Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/836 E. 2022/1090 K. 18.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/836
KARAR NO : 2022/1090

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/01/2022
NUMARASI : 2022/4 D.İş2022/4 Karar
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 18.07.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18.07.2022

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.01.2022 tarih 2022/4 D.İş2022/4 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili, müvekkili banka ile karşı taraf … Şti. arasında 04.04.2017 tarihli 100.000,00 TL bedelli, 29.01.2019 tarihli 250.000,00 TL bedelli , 06.08.2020 tarihli 3.121.250,00 TL bedelli olmak üzere toplam 3 adet genel kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmelere …, … ve … A.Ş tarafından müşterek ve müteselsil kefil olarak imza atıldığını, kredi borcunun zamanınında ödenmemesi nedeniyle borçlu ve kefiller aleyhine Karşıyaka 4. Noterliği’nin 01.10.2021 tarihli muacceliyet ihtarnamesi ve eki hesap özetinin tebliğ edildiğini, ihtarnamenin keşide edilmesine rağmen ödeme yapılmaması üzerine alacağın muaccel hale geldiğini, borçluların mal kaçırma hazırlığının içerisinde olduğunun istihbar edildiğini, alacaklı bankanın kamu bankası olması ve sermayesinin % 100 ‘ünün …na ait olması nedeniyle teminattan muaf olduğu belirterek fazlaya ilişkin haklara saklı kalmak kaydıyla şimdilik 07.01.2022 tarihi itibariyle 2.508.367,29 TL banka alacağının tahsilini teminen borçluların menkul, gayrımenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının teminatsız olarak ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, mahkemenin 2021/579 E.sayılı dosyasında karşı taraf … A.Ş. ve … hakkında 24.09.2021 tarihinde “21.09.2021 tarihinden geçerli olmak üzere geçici mühlet kararı verilmesine” ve bu kapsamda adı geçenler hakkında “…hiçbir takip yapılmaması ve evvelce başlamış takiplerin durması, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmaması yönünde ihtiyati tedbir konulmasına” karar verildiği, bilahare 22.12.2021 tarihinde “…22.12.2021 tarihinden itibaren 1 yıllık kesin mühlet verilmesine, …mahkemece 24.09.2021 tarihli karar ile tesis edilen tüm ihtiyati tedbirlerin devamına” karar verildiği ,konkordato kurumunun ihdas nedeni ve hukuki niteliği gereği sadece talep tarihindeki durumların değil talep sonrası gelişmelerin ve şartların da gözetilmesini gerektiren bir yönünün bulunduğu yukarıda belirtilen tedbir kararında ihtiyati haciz kararlarının talep tarihinden önce verilmiş olsa dahi uygulanmayacağının ortaya konulduğu, konkordato sürecinde ise uygulanmayacak ihtiyati haciz kararı verilmesinin hukuki bir dayanağının bulunmadığı, nitekim İzmir BAM 12.Hukuk Dairesinin 30.09.2021 gün 2021/91 E.-2062 K.sayılı kararında konkordato tasdik kararından sonra başlatılan takibin iptaline karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği, haklarında konkordato süreci devam eden ve 1 yıllık kesin mühlet tanınan karşı taraf … A.Ş. ve … haklarında ihtiyati haciz kararı verilmesi usulen mümkün olmadığından, adı geçenler hakkındaki ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermek gerektiği, talebe konu kredi sözleşmelerinin asıl borçlusu … Şti. ve müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunan …’ın sorumluluklarının diğer borçlulardan bağımsız olduğu, kredi sözleşmelerinden doğan borçlardan sorumlu olmaları gerektiği, talep dayanağı Karşıyaka 4.Noterliğinin 01.10.2021 gün 29163 yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtilen toplam 2.371.340,47 TL alacaktan sorumlu oldukları hususlarının yaklaşık ispat seviyesinde ispatlandığı, ihtarname tebliğinden talep tarihine kadar olan dönem için alacak miktarının ne kadar olduğunun yaklaşık ispat seviyesinde ispatlanamadığı gerekçesiyle karşı taraf … A.Ş.ve … haklarındaki ihtiyati haciz talebinin usul yönünden ayrı ayrı reddine, karşı taraf … ve … Şti. haklarındaki ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulü ile İİK.nun 257/1 maddesi gereğince 2.371.340,47 TL banka alacağına yetecek miktarda adı geçen karşı taraf borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati haciz isteyen alacaklı banka vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili, mahkemece bir kısım borçlular yönünden ve faiz alacağı yönünden ihtiyati haciz talebinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, asıl borçlu ve kefillere ihtarnamenin ve hesap özetinin tebliğ edildiğini, ihtarnamenin keşide edilmesine rağmen ödeme yapılmaması üzerine alacağın muaccel hale geldiğini, yapılan araştırma sonucunda borçlu hakkında üçüncü şahıslarca icra takiplerine başlandığı ve başka bankalara da yüksek meblağlarda borçları bulunduğunun tespit edildiğini, mallarını kaçırma gayreti içerisinde olduklarını, kısmen verilen red kararının ihtiyati haciz durumunun temel amacıyla bağdaşmadığını, borçlular … A.