Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/335 E. 2022/330 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/335
KARAR NO : 2022/330

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/10/2021
NUMARASI : 2021/74 Esas 2021/584 Karar
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 28.02.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28.02.2022

Taraflar arasındaki davadan dolayı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 15.10.2021 gün ve 2021/74 Esas 2021/584 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, müvekkili tarafından sigortalanan dava dışı üçüncü kişiye ait araç ile davalı tarafa ait … plakalı aracın çarpışmaları sonucu sigortalı aracın hasara uğradığını, kazanın oluşumunda davalı aracının kusurlu bulunduğunu, müvekkilince hesaplanan tazminatın sigortalılarına ödendiğini, ödenen bu bedelin davalının kusuruna denk gelen kısmının tahsili amacıyla başlatılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yapılan yargılama sonucu aldırılan ve benimsenen bilirkişi raporları değerlendirilmek suretiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, müvekkili hakkında başlatılan takibin usul ve yasa aykırı olup müvekkilinin borcu bulunmadığını, 02.07.2021 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınmadan karar verildiğini ve davanın reddi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davacı vekili, bilirkişi raporunda araç rayiç bedelinin düşük hesaplandığını, raporun kısmen hatalı olduğunu, davalı hakkında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğin ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminatın tahsiline yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/I-a maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınması zorunlu olmakla birlikte Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında ” Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde açıklamalara yer verilmiştir. Buna göre sigorta ettiren hangi mahkemeye başvurabilecek ise ona halefen sigorta şirketi de aynı mahkemede dava açabilecektir.
Somut olayda davacı … şirketi vekili, müvekkili nezdinde kasko poliçesiyle sigortalı dava dışı şahsa ait aracın davalıya ait aracın kusuru ile oluşan hasar bedelinin ödendiğini ileri sürerek ödenen bedelin davalıdan rücuen tahsili isteminde bulunmuştur. Davacı … eldeki davayı sigortalısına halefen açmış olup sigortalı kişi ile davalı arasında haksız fiil ilişkisi bulunmaktadır ve davalı taraf da tacir değildir. Ayrıca kazaya karışan araçların kullanım amacı hususi niteliktedir. Buna göre TTK 4. maddesine göre her iki tarafından ticari işlerinden kaynaklanan nispi ticari davadan da bahsedilemeyecektir. Haksız fiilden kaynaklanan eldeki davaya bakmakla asliye hukuk mahkemesi görevli olup mahkemece davaya devam olunarak davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu durumda, davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesi görevli iken Asliye Ticaret Mahkemesi olarak bakılması ve görevsizlik kararı verilmemesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca tarafların istinaf isteminin esasa ilişkin hususlar incelenmekizin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının resen kaldırılmasına, karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin KABULÜNE,
2-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 15.10.2021 tarih 2021/74 Esas 2021/584 Karar
sayılı kararının KALDIRILMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yatırılan istinaf harcının istek halinde istinaf yoluna başvuranlara iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.28.02.2022