Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1589 E. 2023/1556 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1673
KARAR NO : 2023/1635

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12.07.2023
NUMARASI : 2021/143 E. – 2023/61 K.
DAVANIN KONUSU : Tasarımın Hükümsüzlüğü, Markanın Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ : 13.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 13.11.2023

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 12.07.2023 tarih 2021/143 E. – 2023/61 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, davalılar tarafından 13.05.2021 tarihinde 2021/006068 başvuru numarasıyla “gözlerin çarpışması” adı ile anılan tasarım için Türk Patent Marka kurumuna başvurduklarını, 13.05.2021 tarihinde 2021/006068 tescil numarasıyla tasarım tescil edildiğini, ancak bu başvurunun kötü niyetli olduğunu, gözlerin çarpışması adı ile anılan tasarımın ilk olarak Almanya’da 11.09.2019 tarihinde … tarafından marka ve patent kurumuna tescil edilmiş olduğunu, tescil edildikten sonra birçok ülkede tasarımın kullanım hakkı için çeşitli şirketlerle sözleşme akdedildiğini, tescilli tasarım sahibi … tarafından anılı tasarımın tüm haklarının müvekkili şirket tarafından Türkiye genelinde kullanmak için yasal izinler verildiğini, bu izin doğrultusunda müvekkilinin Türkiye genelinde ticari faaliyet gösterdiğini, davalıların tasarım tescilinin hukuka aykırı olduğunu, yeni ve ayırt edici özelliğinin bulunmadığını iddia ederek, tasarım hakkının ve … adlı markanın kullanım hakkının tedbiren durdurulmasını, 2021/006068 numaralı tescilli tasarımın tescilinin hükümsüzlüğünü, 2020/103676 tescil numaralı … “…” markasının hükümsüzlüğünü, https://…/ internet sitesinin satışa kapatılmasını, …. adlı instagram hesabında anılı ürünün satışının durdurulmasını, müvekkilinin uğramış olduğu kazanç kaybının tespitini, davalılardan alınmak üzere maddi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili, … fotoğrafçılığı 2014 yılından beri dünyanın çeşitli yerlerinde farklı fotoğrafçılar tarafından hizmeti verilen bir fotoğrafçılık dalı olduğunu, müvekkillerinin de Türkiye de … “…” olarak kendi markalarını oluşturup bu hizmeti vermekte olduklarını, tasarımın Almanya’da tescil edilmiş ise de, ülkemizde tescil hususunda süresi içerisinde herhangi bir başvuru yapılmamış olduğunu, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davacı vekilinin 22.03.2023 tarihli duruşma gün ve saatinden haberdar olup, mazeret bildirmediği ve belirtilen gün ve saatte duruşmaya gelmediği, taraflarca takip edilmeyen dosyanın 22.03.2023 tarihli duruşmada işlemden kaldırıldığı, 3 aylık sürede yenilenmediği gerekçesiyle HMK’nın 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, mahkemenin 22.03.2023 tarihli duruşmada verdiği “Davacı vekilinin belgelendirilmeyen ve somut bir nedene dayanmayan mazeretinin reddine, dosya safahatının UYAP sistemi üzerinden öğrenilmesine karar verildi, tefhim edildi.” gerekçesiyle dosyanın işlemden kaldırılmasına dair kararın taraflarına tebliğ edilmediğini, 22.03.2023 tarihli duruşmada mesleki mazeret bildirdiklerini, önceki duruşmada da duruşma salonunda hazır bulunmalarına rağmen mahkeme hakiminin eğitim izninde olması nedeniyle duruşma ve ön inceleme yapılamadığını, dosyanın işlemden kaldırılması kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, tasarımın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; davacı vekili ve davalı vekili tarafından 02.11.2022 tarihli duruşmaya katılamayacaklarına dair mazeret dilekçesi gönderdiği, mahkemece taraf vekillerinin mazeretlerinin kabulüne, duruşmanın 22.03.2023 günü saat 11:10’a bırakılmasına, duruşma gün ve saatinin taraflara tebliğine karar verildiği, davacı vekiline duruşma gününün usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacı vekilinin 22.03.2023 tarihli duruşmaya sağlık sorunları nedeniyle katılamayacağına dair mazeret dilekçesi gönderdiği, mahkemece taraflarca takip edilmeyen davanın 22.03.2023 tarihli oturumda HMK 150/1. maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, süresi içerisinde yenilenmeyen dava yönünden 12.07.2023 tarihinde HMK 150. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili, 22.03.2023 tarihli duruşmaya sağlık sorunları nedeniyle katılamayacağını beyan etmiş ise de, bu soyut beyanı destekler şekilde hastane kaydına veya doktor raporuna dayanılmamış olması nedeniyle bu beyana itibar edilmemiş olup, ilk derece mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13.11.2023