Ş. ve … hakkında kontordato yargılaması sırasında mahkemece verilen tedbir kararının ihtiyati haciz talep edilmesine ve ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmadığını yalnızca kararın tatbik edilmesine engel teşkil ettiğini, konkordato yargılamasında da ihtiyati haciz kararı verilmesini engelleyen bir tedbir kararı verilmediğini, ihtiyati haciz kararının sadece uygulanmasının yasaklandığını, ihtiyati hacze esas olan alacağın para ve teminat alacakları olup bu alacaklarına faiz işleyeceğini, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerinde faize ilişkin açık hüküm bulunduğundan hesabın katı ile birlikte bu bedellerinde istenebileceğini, muacceliyet ihtarnamesinde de faiz talep edildiğini, talebe konu tüm banka alacağı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, banka tarafından gönderilen muacceliyet ihtarnameleri ile alacaklının muaccel hale geldiğini ve alacağa faiz işleyeceğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle ihtiyati haciz talebinin bir kısım borçlular yönünden ve faiz alacağı yönünden reddine dair kararın kaldırılmasını ve tüm borçlular yönünden 2.508.367,29 TL nakdi alacak için ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati hacze ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle karşı taraf … A.Ş.ve … haklarındaki ihtiyati haciz talebinin usul yönünden ayrı ayrı reddine, karşı taraf … ve … Şti. haklarındaki ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulü ile İİK.nun 257/1 maddesi gereğince 2.371.340,47 TL banka alacağına yetecek miktarda adı geçen karşı taraf borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/579 E.sayılı dosyasında karşı taraf … A.Ş. ve … hakkında 24.09.2021 tarihinde “21.09.2021 tarihinden geçerli olmak üzere geçici mühlet kararı verilmesine” ve bu kapsamda adı geçenler hakkında “…hiçbir takip yapılmaması ve evvelce başlamış takiplerin durması, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmaması yönünde ihtiyati tedbir konulmasına” karar verildiği, bilahare 22.12.2021 tarihinde “…22.12.2021 tarihinden itibaren 1 yıllık kesin mühlet verilmesine, mahkemece 24.09.2021 tarihli karar ile tesis edilen tüm ihtiyati tedbirlerin devamına” karar verildiği anlaşılmaktadır. İhtiyati haciz, geçici hukuki koruma tedbiri olup icra takip işlemi niteliğinde değildir. Yargıtayın yerleşik uygulamaları da bu yöndedir. Bu nedenle kesin mühlet kararı ve İİK nedeniyle verilen ihtiyati tedbir kararı, ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil etmez. İİK’nın 294. maddesinde kesin mühlet içerisinde borçlu aleyhine 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı ve evvelce başlamış takiplerin duracağı, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmayacağının belirtildiği, madde metninden anlaşılacağı üzere karşı taraf … A.Ş. ve … lehine verilen kesin mühlet ve tedbir kararının ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmadığı, sadece ihtiyati haciz kararının uygulanmasına engel olduğu sonucuna varılmakla; karşı taraf … A.Ş. ve … hakkında da ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği halde, ilk derece mahkemesince kesin mühlet kararı verildiği gerekçesiyle bu borçlular hakkında ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazları yerindedir.
İhtiyati haciz isteyen alacaklı banka ile asıl borçlu … şirketi arasında düzenlenen genel kredi sözleşmelerini karşı taraf … A.Ş, … ile … müşterek borçlu ve müteselsil kefil kefil sıfatıyla imzalamışlardır. Alacaklı banka tarafından kredi hesapları 30.09.2011 tarihi itibariyle kat edilmiş, 01.10.2021 tarihli kat ihtarnamesinde 2.371.340,47 TL banka alacağının 1 gün içerisinde ödenmesi ihtar edilmiş, tüm borçlulara kat ihtarnamesi tebliğ edilmiştir. Alacaklı banka tarafından 01.10.2021 tarihinde hesabın katı ile birlikte kredi alacağı muaccel hale gelmiş olup taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerinde faize ilişkin açık hüküm bulunduğundan hesabın katı ile birlikte kat ihtarnamesinin tebliğ tarihinden talep tarihine kadar geçen süre için de sözleşmeler gereği temerrüt faizi istenebileceğinden talep edilen 2.508.367,29 TL banka alacağının tahsilini teminen tüm borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken 2.371.340,47 TL miktar üzerinden ihtiyati haciz talebinin kısmen kabul edilmesi doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın ve istinaf sebeplerinin niteliğine göre yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ihtiyati haciz isteyen alacaklı banka vekilinin istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.01.2022 tarih 2022/4 D.İş 2022/4 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-İhtiyati haciz isteminin tüm borçlular yönünden KABULÜ ile; 2.508.367,29 TL alacağı karşılayacak miktarda karşı taraf borçluların haczi caiz taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının kanun sınırları dahilinde borca yeter miktarının İİK’nın 257/1 maddesi uyarınca İHTİYATEN HACZİNE,
İhtiyati haciz isteyen bankanın Türkiye… A.Ş.ye devrolması ve 6741 Sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince teminattan muaf olması sebebiyle teminat alınmasına yer olmadığına,
Kararın yerine getirilmesi için bir örneğinin ilgili icra müdürlüğüne ilk derece mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğünce gönderilmesine, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 133,00 TL harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İhtiyati haciz talep eden tarafından yatırılan 133,00 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 225,20 TL yargılama giderinin karşı taraf borçlulardan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine,
3-İstinaf yoluna başvuran ihtiyati haciz talep edenin ödediği istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından yapılan 220,70 TL istinaf yoluna başvuru harcı, 188,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 408,70 TL istinaf yargılama giderinin karşı taraf borçlulardan alınarak ihtiyati haciz isteyene verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 18.07.2022