Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1929 E. 2023/221 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1929
KARAR NO : 2023/221

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02.11.2022
NUMARASI : 2022/700 E. 2022/1378 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 10.02.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10.02.2023
Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin 09.12.2022 tarih 2022/700 Esas 2022/1378 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, avalının müvekkili şirkette 12.12.2014 tarihine kadar %50 ortak ve şirket müdürü olarak yer aldığını, ortaklıktan ayrıldıktan sonra, şirket ortaklarına tahsis edilen müvekkil şirkete ait … kredi kartını iade etmediğini, Ocak 2022’ye kadar kullanmaya devam ettiğini, durumun fark edilmesi üzerine, derhal kredi kartının iptal edildiğini, davalının zincirleme bir şekilde müvekkil şirket tarafından kendisine tahsis edilen kredi kartını kötüye kullandığını, tüm harcamalarını bu karttan gerçekleştirdiğini, kredi kartı iptal edildikten sonra davalının yaptığı harcamaların tespit edildiğini ve aleyhinde Manisa 3. İcra Müdürlüğünün 2022/5250 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun süresi içerisinde “ödeme emrinin ekinde eklerin gönderilmediği, hiçbir borcu bulunmadığı, harcamaları şahsı için yapmadığı, müvekkil şirkette işçi olarak çalıştığı, mütemerrit olmadığından temerrüt faizinin istenemeyeceği, tacir olmadığından takip öncesi faiz türünün talep edilemeyeceği, takip tarihinden sonra hangi tür faizin istendiğinin belirtilmediği” gerekçeleriyle takibe itiraz ettiğini, itirazların haksız ve hukuka aykırı olduğunu bu nedenlerle davanın kabulüne, Manisa 3. İcra Müdürlüğünün 2022/5250 E. sayılı dosyasına yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacı tarafın, davalı müvekkiline karşı gerçekte var olmayan bir borca dayanarak Manisa 3. İcra Müdürlüğü nezdinde 2022/5250 E. sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatığını, bu haksız ve kötüniyetli icra takibine karşı 04.07.2022 tarihinde taraflarınca borca, işlemiş faize ve fer’ilerine yönelik gerekçeli itiraz dilekçesi sunularak, işbu takibin durdurulduğunu, davacı tarafın, davanın temeline yönelik olarak ileri sürmüş olduğu vakıalar ve borç gerçek olmadığı gibi, işbu haksız ve temelsiz davayı gerekçelendirmek adına yaratılmış kurgunun ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkiline payını devrettikten sonra davaya konu kredi kartı şirket içinde ve dışında aktif olarak çalışmaya devam etmesi için bizzat davacı şirketin müdürü tarafından tahsis edildiğini, davacının, dava dilekçesindeki iddialarını ispatla mükellef olduğunu, müvekkilinin davacı şirketin şu anki tasfiye memuru ve %75 pay ile hakim durumda olan tek imza yetkili müdürü …’i, davacı şirketin kurulduğu 05.04.2006 tarihinden çok önce, 1999 tarihinde …’de çalıştığı dönemden beri tanımakta olup, şirket kuruluşuna dışarıdan sermaye ve emeğiyle destek olduğunu, sonrasında Manisa 2. Noterliği’nin 10.06.2006 tarih 599 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi ile davacı şirketin %33 payını (dava dışı) … Şirketi’nden (“…”) devralarak ortak olduğunu, bu pay devri ile birlikte ortaklık durumu, … %34, … %34, … %33 şeklinde, müvekkilinin davacı şirketteki ortaklık konumundan ayrıldığı 03.12.2014 tarihinden önceki ortaklık durumunun ise … %50, … %50 şeklindedir. … %50 payının yarısını dava dışı …’e, diğer yarısını …’e devrettiğini, davacı şirketin müdürü …, 03.12.2014 tarihli pay devirleri sırasında, …’a ödenecek pay bedelini …’den teslim aldığını ve …’a olan borcun tamamını halen ödemediğini, davaya konu … kredi kartının müvekkiline sadece şirket ortağı olduğu için değil, şirketin faaliyet gösterdiği endüstriyel kalıpçılık sahasında teknik uzman olması ve Manisa’da bu iş sahasında bilinen, iş bağlayabilen, alınan işin teknik kısmını icra eden, şirkete iş veren kurumsal firmalarca güvenilen, teknik eleman yetiştiren bir kişi olması sebebiyle kendisine bizzat … tarafından verildiğini, müvekkilinin şirket kredi kartını iade etmeyerek 2022 Ocak ayına kadar kullanması sebebiyle haksız eylemde bulunduğu, sebepsiz zenginleştiği ve kredi kartını kötüye kullandığını iddia ederek gayet kötüniyetli bir şekilde itham ettiğini, müvekkili davalının, davacı şirketteki Aralık 2014-Ocak 2022 tarihleri arasındaki fiili çalışması sebebiyle, yapılmayan SGK işçilik bildirimleri ve işçilik alacakları ile ilgili tüm dava ve talep haklarımızı saklı tuttuklarını, davacı şirkette bilfiil çalışmasına rağmen davacı şirket tarafından SGK bildiriminde bulunma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, Manisa 3. İcra Müdürlüğü 2022/5250 E. sayılı ilamsız takip dosyasına sunmuş oldukları bu itirazlarının, işbu itirazın iptali davasına cevap bakımından da geçerli olduğunu, …’a verilmiş … Kredi kartının, en son Eylül 2021 tarihinde kullanım süresi dolması üzerine, davacı şirketin tek imza yetkili müdürü … yeni kartın alınması için … Manisa Çarşı şubesine gitmiş ancak kartın kendisine