Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/1131 E. 2023/1092 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1131
KARAR NO : 2023/1092

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18.05.2023
NUMARASI : 2023/69 E.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 17.07.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17.07.2023

İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18.05.2023 tarih 2023/69 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden (davalı) vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati haciz isteyen davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı borçlunun müvekkilinin … hesabı müşterisi olup davacı aracı ile akdedilen türev araçların alım satımına aracılık çerçeve sözleşmesi kapsamında davacı aracılığı ile … işlemleri gerçekleştiğini, sözleşmenin davalı borçlunun müvekkil aracı kurum aracılığıyla borsada ve/veya borsa dışında gerçekleştireceği türev araçların-vadeli işlem sözleşmeleri ve opsiyon sözleşmeleri alım satım işlemlerinin yapılması ile teminatların yatırılması, çekilmesi, idaresi ve nemalandırılmasını kapsadığını, davalının … hesabı teminatının eksiye düştüğünü, hesabında oluşan 5.803.596,89-TL tutarındaki eksi bakiyenin davacı tarafından kapatılmak durumunda kalındığını ve davalı tarafından haksız şekilde ilgili tutarın ödenmesinden kaçınıldığını, davalıya karşı konu alacağın tahsili talebi ile başlatılan icra takibi kapsamında ödeme emri gönderildiğini ve davalı borçlunun temerrüde düşürüldüğünü, muaccel hale gelmiş alacağının rehinle de teminat altına alınmadığını, belirterek; İİK 257 maddesi uyarınca davalının borca yeter miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde oy çokluğu ile ihtiyati haciz talebi kabul edilmiştir.
İTİRAZ : İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekili, davacı tarafça davalının rızası hilafına davacı tarafça satım işlemlerinin gerçekleştirildiği, davalının menfaatlerinin aksine işlemler yapılarak tüm birikiminin iç edildiği, ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını, belirterek; belirterek; ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece duruşma açılarak yapılan inceleme neticesinde, borçlu hakkında verilen ihtiyati haciz kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, belirilerek; oy çokluğu ile itirazın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekili, 20 Aralık 2021 tarihinde piyasa kapandığında Dolar/TL spot kurunun 18.09-TL olup davalının hesabı + bakiyede bulunduğunu, 21 Aralık 2021 günü ile ekonomi bilimi ile bağdaşmayacak şekilde, yasalar, yönetmelikler, Yatırım Hizmetleri ve Faaliyetleri ile Yan Hizmetlere İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ hiçe sayılarak, piyasa açıldıktan sonra +-10 olan üst/alt fiyat limiti, sadece ve sadece o gün için, saat 09:46:30’da -%80’e çıkarıldığını, … A.Ş. tarafından alt fiyat değişikliği KAP’e (Kamuyu Aydınlatma Platformu)saat 09:46:30’da bildirildiğini, alt fiyat değişikliği saat 09:46:30’da yayımlanmasına rağmen, davacı şirketin o saati dahi beklemeden, davalının onayını-talimatını almadan; saat 09:46:30’dan önce, üst/alt fiyat limiti +-%10 olmasına rağmen, görevini kötüye kullanarak, davalının dövizlerini %80 düşüğüne sattığını, bu işlemlerin işlemler, yok hükmünde olduğunu, ….nda (…) işlem gören tüm türevler yerine; USD/TL, EUR/TL, RUB/TL ve CNH/TL döviz vadeli işlem sözleşmeleri ile Gram/TL altın vadeli işlem sözleşmelerinde uygulanan yüzde 10 oranındaki alt fiyat limitinin bir günlük yüzde 80’e çıkarılması, cımbızla 5 adet türevin seçildiğini ve hukuka açıkça aykırı şekilde davalının haklarının ihlal edildiğini ispatladığını, davacı tarafça, teminatın tamamlanması için yasal sürelere de riayet edilmediğini, teminatı tamamlama çağrısında da bulunulmadığını, alacağın varlığı ve varsa miktarı tartışmalı olup ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, cari hesap konusunda tarafların mutabık olduğuna dair bir iddia ya da belge de, dosyada bulunmadığını, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati hacize itiraza ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle itirazın reddine karar verilmiştir.
1. Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2. İhtiyati haciz, 2004 sayılı İİK’nın 257. vd. maddelerinde düzenlenmiş olup, bir para alacağının zamanında ödenmesini temin etmek için, mahkeme kararı ile borçlunun mal varlığına geçici olarak el konulması halidir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için, talepte bulunanın alacaklı olması, bu alacağın muaccel bulunması ve rehinle temin edilmemiş olması gerekir. İhtiyati haciz talep tarihi itibarıyla henüz muaccel olmayan alacaklar yönünden ise İİK’nın 257/2. maddesindeki koşulların varlığı aranacaktır. Anılan madde uyarınca muaccel hale gelmiş olan ve rehinle temin edilmemiş olan alacaklar için ihtiyati haciz kararı verilebilecektir. Buradaki ispat, esas davadaki gibi tam bir ispat değildir. İİK’nın 265. maddesinde de ihtiyati hacze itiraz sebepleri tahdidi olarak belirtilmiş olup bunlar; ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkindir.
3. İhtiyati haciz esasen geçici bir hukuki koruma olup, geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsüdür. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmemektedir.
4. Taraflar arasındaki Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesi ve bankacılık hizmet sözleşmesindeki Sermaye Piyasası Araçları Alım – Satımına ilişkin hükümler kapsamında, davalı borçlunun sermaye piyasası işlemleri nedeniyle eksiye düşen hesabında teminat tamamlama yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle davacı alacaklı aracı kurum tarafından bu yükümlülük yerine getirilerek cari hesaba yansıtıldığı dosyaya sunulan sözleşmenin 7.3 madde hükmü, cari hesap ekstresi, ödeme dekontu ve tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında ihtiyati haciz kararı verilmesi için araran yaklaşık ispat koşulunun yerine getirildiğinden ihtiyati hacze itirazın reddine dair kararda isabetsizlik bulunmamakla, davalının istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına ve İİK’nın 257. maddesindeki şartların somut olayda bulunmamasına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati hacze itiraz eden davalının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati hacze itiraz eden davalı yönünden istinaf karar harcı olan 444,60-TL’den peşin alınan 179,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 264,70-TL harcın ihtiyati tedbire itiraz eden davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati hacze itiraz eden davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 17.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.