Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/217 E. 2023/290 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/217
KARAR NO : 2023/290

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30.12.2022
NUMARASI : 2022/1138 E.
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ : 30.12.2022
KARAR TARİHİ : 23.02.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23.02.2023

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 30.12.2022 tarih 2022/1138 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen vekili, dava dilekçesi ile genel kurul kararı ile dışardan münferiden temsile yetkili olarak şirket müdürü olarak atanan davalının özen ve bağlılık yükümlülüğüne aykırı davrandığından bahisle temsil yetkisinin sınırlandırılması ve kaldırılması istemi ile açılan davada ihtiyati tedbir yolu ile davalının temsil yetkisinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, davalının, şirketi temsil yetkisinin kaldırılmasını gerektirir koşulların, haklı sebebin bulunup bulunmadığı hususu yapılacak yargılama ile belirlenebileceği, bu aşamada sunulan belgelerden davalının temsil yetkisinin kötüye kullanılıp kullanılmadığı, para transferinin gerekçesinin ne olduğu gibi hususlarda yaklaşık ispat kuralı çerçevesinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirir düzeyde kanaat oluşmadığı beliertilerek; talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir talep eden tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir talep eden vekili, davalının şirketi temsil yetkisini kötüye kullanmak suretiyle şirkete ait 363.100-Euro’yu kendi uhdesine geçirdiğini, şirkete ait ticari defterleri kötüniyetli olarak uhdesinde tuttuğunu, yaklaşık ispat koşullarının oluştuğunu,İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/190075 soruşturma numaralı dosyası üzerinden davalının … Bankası nezdinde bulunan hesabına bloke konulmasına karar verildiğini, İzmir 38. Noterliğinin 02.03.2023 tarihli ve 00097 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile şirkete ait tüm ticari defterleri uhdesinde tuttuğunu ve bunları geri vermeyeceğini açıkça ikrar ettiğini, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
HMK’nın 355. maddesi gereği istinaf incelemesi istinafa başvuran tarafın istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebeplerle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak incelenmiştir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsüdür. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmemektedir.
Somut olayda, TTK m.630/2.maddesi gereğince haklı nedenle limited şirket yöneticisinin azli istemiyle açılan davada, davalı yöneticinin münferit temsil ve yönetim yetkilerinin sınırlandırılmasına, yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafından sunulan şirket hesabından davalıya havale yapıldığını gösterir, banka hesap ekstresi, ihtarname içerikleri ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın davalıya ait banka hesabına bloke konulması yazısı karşısında ihtiyati tedbir kararı için aranan yaklaşık ispat koşulunun oluştuğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir yolu ile şirketin davacı ve davalı yönetici tarafından müşterek imza ile yönetilmesi, temsil ve ilzam edilmesine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen yazılı gerekçe ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesine, yerinde olmayan sair istinaf itirazlarının ise reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 30.12.2022 tarih 2022/1138 E. sayılı ara kararın kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin ihtiyati tedbir isteminin KABULÜ ile; … ŞİRKETİ’nin davacı ve davalı yönetici tarafından dava sonuna kadar İHTİYATİ TEDBİR yoluyla müşterek imza ile yönetilmesi ve temsil ve ilzam edilmesine,
Kararın icrasına yönelik işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
3-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf yargılaması nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafça yapılan 492,00 TL istinaf yoluna başvurma harcı olan istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak ihtiyati tedbir isteyen davacıya verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere 23.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.