verilmemesi üzerine, bu sefer …’ı da alarak bankaya getirdiğini, kendisinin araç içinde beklediğini, söz konusu kredi kartının Eylül 2021’de yenilenmesinin davacı şirketin bu kredi kartının kullanımından Ocak 2022 tarihinde haberdar olarak kapattırması iddiasının gerçek olmadığını gösterdiğini, dava dışı …, müdür …’in 2014’ten bu yana yapmış olduğu ilk genel kurul toplantısında faaliyetlerinin, kar zarar hesaplarının bilançolarının onaylandığı, tasfiye kararının alındığı genel kurul kararlarının hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali talebiyle açtığı ve derdest olan 2022/437 E. numaralı dosyanın da derdest olup, bu dosyadaki vakıaların ve dava sebeplerinin bağlantılı olması sebebiyle işbu dava dosyası içine alınarak incelenmesini talep ettiklerini, öncelikle görev itirazlarının dikkate alınarak görevsizlik kararı verilerek dosyanın Manisa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, yapılacak yargılama neticesinde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun ikame edilmiş davanın reddine, davacı aleyhine İ.İ.K. M. 67/2 maddesi gereğince takip çıkışı miktar üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine haksız ve hukuka aykırı gerekçeler ile işbu davayı açan kötü niyetli olduğunu açıkça ortaya koyan davacı aleyhine HMKm.329/1 uyarınca asgari ücret tarifesinden ayrı vekalet ücretine ve H.M.K m. 329/2 uyarınca idari para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri , arabuluculuk ücreti ve dava vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, uyuşmazlık konusu dönemde davalının davacı şirketin ortağı olmadığı, davalının bu dönemde tacir de olmadığı, TTK ve diğer kanunlarda bu konuda asliye ticaret mahkemesinin bakacağı işlerden olmadığı kanaatine varılarak mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Manisa Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna ve görevli mahkemeye dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davanın konusunun müvekkil şirkette ortak ve müdür sıfatıyla yer alan davalının ortaklıktan ayrıldıktan sonra şirkete ait kredi kartını iade etmeyerek şahsi harcamalarında kullanması kapsamında davacı tarafından yapılan ödemelerin tazminine ilişkin olup, TTK’nın 613/2.maddesi ile ortakların şirket çıkarlarını zedeleyebilecek davranışta bulunamayacakları, özellikle kendilerine özel bir menfaat sağlayan ve şirketin amacına zarar veren işlemler yapamayacaklarının düzenlendiği, 4721 S.K. 2.maddesine göre dürüstlük kuralları gereğince şirket ortağının ortaklıktan ayrılırken iade etmesi gereken şirkete ait menfaatleri iade etmeyerek şirketi zarara uğratmasının ticari nitelikte olduğunu, davalının tacir gibi sorumlu olup olmadığının tartışılması gerektiğini, yerel mahkeme gerekçesindeki davalının ortaklıktan ayrıldıktan sonra davacı şirkete karşı üçüncü kişi konumunda olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davacı şirkette ortak ve müdür sıfatına haiz olan davalının davacı şirket tarafından kendine tahsis edilen kredi kartı nedeniyle ortaklıktan ayrıldıktan sonra yaptığı harcamalar sebebiyle davacı yanca davalı aleyhine girişilen icra takibine davalının itirazının iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Manisa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2022/5250 takip dosyasının incelenmesinde alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 55.713,08 TL 20.01.2015-21.12.2021 tarihleri arası kredi kartı ekstreleri ile 34.648,87 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 90.361,95 TL üzerinden ilamsız yolla takibe girişildiği, ödeme emrinin borçluya 28.06.2022 tarihinde tebliğinin yapıldığı, borçlu tarafından usul ve esas yönünden asıl alacak işlemiş faiz ve ferilerine itirazda bulunduğu, kredi kartının alacaklı şirkette çalışması esnasında şahsi olmayan harcamaları yönünden yapıldığı şirket araçları yönünden sorun yaşanmaması için adına vekaletname çıkartıldığı yönünde itirazda bulunulması üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
…. Müdürlüğü’nün 01.08.2022 tarihli cevabi yazısında davacı şirketin 12.12.2014 tarihinde Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanan hisse devri sonrasında herhangi bir hisse devri işlemine rastlanılmadığını, son ortaklarının …, … olup, son yetkilisinin de … olduğu, şirketin 09.03.2022 tarihinde tasfiyeye giriş işlemini tescil edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına nazaran İDM’nin uyuşmazlık konusu dönemde davalının davacı şirketin ortağı olmadığı, davalının bu dönemde tacir de olmadığı, TTK ve diğer kanunlarda bu konuda asliye ticaret mahkemesinin bakacağı işlerden olmadığına ve bu nedenle mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddi ile, görevli mahkemenin Manisa Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna ve görevli mahkemeye dosyanın gönderilmesine karar verilmesinde usul ve yasaya herhangi bir aykırılık bulunmadığı, bu itibarla davacının istinaf isteminin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 179,90 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.10.02.2023