Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/100 E. 2023/391 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/100
KARAR NO : 2023/391

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06.12.2022
NUMARASI : 2022/897 Esas
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 09.03.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 09.03.2023
İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.12.2022 tarih 2022/897 Esas sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili, davalı şirkete ortak olduğunu, usulüne uygun çağrı yapılmaksızın genel kurul kararı alındığını, yönetici seçildiğini, kararın yok hükümde olduğunu belirterek; yönetici seçimine ilişkin genel kurul kararının yürütülmesinin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, mahkeme kararı gereğince şirket genel kurulunun yapıldığını, iptal davasının süresinde açılmadığını, davacıya usulüne uygun çağrı yapıldığını, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını belirterek; tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 449. maddesi uyarınca dava konusu genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılmasına ilişkin davacının talebi hakkında, yazılı görüşlerini bildirmeleri için davalışirket temsilcilerine tebligat çıkartılmış olup bu hususta yazılı görüşlerini bildirmemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, yaklaşık ispat kuralı çerçevesinde davanın konusu kararların yürütülmesinin geri bırakılması gerektiği yönünde yeterli kanaat oluşmadığı, belirtilerek; ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, toplantı çağrısının usulsüz olduğunu, davacıya çağrı yapılmadığını, genel kurul kararının yok hükümünde olduğunu, ihtiyati tedbir koşullarının oluştuğunu, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılmasına yönelik ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin nedenlerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
TTK’nın 449. maddesinde (1) Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir.
” hükmüne yer verilmiştir. HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsüdür. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmemektedir.
Somut olayda, genel kurul kararının iptali istemiyle açılan davada kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına dair tedbir isteminde bulunulmuş olup henüz ön inceleme aşamasında olan dosyada HMK’nın 390/1. maddesinde öngörülen yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmemiş olması karşısında ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 296,40-TL’den peşin alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 215,70-TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.