Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1187 E. 2023/1091 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1188
KARAR NO : 2023/1096

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14.09.2022
NUMARASI : 2022/188 E. 2022/674 K.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 18.07.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 18.07.2023

İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 05.04.2022 tarih 2022/188 esas sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili, davalı kooperatifin 01.02.2022 tarihinde gerçekleştirilen genel kurul toplantısının yoklukla malul olması nedeniyle tesis tarihinden itibaren yok hükmünde olduğunun tespiti ile ortadan kaldırılması aksi halde iptali istemi ile açılan davada ayrıca bu toplantıda alınan kararların uygulamasının tedbiren dava sonuna kadar durdurulması, müvekkili üyelerin yerine yeni üye kaydı yapılmamasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, 05.04.2022 tarihli gerekçeli karar ile dosya kapsamı delil ve belge örnekleri ,i iddia ve cevap dilekçesindeki savunmalar birlikte değerlendirildiğinde HMK 390 maddesi uyarınca bu aşamada yaklaşık ispat kuralı çerçevesinde ve yeterlilikte delil toplanmamış olması kanaatine varılarak tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili, dava konusu somut olayda üye olan müvekkillerinin üyeliklerinin saymayan davalılarca müvekkilinin haklarını elde etmesini engelleyici eylemlerde bulunulduğunu, müvekkillerinin yerlerine yeni üye kaydetme endişesi bulunduğunu, böyle bir durumun farklı ihtilaflar doğuracak olması sebebiyle durumu daha müşkül bir duruma sokacağının açık olduğunu bu nedenle kararın usul ve yasaya aykırı olup mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacağından ya da imkansız hale gelip veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinin usul ekonomisi ve müvekkillerinin üstün yararı gereği tedbir kararı verilmesi gerektiğini ayrıca bu somut tehlikeler karşısında müvekkillerinin haklarının elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağını veya tamamen imkansız hale gelip ciddi bir zarar doğuracağı ortada olduğundan kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Talep, genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti olmadığı takdirde iptali istemli açılan davada genel kurulda alınan kararların tedbiren uygulanmasının durdurulması istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
Dava, davalı kooperatifin 01.02.2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespiti ve ortadan kaldırılması , aksi halde toplantının iptali ve uygulanmasının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. Dava açılmış olması, mutlak ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirmez. HMK’nın 390/3 maddesinde, ihtiyati tedbir isteğinin kabul edilebilmesi bakımından, ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, yasanın gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimâl de olsa aksinin mümkün olduğu ihtimâlini de gözardı edemez. Anılan yasal düzenlemelere göre, istinafa konu karar ve talep tarihi itibariyle dosya kapsamındaki deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde dosyadaki mevcut deliller ile davanın mahiyeti yaklaşık ispat kuralıyla birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı belirlenmekle, ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına ve yaklaşık ispatın yerine getirilememesine göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacılar yönünden istinaf karar harcı olan 444,60 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 363,90 TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.18.07.2023