başvurarak yeni genel kurul karar defteri ile ortaklar pay defterlerinin onaylanması talep ettiğini, ancak noterin muarazanın giderilmesi davası açılmaksızın ilgili defterleri onaylayamayacağını sözlü olarak bildirdiğini, bu durumun şirketin ticari faaliyetine zarar verdiğini belirterek, taraflar arasındaki muarazanın giderilerek müvekkili şirketin yeni genel kurul karar defteri ile ortaklar pay defterlerinin davalı tarafından onaylanmasına, yargılama giderlerinin tarafları üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın davacı şirketin genel kurul karar defteri ile ortaklar pay defterinin Bodrum 4. Noterliği’nce onaylanmaması nedeniyle açılan muarazanın giderilmesi talebine ilişkin olduğu, Bodrum 4. Noterliği’nin tacir vasfının bulunmadığı, davanın ticari nitelikte bulunmadığı, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği sonucuna varılarak HMK’nın 114/1-c maddesi delaletiyle, 6100 sayılı HMK’nın 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, Türk Ticaret Kanunu’nun “Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri” başlıklı 4. maddesinde; her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava olduğu belirtildikten sonra, ayrıca tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının da ticari nitelikte dava olduklarının düzenlendiğini, ticari defterlerin TTK’nın 65 vd. maddelerinde düzenlendiğini, bu maddelerde pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defterinin de ticari nitelikte defter olarak kabul edildiğini, davanın TTK’nın 4. maddesi uyarınca mutlak ticari dava niteliğinde olduğunu, dava dilekçesi ekisnde sundukları Noterler Birliği’nin 15.12.2021 tarihli görüşünün ve emsal mahkeme kararının göz ardı edildiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, muarazanın giderilmesi, davacı şirketin yeni genel kurul karar defteri ile ortaklar pay defterlerinin davalı noter tarafından onaylanmasına karar verilmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
TTK’nın 4. maddesi uyarınca tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın bu kanunda düzenlenen hususlardan çıkan uyuşmazlıklar mutlak ticari davayı, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklar ise nisbi ticari davayı teşkil eder. TTK’da tanımlanan mutlak ve nispi ticari davalara ticaret mahkemelerinin bakmakla görevlidir. TTK’nın “Ticari Defterler” başlıklı 64. vd maddelerinde defter tutma yükümlülüğü ve usulleri ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir. Aynı kanunun 64/4 maddesinde pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defteri gibi işletmenin muhasebesiyle ilgili olmayan defterlerin de ticari defter olduğu düzenlenmiş olup, dava konusu talebin mutlak ticari dava kapsamında kalması nedeniyle davaya bakmakla asliye ticaret mahkemesi görevli olduğundan mahkemece esasa girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davalı Bodrum 4. Noterliği’nin tacir vasfının bulunmadığı, davanın ticari nitelikte olmadığı, görevli mahkemenin genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Davacı vekilinin istinaf sebebi yerindedir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince hatalı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarınca KABULÜNE,
2-Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28.03.2023 tarih 2022/1291 Esas 2023/198 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15.09.2023