Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1871 E. 2023/12 K. 05.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1871
KARAR NO : 2023/12

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06.09.2022
NUMARASI : 2022/677 E.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 05.01.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05.01.2023

İzmir 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.09.2022 tarih 2022/677 E.sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir talep eden davacılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili, müvekkillerinin dava dışı … Şti.’nin %51 paylı ortağı olan müteveffa …’ın mirasçıları olduğunu, muris …’ın 18.08.2022 tarihinde
vefat ettiğini, TTK 596/1. maddesi uyarınca müvekkillerinin miras yoluyla şirket ortağı sıfatını kazandıklarını, … Şti.’nin diğer ortakları ve aynı zamanda müteveffanın kardeşleri olan davalıların, davacı …’ın şirket ile ilgili bilgi ve belge talep etmesi üzerine kendisine verilecek bir bilgi ve belge olmadığı, kendisine devlet tarafından altı ay sonra maaş bağlanacağı, çocuklarını da alıp babasının evine dönmesini, ara ara dilediği miktarda para gönderileceği yönünde cevap verdiklerini, ancak daha sonra müvekkilli …’ı telefondan engelleyerek kendileriyle iletişime geçmesini önlediklerini, münferit imza yetkisine sahip davalıların iyi niyetli olmadıklarını, şirket malları üzerinde müvekkilleri aleyhine zararlandırıcı işlemlerde bulunacakları kanaati hasıl oluştuğunu, 22.06.2022 tarihli Genel Kurul toplantı kararı ile davalılar …, … ve müteveffa …’ın limited şirketin müdürler kuruluna seçildiklerini, davalıların müvekkilinin talep etmesine rağmen şirket adına lehe ve aleyhe yaptıkları iş ve işlemler hakkında bilgi de vermediklerini iddia ederek; tüzel kişi şirketin münferiden tek imza ile temsil yetkisinin tedbiren durdurulmasına, tüzel kişi şirketin kendi adına asaleten, çocukları adına velayeten davacı …’ın da bilgi ve onayı olacak şekilde müşterek imza ile temsil edilmesine karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 06.09.2022 tarihli ara karar ile, ihtiyati tedbir talebinin davanın esasını çözer nitelikte olduğu, dava konusu ve talep sonucuna göre HMK’nun 389. madde kapsamında yasal koşulların mevcut olmadığı gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili, davalıların müvekkili … ve reşit olmayan çocuklarının hakları olmadığı, arada kendisine para göndereceklerini beyan ettiklerini, münferit yetkili şirket müdürlerinin tek başına imza yetkisi ile yapacakları/yapabilecekleri zararlandırıcı işlemleri ile şirketi zarara uğratmaları, şirketin içini boşaltmaları ve sair durumlarında bu zararların müvekkilleri açısından telafisinin mümkün olmayacağını, TTK’nın 630/2. maddesi uyarınca her ortağın, haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden talep edebileceğini, müvekkillerinin murisinin şirketin %51 hissedarı konumunda olmasına karşın, müvekkillerinin davalılardan şirket hakkında bilgi, belge, durum ve işleyiş konusunda hiçbir bilgi alamadığını, tüzel kişi şirkette birden fazla müdür olmasına rağmen yani müdürler kurulu var olmasına rağmen şirket sözleşmesinde herhangi bir hüküm bulunmadığı halde, müdürlerin her birine münferit imza yetkisi verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, murisin %51 hisseye sahip olduğu da gözetildiğinde bu sessizlik ve engellemelerin müvekkillerinin aleyhine zararlandırıcı işlemlere gebe olması ihtimalinin çok yüksek olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair ara kararının kaldırılmasını ve tedbir isteminin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin nedenlerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Somut olayda, davalı şirket temsilcilerinin münferiden temsil yetkilerinin kaldırılarak, şirketin müşterek imza ile temsil edilmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada, davalı ortakların münferiden temsil yetkilerinin durdurulmasına dair ihtiyati tedbir isteminde bulunulmuştur. Davanın dilekçeler teatisi aşamasında olup henüz HMK’nın 390/1. maddesinde öngörülen yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmemiş olması karşısında ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararında şimdilik bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 296,40 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 215,70 TL harcın ihtiyati tedbir isteyen davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacılar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 05.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.