Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/335
KARAR NO : 2023/1665
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/11/2022
NUMARASI : 2022/403 Esas 2022/770 Karar
DAVANIN KONUSU : Yargılamanın Yenilenmesi
KARAR TARİHİ : 23.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23.11.2023
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.11.2022 tarih 2022/403 Esas 2022/770 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP: Davacılar … ve … tarafından ilk derece mahkemesine ayrı ayrı sunulan yargılamanın yenilenmesi talep dilekçelerinde, 30.06.2022 tarihinde İzmir Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne yaptıkları başvuru sonucunda verilen yazı cevabında, davalı kooperatifin 29.07.2007 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında, kooperatifin ferdileşmeye esas bağımsız bölümlerine ait dairelerin ferdi tapuların kooperatif üyelerine verilmesi yönünde genel kurul toplantısının 2. maddesinde karar alındığı, parasal yükümlülükler ile üyelik ihracı yönünden kooperatifin 2012 yılı ile 2022 yılları arasında olağanüstü/olağan genel kurul toplantılarında kooperatif ortaklarından parasal yükümlülüklere ilişkin (üyelik aidatı, alt yapı masrafı, bina mantolamasına) herhangi bir karar alınmadığı, 2012 ila 2022 yılları arasında olağanüstü/olağan genel kurul toplantılarında herhangi bir kooperatif ortağının ihraç edilmesi yönünden alınan bir kararın olmadığı hususlarının bildirildiğini; Karşıyaka C.Başsavcılığının 2020/10476 soruşturma nolu dosyasında müşteki sıfatı ile yer aldıklarını, bu dosyaya şüpheli sıfatıyla kooperatifin eski ortakları … ve …’in farklı tarihlerde verdikleri yazılı beyanlarında kooperatifin ferdi mülkiyete geçtiğini ve ferdi tapuların talepte bulunan kooperatif üyelerine bizzat kooperatifte başkanlık yaptıkları dönemlerde verildiğini ikrar ettiklerini, davalı kooperatifin 29/07/2007 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında oy çokluğu kararı ile ferdi tapuların hak sahiplerine verilmesi yönünde alınan karar gereği kooperatifin 288 kooperatif ortağından 100 ila 110 tanesine ferdi tapu verildiğini, davalı kooperatifin … ada … parsel … blok … apt. … numaralı kooperatif üyesinin ferdi tapusunu almak için 30/04/2012 tarihinde Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/197 Esas sayılı dosyasında açtığı açtığı tapu iptal ve tescil davası sonucunda davanın kabulüne karar verildiğini, sözü edilen davada davalı tarafça davanın kabul edilmiş olduğunu, davalı vekilinin eldeki davada söz konusu dosyayı ve 100 ila 110 kişinin tapularının verildiğini gizleyerek kooperatifte ferdileşmenin yapılmadığını ileri sürdüğünü ve tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar verilmesine neden olduğunu iddia ederek, HMK’nın 375/1/ç ve h maddeleri uyarınca yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin 2016/203 Esas, 2017/100 karar sayılı kararındaki tapu tescil talebinin reddi hükmünün kaldırılmasına, … ili … İlçesi … mah. … ada … parsel … blok … nolu bağımsız bölümün …, … nolu bağımsız bölümün … adına tesciline karar verilmesini ayrı ayrı talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davacıların yargılamanın yenilenmesi talebine dayanak yaptığı hususların hiç birisinin önceki kararın kesinleşmesinden önce ortaya çıkmadığı, tarafların taraf oldukları savcılık dosyalarından diledikleri zaman belge temin edip dosyaya sunmalarının mümkün olduğu, hukuk mahkemelerinde taraflarca hazırlama ilkesinin geçerli olduğu, tapu kayıtlarının aleni olduğu, herkese açık olduğu, tapu kayıtlarının ve davalı kooperatife ait genel kurul toplantı tutanakları ile kooperatifin tüm defter ve kayıtlarının yargılama esnasında mahkemece incelenmiş olduğu, HMK’nun 374. maddesinde yer alan koşulların hiç birisinin olayda yer almadığı gerekçesiyle davacıların yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar ilk derece mahkemesine ayrı ayrı sunmuş oldukları istinaf dilekçelerinde, tapu iptal ve tescil talepleri yönünden daha önceki yargılama sırasında ele alınmayan ve hükmü etkileyecek yeni delilleri mahkeme kararından sonra temin ettiklerini, 29.07. 