Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/860 E. 2022/1140 K. 15.08.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/860
KARAR NO : 2022/1140

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02.03.2022
NUMARASI : 2021/509 Esas
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 15.08.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.08.2022

Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 02.03.2022 gün ve 2021/509 Esas sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi İhtiyati Tedbir İsteyen Davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili, davacı …. Şti. ile dava dışı …A.Ş. arasında Mihalıççık’ta inşa edilecek termik santralin sadece inşaat işlerini kapsayan istisna akdi yapıldığını, sözleşmede yer alan borç ve yükümlülüklerin ifa edilmemesi yahut akde aykırı şekilde ifa edilmesi rizikosuna karşı, lehtar davacı şirket ile muhatap dava dışı şirket olmak üzere davalı banka tarafından garanti sözleşmesi niteliğinde 4.579,50 € avans teminat mektubu ve 655.755 € değerinde 31.12.2016 vade tarihli kesin teminat mektubu olmak üzere iki adet teminat mektubu düzenlendiğini, dava konusu teminat mektuplarından kaynaklanan tüm masrafların davacı … Endüstri tarafından üstlenilmesi nedeniyle ilgili teminat mektuplarına ilişkin komisyon, masraflar ve faizlere ilişkin ödemelerin yapıldığını ve halen devam ettiğini, Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/9 D.İş sayılı kararı ile teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin durdurulmasına ilişkin tedbir kararı verildiğini, bu nedenle teminat mektupları ile ilgili vadenin ve davalı bankanın garanti yükümlülüğü ile riskin sona erdiğini, teminat mektuplarına ilişkin davalı banka tarafından yaklaşık beş yıldır değişken oranlarda komisyon ve masraflar tahsil edildiğini ve halen tahsil edilmeye devam ettiğini, teminat mektuplarına ilişkin müvekkili tarafından komisyon, masraf ve faiz ödeme borcunun vade sürelerinin dolması ve bankanın garanti yükümlülüğünün ortadan kalkması ile sona erdiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla teminat mektuplarının vadesinin dolması ve garanti yükümlülüğünün sona ermesinden itibaren ödenen bedellerin müvekkili … Endüstri’ye iadesine, ödeme borcunun sonlandırılmasına, bu talepleri yerinde görülmezse banka tarafından uygulanan değişken komisyon oranlarının yeniden belirlenmesine ve belirlenen oranlar üzerinden fazla yapılan ödemelerin müvekkili … Endüstri’ye iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ihtiyati tedbir olarak da ödenmeye devam olunan teminat mektuplarından kaynaklı komisyon, masraf ve sair bedelleri ödeme borcunun yargılama sürecinde tedbiren durdurulmasını istemiş, mahkemece 30.07.2021 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili 27.12.2021 havale tarihli dilekçesi ile yaşanan ekonomik kriz ve kur farkındaki değişkenlik nedeniyle ihtiyati ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesini yeniden talep etmiştir.
CEVAP : Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu her iki teminat mektubunun sürelerinin 30.06.2017 tarihine uzatıldığını, her iki teminat mektubunun muhatapları tarafından sürelerinin dolmasından önce bankadan tazmin talebinde bulunulduğunu, tazmin taleplerinin mektup şartları tabi olduğu kurallar gereğince uygun bulunduğunu, ancak Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 04.04.2017 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile her iki teminat mektubunu paraya çevirmesini tedbiren durdurulmasına karar verildiğinden ödemelerin gerçekleştirilmediğini, ihtiyati tedbir kararı verilen teminat mektupları ile ilgili usulüne uygun tazmin taleplerinin askıda olduğunu, tedbirin kaldırılması halinde ödeme yapılması gerekebileceğini, müvekkili bankanın nihai mahkeme kararı ulaşana kadar teminat mektupları ile ilgili sorumluluğu devam ettiğinden davacıların komisyon ödeme yükümlülüklerinin devam ettiğini, tahsil edilen komisyon alanlarının % 1 oranı üzerinden tahsil edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, 02.03.2022 tarihli ara karar ile “davacı tarafça 27.07.2021 tarihli dilekçesi ile ihtiyati tedbir talep edildiği, mahkemece yapılan değerlendirme neticesinde davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, red kararının taraflara tebliğe çıkartıldığı ancak UYAP’ta meydana gelen sıkıntıdan ötürü tebligatın gönderim aşamasında kaldığı, davacılar vekilince 27.12.2021 tarihli dilekçesi ile yeniden aynı sebeplere dayalı olarak ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu” gerekçesiyle 27.12.2021 tarihli ihtiyati tedbir istemi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Karara karşı İhtiyati Tedbir İsteyen Davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati Tedbir İsteyen Davacılar vekili, mahkemece 30.07.2021 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, yaşanan ekonomik kriz, kur farkındaki değişkenlik nedeniyle yeniden tedbir talebinin değerlendirilmesinin talep edildiğini, mahkemece 02.03.2022 tarihinde karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, teminat mektuplarına ilişkin vade tarihinin sona ermesinden sonra yaklaşık beş yıldır 2017 yılından bu yana döviz üzerinden komisyon, masraflar ve faizlere ilişkin ödemelerin devam ettiğini, dava konusu teminat mektupları ile ilgili Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/9 D.