Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/421 E. 2023/388 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/421
KARAR NO : 2023/388

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11.01.2023
NUMARASI : 2022/743 E.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 09.03.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 09.03.2023

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.01.2023 tarih 2022/743 Esas sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, müvekkili ile davalının dava dışı … Şti.nin %50 şer hissedarı olduklarını, müvekkilinin temsile yetkili müdürü olarak atandığını, şirkete ortak olduktan sonra davalı ortağının istemesi üzerine kredi kartı ile ödemeler yaptığını, müvekkiline kar verilmediğini, kredi çekilmek sureti ile işletmenin masa, sandalye ve demirbaş ihtiyaçlarının aldırtıldığını, ilerleyen süreçte ortaklıktan hiçbir kar verilmeyince hesapların kendisinden gizlenmesi sebepleriyle davalıyla görüşmek istediğini, ancak müvekkilinin terslendiğini, daha sonra şirket müdürlüğünün zorla tehdit ile müvekkilinden devralındığını, müvekkilinin işletmeye alınmayıp cebir ve tehdit ile çıkarılmaya çalışıldığını, karşı tarafça şirkete ait işletmenin pos cihazı yerine başka bir dükkana ait pos cihazının kullanılarak şirketin zarara uğratıldığını ve bu şekilde şirket karının usulsüzce kendisine devredildiğini, şirketin içinin boşaltılmakta olduğunu ve borçlandırıldığını ileri sürerek, davalının müdürlükten azline, şirket ortaklığından çıkarılmasına, ihtiyati tedbir olarak şirketi temsil edecek kayyım atanmasına, şirket hesaplarındaki paraların kaçırılma riski sebebiyle banka hesaplarına tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, davacının ortak olarak şirkete girdiği 07.07.2022 tarihinden itibaren 3 aylık müdürlük görevi yerine getirdiği, davalının 14.09.2022 tarihinde müdür olup 3 ay sonra davanın açıldığı, davalının özen ve bağlılık yükümlülüğünün ihlaline ilişkin yaklaşık ispat seviyesi oluşmadığından koruma tedbiri taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, dava dilekçesinde ileri sürülen hususları aynen tekrar ederek, davalı ortağın ileri sürülen işlemlere devam etmesi halinde ilerde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşıp imkansız hale geleceğini, davalının hiçbir gidere katılmayıp sürekli müvekkilinden talepte bulunduğunu, kar verilmediğini, müdürlük görevinin zorla müvekkilinden devralındığını, işletmeye alınmayarak cebir ve tehdit suretiyle çıkarılmaya çalışıldığını, … Polis Merkezi amirliğinde ve Karşıyaka CBS’nda bu konuda ifadede bulunduklarını, işletmenin gelirlerini kendi sahibi olduğu başka bir firmasına usulsüzce devrettiğini, dava dilekçesinde talep edilen kayıtların mahkemece celbi sağlanarak incelenirse haklı olduklarının ortaya çıkacağını ileri sürerek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Talep, tedbiren davalının davacı ile birlikte hissedar olduğu şirketteki müdürlük görevi yerine kayyım atanarak şirket hesapları üzerine tedbir konulması istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
HMK’nın 355. maddesi gereği istinaf incelemesi istinafa başvuran tarafın istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebeplerle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak incelenmiştir.
HMK’nın 390/3 maddesinde, ihtiyati tedbir isteğinin kabul edilebilmesi bakımından, ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, yasanın gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimâl de olsa aksinin mümkün olduğu ihtimâlini de gözardı edemez. Dava açılmış olması tek başına ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirmez. Karar tarihi itibariyle davacının ileri sürdüğü deliller tam olarak toplanmamış ve incelenmemiş ise yargılama aşamasında delillerin toplanıp incelenmesinden itibaren tedbir istemleri konusunda tekrar mahkemenin yaklaşık ispat şartları çerçevesinde talep üzerine değerlendirme yapabileceği açıktır. Talep ve karar tarihi itibariyle tüm deliller henüz toplanıp irdelenememiş olup, dosya içeriğindeki toplanan somut deliller ile anılan yasal düzenlemelere göre, dosyadaki mevcut deliller ile davanın mahiyeti yaklaşık ispat kuralıyla birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı belirlenmekle, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına ve yaklaşık ispatın yerine getirilememesine göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 296,40 TL’den peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 116,50 TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.