2007 tarihli genel kurul toplantısında ferdi tapuların kooperatif üyelerine verilmesi yönünde karar alındığını, alınan karar gereğince ferdi tapuların verilmesi yönünde müracaatta bulunan 100 ile 110 kişiye ferdi tapuların verildiğini, bu durumu 05.07.2022 tarihinde 2020/10476 soruşturma sayılı dosyasına yaptıkları talep üzerine dosyanın onaylı bir suretini temin ettiklerinde öğrendiklerini, İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 04.07.2022 tarihli yazısında da, davalı kooperatifin 2012 ila 2022 yılları arasında yapılan olağan/olağanüstü genel kurul toplantılarında kooperatifin parasal yüklülüklerine ilişkin alınmış bir kararın olmadığının, kooperatifin 29.07.2007 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında ferdi tapuların verilmesi yönünde oy çokluğuyla karar alındığının bildirildiğini, davalı kooperatif vekilinin tapu tescili ve parasal yükümlülükler yönünden doğruyu söyleme yükümlülüğünden uzaklaşarak savunma dokunulmazlık sınırını aştığını, kötü niyetli olduğunu, parasal yükümlülükleri yerine getirmediklerine, kooperatifin ferdi mülkiyete geçmediğine ve kooperatifin hiçbir üyesine ferdi tapuların verilmediğine dair savunmalarda bulunduğunu, kooperatif üyelerinden dava dışı …’ın 27 numaralı bağımsız dairenin ferdi tapusunu almak için davalı kooperatife karşı Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/197 E. Sayılı dosyasında tapu iptal ve tescil davası açtığını, kesinleşmiş mahkeme kararını ve ferdi tapu örneğini yargılamanın yenilenmesine ilişkin dava dilekçeleri ekinde sunduklarını, ancak mahkemece dikkate alınmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE : Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti, taşınmazların borçsuz olarak davacı ortaklar adına ayrı ayrı tapuya tesciline ilişkin davada yargılamanın iadesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davacıların yargılamanın iadesi istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacılar vekili Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/203 E. 2018/247 K. sayılı dosyasında dava dilekçesinde, müvekkillerinin davalı kooperatifteki ortaklıklarının tespitine, dava konusu 19 nolu konutun müvekkili … adına, 25 nolu konutun ise müvekkili … adına borçsuz ve sorunsuz olarak tahsisine, taşınmazların müvekkilleri adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiş; İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davacılardan …’in dava dışı …’tan devraldığı üyeliğinin kooperatifçe de kabullenildiği, zira hazirun cetvellerinde adının yer aldığı, davacı …’in kooperatif üyeliğini dava dışı …-…’dan devraldığı, kooperatif tarafından bu durumun da benimsendiği, davacıların davalı kooperatif üyesi olduğu sonucuna varıldığı, tapu iptali ve tescil talebinin ise kooperatife ferdileşme işlemlerinin yapılmadığı için reddi icap ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacıların kooperatif üyesi olduklarının tespitine, tapu tescil isteminin reddine karar verilmiştir. Karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dairemizin 13.04.2020 tarihli 2018/1752 E. 2020/461 K. sayılı ilamı ile, taraf vekillerinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. Dairemizin kararına karşı taraf vekillerince temyiz yoluna başvurulmuş, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 12.04.2022 tarih 2021/2120 E. 2022/2079 K. sayılı ilamı ile Dairemizin istinaf başvurularının reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun “Yargılamanın İadesi Sebepleri” başlıklı 375/1-ç. maddesinde yargılama sırasında aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması yargılamanın iadesi sebebi olarak düzenlenmiştir. Davacılar, 29.07.2007 tarihli kooperatif genel kurul toplantısında ferdi tapuların kooperatif üyelerine verilmesi yönünde karar alındığını, alınan karar gereğince ferdi tapuların verilmesi yönünde müracaatta bulunan 100 ile 110 kişiye ferdi tapuların verildiğini, dava dışı bir kooperatif üyesinin ferdi tapusunu almak için 30.04.2012 tarihinde Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/197 Esas sayılı dosyasında dava açtığını, bu davanın kabulüne karar verildiğini, bu hususları ilk davada karar verildikten sonra öğrendiklerini iddia ederek yargılamanın iadesine karar verilmesini talep etmiş ise de, bu hususların önceki yargılamada hükme esas alınan bilirkişi raporunda incelendiği ve inşa edilen bağımsız bölümlerin davalı kooperatif adına tescil edildiğinin tespit edildiği, az yukarıda açıklanan “aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması” koşulunun kanıtlanamadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince yargılamanın iadesi isteminin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Davacıların istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı … yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’den peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 89,95 TL’nin davacı …’den tahsiline,
3-Davacı … yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’den peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 89,95 TL’nin davacı …’den tahsiline,
4-İstinaf başvurusu nedeni ile davacıların yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 23.11.2023