Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1390 E. 2023/1204 K. 15.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1390
KARAR NO : 2023/1204

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19.07.2023
NUMARASI : 2023/569 Esas
TALEBİN KONUSU : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
KARAR TARİHİ : 15.09.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.09.2023

İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 19.07.2023 tarih 2013/569 Esas sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, haklı sebeplerle hissedarı bulunduğu davalı şirket ortaklığından ayrılmaya izin olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesi istenilen davada müvekkilin hak kaybı yaşamaması için davalıların şirket üzerindeki sermaye payı ile şirket adına kayıtlı mal varlıklarına ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya kapsamı üzerinde yapılan inceleme neticesinde, dava dilekçesi ile davalı şirketin sicil dosyasının değerlendirilmesi sonucunda HMK 389 ve devamı maddelerindeki yasal koşulların oluşmadığı kanaatine varılarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davanın ayrılma akçesi ödemek suretiyle ortaklıktan çıkmaya izin mümkün olmaması halinde şirketin feshi ve tasfiyesiyle ortaya çıkacak payın müvekkiline ödenmesine ilişkin olup, taraflar arasındaki anlaşmazlıkların büyüyerek ortaklığın devamının çekilmez hale geldiğini, TTK 638/2.maddesi gereğince mahkemece ihtiyati tedbir talep etme olanağının tanındığını, mahkemece gerekçe gösterilmeksizin talebin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin ayrılma akçesinin düşleştirileceğinden HMK 389.maddesinde yer alan hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceği şartının oluştuğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Talep, ortaklıktan çıkma olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesi ile ayrılma payının tahsili istenen davada ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
Dava, ortaklıktan çıkma olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesi ile ayrılma payının tahsili istenen davada ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. Dava açılmış olması, mutlak ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirmez. HMK’nın 390/3 maddesinde, ihtiyati tedbir isteğinin kabul edilebilmesi bakımından, ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, yasanın gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimâl de olsa aksinin mümkün olduğu ihtimâlini de gözardı edemez. Anılan yasal düzenlemelere göre, dava dilekçesi ve ekleri ve mevcut delil durumu birlikte değerlendirildiğinde dava sebepleri yönünden yaklaşık ispat şartları birlikte değerlendirildiğinde ihtiyati tedbir talebi verilmesi yönünde yaklaşık ispat şartlarının oluşmadığı, deliller toplandıkça bu konunun talep üzerine tekrar ihtiyati tedbir şartlarının değerlendirildiğini, talep tarihi itibariyle mevcut deliller ile ihtiyati tedbir talebi verilebilmesi için yaklaşık ispat şartları oluşmadığı belirlenmekle ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 444,60 TL maktu harçtan, peşin alınan 269,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 174,75 TL harcın ihtiyati tedbir isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15.09.2023