Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/184 E. 2023/201 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/184
KARAR NO : 2023/201

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2022
NUMARASI : 2021/508 Esas 2022/48 Karar
DAVALI : HASIMSIZ
DAVANIN KONUSU : Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ : 07.02.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 07.02.2023
İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.01.2022 tarih 2021/508 Esas 2022/48 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı, davacı şirket temsilcisi yetkilisi olduğu şirketin faaliyetlerini yürüttüğü sırada annesinin ani rahatsızlığı nedeni ile uzun bir süre şirketin merkezine geri dönemediğini, daha sonra ise şartları el vermediğinden şirket faaliyetine devam edemediğini, bunun üzerine şirketin tasfiyesini temin için ilgili kurumlara gittiğinde karar defterine bu hususun işlenmesi gerektiğini bildirdiklerinden karar defterini aradığında kaybolmuş olduğunu anladığını ileri sürerek, bu defterin zayi olduğuna karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia ve tüm dosya kapsamına göre, davanın 15 günlük yasal süresi içinde açılmadığını, hak düşürücü sürenin dolduğunu ve ayrıca ileri sürülen hususun TTK 82 maddesinde belirtilen hususlardan kaybolmayıp, davacının basiretli tacir gibi davranmayarak gerekli muhafaza ve dikkat göstermediğini, ayrıca şirketin temsil yetkisinin de sona erdiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece ticaret odasının yazı cevabına göre karar verilip, dava açma süresinin geçtiğinden bahsedildiğini, şirketin tek temsilcisinin gerçek kişi olan davacı olduğunu, şirket adına bir karar ihdas edilebilmek için bu davanın açıldığını, bu nedenle davacının gerçek kişi olarak açmasından başka yasal çare bulunmadığını, ticaret sicil kayıtlarının tetkikinden sonra karar verilmesi gerekli iken deliller toplanmadan davanın usulden reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istinaf konusu etmiştir.
a aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istinaf konusu etmiştir.
GEREKÇE : Dava, zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı tarafından, açılan davada yetkilisi olduğu şirketin faaliyetlerine uzun süre annesinin rahatsızlığı nedeniyle devam edilmediğini, daha sonra tasfiyesini yapmak istediği sırada şirket karar defterinin kaybolmuş olduğunu ileri sürerek zayi işleminde bulunmuştur. Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Konuyu düzenleyen 6102 sayılı TTK’nın 82 maddesi gereğince tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin ziyaa uğraması halinde ziyaa uğraması tarihinden itibaren 15 gün içerisinde bunların ziyaa uğradığından dolayı zayi belgesi verilmesinin açabileceği düzenlenmiştir. Davacı taraf bir şirket olup, basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü bulunmaktadır. Somut olayda davacı taraf zayi belgesi istediği karar defterinin şirket temsilcisinin uzun süre annesinin rahatsızlığı nedeni ile geri dönemediği nedenine dayanılarak tasfiyesini sağlamak için karar defterinin bulunamadığını ileri sürerek zayi talebinde bulunmuştur. Anılan bu iddilar v etüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafın basiretli bir tacir gibi davranmayarak talep ettiği defterleri muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermediği ve buna göre basiretli davranılmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesini kararı usul ve yasaya uygun bulunmuştur.
Dosya üzerinde yapılan incelemede istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 179,90 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 07.02.2023