Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/416 E. 2022/407 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/416
KARAR NO : 2022/407

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/01/2022
NUMARASI : 2021/141 Esas 2022/36 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07.09.2021
KARAR TARİHİ : 08.03.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.03.2022

Taraflar arasındaki davadan dolayı Muğla Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 06.01.2022 gün ve 2021/141 Esas 2022/36 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacılar vekili, müvekkillerinin kardeşi murisin dava dışı … Bankası A.Ş’den tarım kredisi kullandığını, daha sonra murisin aynı grup şirketi olan … A.Ş’den tarımsal kredi müştereleri grup hayat sigortası düzenlendiğini, murisin vefatı üzerine davacı kardeşlerinin mirasçı olarak kaldığını, murisin vefatı üzerine kredi borçlarının sigorta teminatından karşılanması için başvurulduğunu, ancak ödeme yapılmayacağının bildirildiğini, vefat ile teminat altına alınan riskin gerçekleşmiş olduğunu, banka tarafından muaccel taksitlerin ödenmesi için müvekkillerinin zorlanmaya başlandığını, murisin geçmişi ile ölüm sebebi arasında illiyet bağının bulunmadığını, muaccel olan kredi borçlarından … Bankası Köyceğiz Şubesine ödemeler yapıldığını ileri sürerek başlatılan icra takiplerine karşı davalı tarafça ileri sürülen itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacıların ödemiş oldukları kredi taksitleri için Köyceğiz Asliye Hukuk Mahk. 2018/148 esas sayılı dosyasında dava açtıklarını, ayrıca şirketleri aleyhine başlatılan takibe itirazın iptali için iş bu davanın açıldığını, bu nedenle tarafları ve konusu aynı olan bu davada derdestlik itirazında bulunduklarını, dava konusunun hayat sigortası ile ilgili olarak … Bankası ile müvekkili şirket arasındaki sigorta sözleşmesi uyarınca rizikonun gerçekleşmesi halinde hak sahibi, daini mürtein sıfatına haiz dönülemez lehtar … Bankası A.Ş olduğunu, bu bakımdan varislerin doğrudan sigorta tazminatına hak kazanmalarının mümkün olmadığını, muris tarafından imzalanan grup hayat sigorta sertifikasında da ve bilgi formunda da daini mürtein lehtarın … Bankası A.Ş olduğunun kabul edildiği, itirazlarının haklı olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların murisi ile davalı sigorta şirketi arasında hayat sigorta sözleşmesi olduğu, muris ile dava dışı banka arasındaki kredi sözleşmesinin uyuşmazlık konusu olmadığı, davacıların murisinin tüketici sıfatı ile hizmet aldığı hayat sözleşmesi sebebi ile davacılara ödeme yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlık konusu olması sebebi ile tüketici mahkemelerinin görevli olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacılar vekili, dava dilekçesi içeriğini tekrar ederek müvekkillerinin murisinin kullanmış olduğu tarım kredisi ve buna bağlı düzenlenen tarım kredisi müşterileri grup hayat sigortasının ticari nitelikte olduğunu, bu nedenle ticaret mahkemelerinin görevsiz olduğuna dair kararın hatalı olduğunu, uyuşmazlığın ticari nitelikteki tarım kredisi sebebiyle düzenlenen hayat sigortasından kaynaklandığını, bu bakımdan bunun muris tarafından kullanılan tarım kredisinden ayrı düşünülemeyeceğini, hayat sigortasının tüketici işleminin mahiyetinde görülerek tüketici mahkemesinin görevli olduğu değerlendirmesinin hatalı olduğunu, istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE :Dava, davacıların murisi ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlenen … kredi hayat sigortası sözleşmesinden dolayı dava dışı bankaya ödenen bedelin davalı sigorta şirketinden tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun geçici 73. maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” ifadesi ile tüketici mahkemelerinin görev alanı tüketici işlemleri ile sınırlandırılmıştır. Aynı yasanın 3/l maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem, tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır.
HMK’nın 1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve kamu düzenine ilişkindir.
Somut olayda davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin dava dışı bankadan tarım kredisi kullandığını, daha sonra vefat etmesi üzerine müvekkillerinin talebinin banka tarafından kabul edilmemesi nedeniyle ödemeler yapıldığını, sözleşmeyle birlikte düzenlenen hayat sigortası gereğince davalıların itirazlarının iptaline karar verilmesini dava konusu etmiştir. Davacıların murisi ile dava dışı banka arasında tarımsal kredi sözleşmesi bulunduğu ve bu tarımsal krediyi teminen dava konusu hayat sigortasının düzenlendiği konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Yargıtay 17. H.D. bu tür uyuşmazlıklarda kredinin türüne göre değil hayat sigortasına göre görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğuna karar vermektedir. (Yargıtay 17. H.D’nin 16.05.2017 tarih 2017/198E – 2017/5526K, 24.09.2018 tarih 2015/18647E -2018/8119K). Dava tarihi itibariyle 6502 sayılı Kanun yürürlükte olup davacıların murisi ile sigorta şirketi arasındaki hayat sigortası nedeniyle uyuşmazlığa tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmasında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmamıştır.
Somut olayda, her ne kadar davacıların murisi ile davalı banka arasında düzenlenen kredi sözleşmesi genel kredi sözleşmesi niteliğinde ise de sözleşmenin tarafı olan banka bu davada taraf olmayıp eldeki davada sadece hayat sigortasına dayanılarak davalı sigorta şirketine husumet yöneltildiğinden ve davacıların murisinin de gerçek kişi olduğu gözetildiğinde taraflar arasındaki ilişkinin yukarıdaki Yargıtay kararı da değerlendirildiğinde kredinin türüne göre değil hayat sigortasına göre görevli olan bu görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiği, kaldı ki kredi sözleşmesi tarafı olan bankanın bu davada taraf olmadığı, buna göre davacıların murisi ile davalı sigorta şirkete arasındaki ilişkinin 6502 sayılı kanunun 3/1 maddesi uyarınca tüketici işlemi niteliğinde bulunup 73.maddesi gereğince de tüketici mahkemeleri görevli bulunmaktadır. Açıklanan bu sebeplerle davacı tarafın istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
İlk derece mahkemesince görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine karar verilirken aynı zamanda yetkisizlik kararı verilmesi , başka bir anlatımla Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) dosyanın bu mahkemeye gönderilmesi usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. HMK 1.maddesi uyarınca görev hususu kamu düzenine ilişkin olup öncelikle görevli mahkemenin belirlenmesi ve daha sonra kesin yetki halleri ya da yetki itirazı durumlarında yetkili yer mahkemenin görevli mahkemede belirlenmesi gerekmektedir. Açıklanan bu nedenlerle davacı tarafın istinaf isteminin resen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.01.2022 tarih 2021/141 Esas 2022/36 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca RESEN KALDIRILMASINA,
2-Davanın HMK 114/c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın görevli Muğla Asliye Hukuk Mahkemesine (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) GÖNDERİLMESİNE,
Kararın tebliği üzerine davacının iki haftalık sürede dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini istediği gözetilerek, dava dosyasının görevsizlik kararı veren ilk derece mahkemesince görevli mahkemeye gönderilmesine,
HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca davaya görevli mahkemece bakılması halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine, davanın görevli mahkemede devam etmemesi ve talep bulunması halinde ilk kararı veren ilk derece mahkemesince yargılama giderlerine hükmedilmesine,
3-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre istinaf yoluna başvuran taraf vekillinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 23/2 maddesi uyarınca kesin olmak üzere 08.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.