Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/385 E. 2022/373 K. 04.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/385
KARAR NO : 2022/373

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25.11.2021
NUMARASI : 2021/322 D.İş 2021/322 K.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Hacze İtiraz
KARAR TARİHİ : 04.03.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04.03.2022

İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.11.2021 tarih 2021/322 D.İş sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP: İhtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili, müvekkili bankaya borçlu bulunan …’ın borçları karşılığında … ve …’in keşide ettiği kendisinin de ciranta ile imzaladığı 14.09.2021 tarihli 25.000,00 TL bedelli senedi müvekkiline tevdi ettiğini, senet bedelinin ödenmemesi üzerine borçlulara protesto çekildiğini ve bunun için de masraf verildiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece alacaklı tarafın talebinin kabulü ile 23.09.2021 tarih ve 2021/322 D.İş sayılı kararı ile ihtiyati haczin kabulüne karar verilmiş, bu karar itiraz üzerine duruşma açılmak suretiyle 25.11.2021 tarih 2021/322 D.İş sayılı gerekçeli karar ile senedin İzmir ilinde düzenlendiğinden ihtiyati haczin bu yerde istenebileceği ve bu nedenle yetki itirazının yerinde olmadığı, ayrıca ipotek ile teminat altına alındığı iddiasında ise ihtiyati haczin senede dayanılarak talep edildiği ve takip başlatıldığından itirazın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili, ihtiyati haciz İİK 257 ve devamı maddelerince düzenlenmiş olup rehinle temin edilmemiş veya vadesi gelmiş para alacakları ile ikametgahı olmayan, mal kaçıran , hileye başvuran borçluların vadesi gelmemiş para borcundan doğan alacaklı temin bakımından konulan güçlendirilmiş tedbir olup, aynı yasanın 264.maddesinde yer alan davada veya icra takibine başlanmadan verilen ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklının 7 gün içinde takip talebinde bulunmaya ya da dava açmaya mecbur olduğuna ilişkin hükümde ihtiyati haciz ile icra takibinin ayrı hukuki düzenlemeler olup ayrı ayrı sonuçları ortaya koyduğunu, bu nedenle ihtiyati haczin takip istemi olmadığını, ihtiyati haciz için alacağın rehinle temin edilmemiş olması gerektiğini, rehin verilmiş olması halinde alacaklının önce rehnin paraya çevirmek yolu ile takibe başvurması ön görüldüğünü, İİK 45.maddesi asıl borçlu için getirilmiş bir kurul olup kefiller hakkında uygulanamadığını, borçlu … hakkında ihtiyati haciz kararının rehinle teminat altına alınmış olduğundan kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, bono aslı incelendiğinde adres kısmında idari bölüm bulunduğu ve buna göre Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istinaf konusu etmiştir.
GEREKÇE: Talep, bonoya dayalı olarak verilen ihtiyati hacze itiraza ilişkin olup ilk derece mahkemesince itirazın reddine karar verilmiştir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinafa başvuran tarafın istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebeplerle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İİK’nın 258. maddesinde ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verileceği belirtilmiş, aynı Kanunun 50/1. maddesinde ihtiyati hacizde yetkili mahkemenin belirlenmesi hususunda HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerine atıfta bulunulmakla birlikte ayrıca akdin yapıldığı yer icra dairesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir. Buna göre bonoya dayalı takip, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK. 6. md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde (6102 Sayılı TTK’nun 777/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yeri olarak düzenlenme yeri kabul edilir) (HMK. 10. md.) ve ayrıca İİK’nın 50/1. maddesi uyarınca bononun düzenlendiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. (Yargıtay 12. H.D’nin 2017/4352 E, 2018/5512 K)
Somut uyuşmazlıkta, ihtiyati hacze konu bonoda tanzim tarihin 19.11.2014 tarihi olup, altında İzmir ibaresinin bulunduğu, buna göre senedin düzenleme yerinin bu yer olduğunun anlaşılması gerektiği değerlendirilmelidir. Talebe dayanak bononun düzenleme yerine göre İzmir mahkemeleri yetkili olup davalı tarafın itiraz ve istinaf istemi bu yönde yerinde bulunmamıştır.
İhtiyati hacze itiraz eden borçlunun yetki itirazı yerinde olmadığından diğer itirazları incelenmelidir. İİK’nın 257/1. maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Buradaki ispat, esas davadaki gibi tam bir ispat değildir. İİK’nın 265. maddesinde de ihtiyati hacze itiraz sebepleri tahdidi olarak belirtilmiş olup bunlar; ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkindir. İİK’nın 45. maddesi yollamasıyla aynı yasanın 167. maddesi uyarınca alacağın ipotekle teminat altına alınması, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmasına engel teşkil etmez.
Somut olayda, alacaklı banka tarafından bonoya dayanılarak ihtiyati haciz istenmiş olup İİK’nın 257/1. maddesi uyarınca vadesi gelmiş bonoyla ilgili olarak alacağın varlığına dair yaklaşık ispat koşulu yerine getirildiğinden ihtiyati haciz şartları mevcuttur. Bonoya dayalı talepte bulunulduğu için alacak rehinle temin edilse bile ihtiyati haciz kararı verilebilir. Anılan bu sebeplerle borçlu tarafın istinaf sebebi yerinde bulunmamıştır.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati hacze itiraz eden borçlular yönünden istinaf karar harcı olan 133,00 TL’den peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 73,70 TL’nin ihtiyati hacze itiraz eden borçlulardan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati hacze itiraz eden borçluların yaptığı giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.04.03.2022