Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/911 E. 2023/1035 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/911
KARAR NO : 2023/1035

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20.10.2022
NUMARASI : 2022/521 E. – 2022/848 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 12.07.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12.07.2023

Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20.10.2022 gün ve 2022/521 E. – 2022/848 K. sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin … A.Ş. … Şubesi’nin 18.11.2020 keşide tarihli 25.442,00 Euro bedelli çekin keşidecisi olduğunu, lehtarının ise dava dışı … A.Ş. olduğunu, çekin zarf içinde kargo yoluyla lehtara gönderildiğini, … San. A.Ş. yetkilisinin zarftan çekin çıkmadığını bildirdiğini, çekin kargoda çalındığını, Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını, hukuka aykırı şekilde sahte ciro yoluyla çekin davalıya ciro edildiğini, davalının çeki icraya koyduğunu, müvekkilinin taşınmaz ve araçlarına haciz konulduğunu, müvekkilinin icra kanalıyla çekin asıl alacaklısı dava dışı … San. A.Ş.’ye ödeme yaptığını, davalının sahte ciro yoluyla elde ettiği çeki icraya koyarak müvekkilini zararlandırıcı işlemlerde bulunduğunu, ticari itibarını zedelediğini, kötü niyetli şekilde ihtiyati haciz kararı kararı aldığını, bu ihtiyatı haciz kararıyla müvekkilini zarara uğrattığını ileri sürerek, İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün 2022/4018 Esas sayılı dosyasında müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve şimdilik 10.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL manevi tazminatın ihtiyati haciz kararı tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, tazminat davalarında yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri (ticaret sicil gazetesi adresi) olan İstanbul Mahkemeleri olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, müvekkilinin kötü niyetli şekilde ihtiyati haciz kararı aldığı iddiasının doğru olmadığını, gerçeği yansıtmadığını, ciro silsilesindeki kopukluğun diğer imzaların borcunu ortadan kaldırmayacağını, müvekkilinin iyi niyetli meşru hamil olduğunu, çekteki ciro silsilesinde kopukluk olmadığını, davacının maddi zarar olarak belirttiği taleplerin hukuka aykırı olduğunu, haczin haksız olduğu iddiasının kanıtlanmadığını, çek iptali davası takip alacaklısının takip hakkını engellemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece ihtiyati haciz geçici koruma tedbirinin 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, ihtiyati haczin istenebileceği mahkemeler konusunda HMK’ya atıf yapıldığı, ancak ihtiyati haciz nedeniyle meydana gelen tazminat istemlerinin ancak ihtiyati haczi koyan mahkemede görüleceği, İİK’nın HMK’ya göre özel norm niteliğinde olduğu, bu bilgilerden hareketle; ihtiyati haczin Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/922 D.İş sayılı kararı ile verildiği ve Bursa 17. İcra Müdürlüğünce infaz edildiği, davalının cevap dilekçesi ile ilk itiraz olarak ileri sürülen yetki itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin Bursa Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunun tespitine ve dosyanın talep hâlinde, yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, ilk derece mahkemesince haksız ihtiyati haciz kararına karşı açılan tazminat davasının İİK’nın 259/4 maddesine dayanarak yetkisizlik kararı verilmiş ise de, davanın aynı zamanda menfi tespit davası olduğu, takibin İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nde yapıldığını, İİK madde 72/son fıkrasında menfi tespit davalarının takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceğinin düzenlendiğini, bu sebeple İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinin dayanağı olan çek nedeniyle davalıya borçlu olunmadığının tespiti, ayrıca kötü niyetli şekilde ihtiyati haciz kararı alındığı iddiasıyla maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
HMK’nın 19. maddesinde “(1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. (2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. (3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. (4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Somut olayda, davalı şirket tarafından, dava konusu çeke dayalı olarak Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/922 D.İş sayılı dosyasında keşideci … Ltd. Şti. (eldeki davada davacı) şirket ile dava dışı lehtar … San. A.Ş. ve dava dışı cirantalar aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığı, ayrıca yine keşideci, lehtar ve cirantalar aleyhine Bursa 17. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8579 E. sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı; borçlu … Ltd. Şti.’nin (eldeki davada davacı) yetki itirazı üzerine Bursa 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/506 E. 2020/556 K. sayılı ilamı ile, borçlu şirketin yetki itirazının kabulüne, itiraz eden borçlu … Ltd. Şti. yönünden Bursa 17. İcra Müdürlüğü’nün yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın İzmir İcra Müdürlüğü’ne gönderilmesine karar verilmiş, İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün 2022/4018 E. sayılı dosyasında takibe devam edilmiştir. Keşideci … Ltd. Şti. Tarafından, davalı … Ltd. Şti.’nin yetkili hamil olmadığı iddiasıyla İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde icra takip dosyasında davalıya borçlu olunmadığının tespiti, ayrıca haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki dava açılmış; davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunarak, yetkili mahkemenin müvekkilinin yerleşim yeri olan İstanbul Mahkemeleri olduğunu bildirmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 74/son maddesinde “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” şeklinde düzenleme bulunmakta olup, icra takibini yapan icra dairesi İzmir’de, davalının ikametgahı ise İstanbul’dadır. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde yetkili mahkeme olarak Bursa Mahkemelerini göstermemiş olmasına ve kesin yetki durumu da bulunmamasına rağmen, ilk derece mahkemesince, ihtiyati haciz kararının alındığı Bursa Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır. Davacı vekilinin istinaf sebebi yerindedir.
Bu durumda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20.10.2022 gün ve 2022/521 E. 2022/848 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi gereğince kesin olmak üzere 12.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.