Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1831 E. 2022/1990 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1831
KARAR NO : 2022/1990

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16.09.2022
NUMARASI : 2022/474 E.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 30.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30.12.2022
İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.09.2022 tarih 2022/474 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, davalı kooperatifin 30.04.2022 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında 60 ortaktan 33 ortağın toplantıya katıldığını, çağrının usulsüz olduğunu, toplantı ve karar yeter sayısının bulunmadığını, gündemle bağlılık kuralının ihlal edildiğini, gündemin 8. maddesinde üye aidatının Haziran sonuna kadar bir sefere mahsus olmak üzere hisse başına 1.500,00 TL ve hisse başına aylık net 250,00 TL olmasına 26 kabul oyuyla karar verildiğini, müvekkilinin karşı oy kullanıp muhalefet şerhi düştüğünü, anılan kararın kanuna, ana sözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek, kooperatif genel kurul kararlarının iptaline ilişkin açtığı davada dava dilekçesiyle toplantıda hisse başına bir defaya mahsus olmak üzere 1.500,00 TL toplanması ve yine hisse başına 250,00 TL aidat toplanması yönündeki kararın uygulanmasının dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Mahkemece, 6102 sayılı TTK’nın 449. maddesi uyarınca dava konusu genel kurul toplantısının 8 numaralı gündem maddelerinin yürütülmesinin geri bırakılmasına ilişkin davacının talebi hakkında, yazılı görüşlerini bildirmeleri için davalı kooperatif temsilcilerine tebligat çıkartılmış olup kooperatif temsilcileri bu hususta yazılı görüşlerini bildirmemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, davacının bu yöndeki iddiaları ispata muhtaç olup ancak yargılama sonucu toplanacak deliller ve yapılacak bilirkişi incelemesi ile belirlenebileceği, bu aşamada ibraz edilen belgelerin niteliği ve dosya kapsamına göre HMK 389 ve 390. maddeleri uyarınca yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, toplantı öncesi çağrının usulsüz yapıldığını, dolayısıyla yeter sayısının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece tebliğ suretlerinin usulüne uygun olup olmadığı hususun incelenmesi ile üyelerin hazirun cetvelinde imzalarının olması karşısında, imza incelemesi yapılmak suretiyle genel kurula gerçekte katılıp katılmadıklarının belirlenmesi gerektiğini, belirlenen aidat ücretinin hangi kıstaslar esas alınarak hazırlandığı belli olmadığı gibi fahiş miktarda belirlendiğinden aidat miktarı kooperatif ana sözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırılık teşkil ettiğini, tedbir kararının gecikmesinin ciddi bir zarar doğuracağını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:Talep, kooperatif genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılmasına yönelik ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin nedenlerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
TTK’nın 449. maddesinde (1) Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir.
” hükmüne yer verilmiştir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Somut olayda, kooperatif genel kurul kararının iptali istemiyle açılan davada üye aidatlarının belirlendiği kararla ilgili olarak kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına dair tedbir isteminde bulunulmuş olup henüz ön inceleme aşamasında olan dosyada HMK’nın 390/1. maddesinde öngörülen yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmemiş olması karşısında ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 133,00 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 52,30 TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 30.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.