Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/802 E. 2023/749 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/802
KARAR NO : 2023/749

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
EK KARAR TARİHİ : 02.03.2023
NUMARASI : 2022/190 E. – 2023/1 K.
DAVANIN KONUSU : Marka Tecavüzünün Tespiti
KARAR TARİHİ : 17.05.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17.05.2023

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 02.03.2023 tarih 2022/190 E. – 2023/1 K. sayılı ek kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili, Müvekkili Şirketin … (“…”) nezdinde, 2018/30475 “…”, 2017/91034 “…”, 2017/87925 “…”, 2016/59315 “…”, 2010/45531 “…”, 2022/084568 “…”, 2021/041436 “…” ibareli, başvuru ve tescil numaralı markaların sahibi olduğunu, İşbu markaların, aralarındaki marka kullanım ilişkisi sonlanmasına rağmen dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti. (“…”) tarafından haksız olarak kullanılması sebebi ile … aleyhine İzmir Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/147 Esas sayılı dosyası üzerinden dava ikame edilmiş olduğunu, Bu davada, 05.12.2022 tarihinde …’ün şirket merkez adresinde yapılan keşifte, davalı …’nun da faaliyet gösterdiği ve Müvekkili Şirket’e ait markaları haksız olarak kullandığını belirterek; İzmir Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/147 Esas sayılı dosyası ile huzurdaki davanın birleştirilmesini, İzmir Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/147 Esas sayılı dosyası üzerinden 05.12.2022 tarihinde yapılan keşfin esas alınarak usul ekonomisi gereği yeni bir keşif yapılmaksızın tecavüz eylemlerinin ivedi şekilde alınacak ihtiyati tedbir kararı ile DURDURULMASINi Müvekkili Şirkete ait “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…” markalarının/ ibarelerinin davalı tarafından başkaca herhangi bir şekilde şekilde kullanmasının önlenmesini ve kaldırılmasını; davalı’nın işlettiği mağazada bulunan ve üzerinde müvekkili şirket’in markaları yer alan tabela, görsel, ürün ve amblemlere el konulmasını ve müvekkili şirket’e teslim edilmesini aksi halde imhasını, haksız rekabetin tespitini ve önlenmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia ve aynı mahkemedeki 2022/147 E.sayılı dosyasının davacı tarafının aynı olduğu, aynı markaya ilişkin bulunup konularının aynı olduğu, talebin ilişkili olduğu, iki dava arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu tespit olunarak delillerin birlikte değerlendirilmesinin usul ekonomisine uygun olduğu kanaatine varılarak eldeki davanın HMK 166.maddesi gereğince mahkemenin 2022/147 E.sayılı dosyası ile birleştirilmesine, birleştirme kararının istinaf edilmesi üzerine de bu defa 02.03.2023 tarihli ek karar ile istinaf istemi yolunun kapalı olması nedeniyle istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili, somut davada müvekkilinin davalı tarafta yer aldığını, birleştirme kararı verilen dosyada ise davacı tarafça davalı … Firmasına karşı marka terkini nedeniyle dava açıldığını, davalıların talep konularının farklı olmakla birlikte niteliklerinin de farklı olduğunu, birleştirme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılarak yargılamaya devam olunup, davanın reddine karar verilmesini istinaf konusu etmiştir.
GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzden kaynaklanan marka tecavüzünün tespiti ile önlenmesi istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle eldeki davanın aynı mahkemedeki 2022/147 E.sayısında görülen dava ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleştirme kararı verilen dosyanın mahkeme aynı yargı alanı içerisinde olan ve aynı mahkemeye ait başka bir dosyada birleştirildiği, her iki dosyasının davacısının aynı taraf olduğu sabittir. Birleşen ve birleştirilmesine karar verilen dosyanın davacı taraflarının ve konusunun benzer mahiyette olup 6100 sayılı HMK’nın 166/1 maddesi gereğince davaların aralarında bağlantı bulunmuş olması karşısında mahkemece talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilme kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmamaktadır.
Dava konusu somut olayda, birleştirme kararı veren mahkeme ile dosyanın birleştirildiği mahkeme aynı yargı çevresinde yer alan ve aynı düzeyde bulunan mahkemeler olup HMK 168 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararlarına karşı ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabileceğinden istinafa konu edilen ilk derece mahkemesinin birleştirme kararının istinaf yolunun caiz olmadığı buna göre istinafın reddine ilişkin ek kararın usul ve yasaya uygun bulunduğundan verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına ve birleştirme kararının HMK’nun 166. maddesine uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 179,90 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalı tarafından yapılan giderlerin giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17.05.2023