İş sayılı 31.03.2017 tarihli kararı ile teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, daha sonra müvekkili…İnşaat tarafından ilgili teminat mektuplarına ilişkin menfi tespit talebiyle Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2017/43 E. sayılı dava açıldığını ve halen derdest olduğunu, söz konusu ihtiyati tedbir kararı ile teminat mektupları ile ilgili rizikonun garanti yükümlülüğünün sona erdiğini, teminat mektuplarının iadesine ilişkin açılan davada yargılama devam etmekte olup dava dışı şirketin iflas ve tasfiye sürecinde olması nedeniyle davanın ne zaman sonlanacağının da belirsiz olduğunu, müvekkillerinin ihtiyati tedbir kararından itibaren yıllardır komisyon adı altında değişken oranlarda ve Euro üzerinden bankaya masraf ödediğini, muhatap tarafından teminat mektuplarının kullanılması mümkün olmamakla beraber, teminat mektuplarının amaçlarından biri olan rizikonun banka tarafından üstlenilmesinin de yargılama süreci boyunca sona erdiğini, teminat mektuplarının yargısal korumanın altına girdiğini, bankanın garanti yükümlülüğü devam etmezken müvekkili şirket tarafından davalı bankaya komisyon ve masraf ödemeye devam edilmesinin davalı banka yönünden haksız kazanç teşkil ettiğini, teminat mektuplarına Euro üzerinden değişken oranlarda komisyon bedelleri ödenmesinin ciddi bir ekonomik zarara sebebiyet verdiğini, davalı banka tarafından riskin devam ettiğine ve bu nedenle komisyon bedeline hak kazanıldığına ilişkin mevzuatta herhangi bir hüküm ya da bir içtihat bulunmadığını, döviz kurunda yaşanan son gelişmelerle birlikte müvekkili şirket tarafından ödenen bedellerin her geçen gün arttığını ve ödenen komisyon bedellerinin neredeyse teminat mektubu bedeline yaklaştığını, bu nedenlerle mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edildiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle ilk derece mahkemesinin 02.03.2022 tarihli ara kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Talep; vadeleri dolan ve başka bir mahkemece paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilen teminat mektupları nedeniyle davalı bankaya komisyon ve sair masrafların ödenmesinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulması istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince 27.12.2021 tarihli ihtiyati tedbir istemi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinafa başvuran tarafın istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebeplerle sınırlı ve kamu düzeniyle ilgili olarak resen yapılmıştır.
Davacılar vekili, Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/9 D.İş sayılı 31.03.2017 tarihli kararı ile davalı banka tarafından temin edilen teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, teminat mektuplarının vadelerinin dolması ve tedbir kararı nedeniyle davalı bankanın garanti yükümlülüğünün sona erdiğini ileri sürerek teminat mektuplarının vadesinin dolmasından ve garanti yükümlülüğünün sona ermesinden itibaren ödenen bedellerin iadesi, ödeme borcunun sonlandırılması, bu talepleri yerinde görülmezse banka tarafından uygulanan değişken komisyon oranlarının yeniden belirlenmesi ve belirlenen oranlar üzerinden fazla yapılan ödemelerin iadesi istemiyle açtığı davada, teminat mektupları için komisyon, masraf ve sair bedelleri ödeme borcunun yargılama sürecinde tedbiren durdurulmasını istemiş, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 30.07.2021 tarihli ara karar ile “davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin uyuşmazlığın esasını çözmeye yönelik bulunduğu, davanın esasını çözmeye yönelik ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ayrıca teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin durdurulmasına ilişkin Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/9 D.İş sayılı dosyasında verilen karar nedeniyle teminat mektubunun nakde çevrilmediği ve davalı bankaya teminat mektubunun da iade edilmediği” gerekçesiyle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, tedbir talebinin reddine dair 30.07.2021 tarihli ara kararın davacılar vekiline 08.11.2021 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davacılar vekilince bu ara karara karşı istinaf yoluna başvurulmamıştır. Davacılar vekili 27.12.2021 havale tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar ile mevcut ekonomik kriz nedeniyle ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesini yeniden talep etmiş, mahkemece yeniden aynı sebeplere dayalı olarak ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu gerekçesiyle 27.12.2021 tarihli ihtiyati tedbir istemi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir. Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin her aşamada değerlendirilmesi gerekmekte olup değişen şartlara ve delil durumuna göre yargılamanın her aşamasında tedbir kararı verilmesi, tedbirin kaldırılması veya değiştirilmesi mümkün olduğundan, davacı vekilinin 27.12.2021 havale tarihli dilekçesinde belirttiği yaşanan ekonomik kriz ve kur farkındaki değişkenlik nedeniyle yeniden ihtiyati tedbir talebi değerlendirilerek ihtiyati tedbir talebinin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yeniden ihtiyati tedbir talebi değerlendirilmeksizin daha önceden ihtiyati tedbir talebinin reddedildiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle istinaf istemine konu ara karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir.
Bu durumda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma kararının sebep ve şekline göre davacılar vekilinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/509 Esas sayılı dosyasında verilen 02.03.2022 tarihli karar verilmesine yer olmadığına dair ara kararın KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre davacılar vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15.08.2022