Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/856 E. 2022/1269 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/856
KARAR NO : 2022/1269

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/03/2022
NUMARASI : 2021/1003 Esas 2022/163 Karar
DAVANIN KONUSU : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 27.12.2021
KARAR TARİHİ : 20.09.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20.09.2022

İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.03.2022 tarih 2021/1003 Esas 2022/163 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı, … Ltd. Şti’nin son yetkili müdürü olduğunu, şirketin 2015 yılında sicilden resen terkin edildiğini, şirket adına kayıtlı bir adet araç bulunduğunu, şirket aracının devri için ek tasfiye gerektiğini ileri sürerek, şirketin ek tasfiye amacıyla tesciline izin verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı, şirketin 25.03.2015 tarihinde TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden resen terkin edildiğini, yasal hasım oldukları için aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 6102 sayılı TTK’nun geçici 7/15 maddesinde resen kayıtları silinen şirket veya kooperatifin alacakları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği düzenlenmiş olup, iş bu davada ise ihya isteminin 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde yapılmadığı gerekçesiyle hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı, TTK’nın 547. maddesinde ek tasfiye için herhangi bir süreden bahsedilmediğini, şirkete ait aktif bir araç kaldığını, durumun çözümsüzlüğe sürüklendiğini, aracın durumunun netleşmesini istediğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını, şirketin sadece bu işlem için açılması ve işlem sonrası kapatılmasını ya da uygun görülecek başka bir kanuni yöntem mevcut ise bu yönde karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı, dava dilekçesinde son müdürü olduğu şirketin sicilden resen terkin edildiğini, şirkete ait aracın tasfiyesi gerektiğini ileri sürerek ek tasfiyeye izin verilmesini talep etmiş olup dava dilekçesinde açıkca şirketin ihyası talep edilmemiş ise de talebi bu kapsamda kalmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7/15. maddesinde “(15) Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda, özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde, şirkete ait tasfiye edilmemiş malvarlığının bulunması halinde ise 10 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyası isteyebileceğinden şirkete ait aracın tasfiyesi talep edildiğine ve şirketin terkin tarihi olan 25.03.2015 ile dava tarihi olan 27.12.2021 tarihi arasında 10 yıllık süre dolmadığına göre, yasal sürede dava açmış olan davacının şirket malvarlığının tasfiyesi amacıyla sınırlı olarak ihya istemekte hukuki yararının bulunup davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken uygulama yeri olmayan 5 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın kaldırılması gerektiği kanaatine varılmıştır. Nitekim Yargıtay 11. H.D’nin 19.04.2022 tarih 2022/2187 E- 2022/3135 K ve 07.06.2022 tarih 2022/3229 E-2022/4533 K sayılı kararları da bu yöndedir.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.03.2022 tarih 2021/1003 Esas 2022/163 Karar kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2- Davanın KABULÜ ile,…Müdürlüğüne kayıtlı iken TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden terkin olunan … nolu … Şti’ne ait aracın tasfiyesi amacıyla sınırlı olarak İHYASINA, sicile yeniden tesciline,
Ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere en son müdürlerden davacı …’nın(TC No: …) TTK’nın 547/2 maddesi uyarınca tasfiye memuru olarak atanmasına,Kararın …Müdürlüğünce tescil ve ilanına,492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar harcından başlangıçta peşin olarak alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalının resen terkin işleminde kusuru bulunmaması nedeniyle aleyhine yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3- İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf harcının talep halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafından istinaf yargılaması nedeniyle yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.20.09.2022