Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/474 E. 2022/578 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/474
KARAR NO : 2022/578

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : AYDIN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24.11.2021
NUMARASI : 2021/265 E. 2021/144 K.
DAVANIN KONUSU : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
KARAR TARİHİ : 08.04.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.04.2022

Aydın Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.11.2021 tarih2021/265 E. 2021/144 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacılar vekili, Didim 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/125-2016/92 E.K. sayı ve 25.02.2016 tarihli kararı uyarınca … Şirketi’nin ticaret siciline kayıt ve tescilinin talep edildiğini, davalı … Müdürlüğü’nün 23.02.2017 tarih ve 522 sayılı yazısı ile .. Şti.’nin ancak tasfiye amacıyla sicile kaydedilebileceğini, bu tescil için ise şirket ünvanının başına “tasfiye halinde” ibaresinin gelmesi gerektiğini bildirerek tescil taleplerini reddettiğini, bu kez şirket ünvanının başına “tasfiye halinde” ibaresi eklenmek suretiyle tasfiye memuru da belirlenerek tescil talebinde bulunulduğunu, 19.06.2019 tarihli bu başvurunun bu kez Didim 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/125-2016/92 E.K. sayı ve 25.02.2016 tarihli kararı gereğince ihyanın gerçekleştirildiği, o esnada tasfiye memuru da bildirilmediği gerekçesiyle şirketin tekrar terkin edildiği gerekçesiyle yine reddedildiğini, … Müdürlüğünün itiraza konu işlemi ve gerekçelerinde hukuki isabet bulunmadığını, iptale konu işlemin 20.06.2019 tarihinde tebliğ olduğunu ileri sürerek haklı itirazlarının kabulü ile TTK m.34/2 uyarınca davalı … Müdürlüğünün 20.06.2019 tarih ve 722 sayılı tescil işleminin reddine dair işleminin iptaline, şirketin başına “tasfiye halinde” ibaresi eklenmek suretiyle ticaret siciline kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı müdürlükçe dava tarihinden sonra ilgili şirketin ticaret siciline tescil edilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı, davalı tarafça davacının talebi doğrultusunda dava devam ederken 08.01.2021 tarihinde tescil işleminin yapılmış olması nedeniyle davalı kurumun davanın açılmasına sebebiyet verdiği, bu sebeple yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına ve davalı müdürlük aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı, yerel mahkeme kararında kurum aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedildiğini, ancak yüksek mahkemenin yerleşik içtihatlarında da belirtildiği gibi, … Müdürlüğüne karşı açılan bu tür şirketin ihyasına ilişkin davalarda ticaret sicil memurluğu yasal hasım olduğundan yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olmaması gerektiğini, bu konuda Yargıtay 11.HD. 2014/11810 E. 2014/14259 K. Sayılı ilamının emsal teşkil ettiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürerek kararın müvekkili aleyhine verilen yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, ticaret sicil memurunun kararına itiraz istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın konusuz kalması nedeniyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı müdürlük aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
HMK 331/1 maddesinde ” Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” hükmü bulunmaktadır.
Eldeki davada, Didim 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/125-2016/92 E.K. sayılı kararı ile dava dışı şirketin ihyasına, ticaret siciline yeniden kayıt ve tesciline ilişkin karar verildiği halde davalı … Müdürlüğünce bu kararın tescili talebinin reddedildiği, davacı tarafça ticaret sicil memurunun kararına itiraz istemine ilişkin bu davanın 24.06.2019 tarihinde açıldığı, davalı müdürlükçe dava tarihinden sonra Didim 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/125-2016/92 E.K. Sayılı kararı ile tesciline karar verilen şirketin 08.01.2021 tarihinde ticaret siciline tescil edilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı, bu durumda davacının dava açmakta haklı olduğu ve davalı kurumun davadan önce tescil talebini yerine getirmemesi nedeniyle davanın açılmasına sebebiyet verdiği sonucuna varılmakla; mahkemece davalı müdürlük aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olup davalı kurumun istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.08.04.2022