Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1726 E. 2022/1922 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1726
KARAR NO : 2022/1922

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21.09.2022
NUMARASI : 2022/715 Esas 2022/969 Karar
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 29.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29.12.2022

İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.09.2022 tarih 2022/715 Esas sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye hakim … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili, munzam zarar nedeniyle alacak davasında davalı adına kayıtlı taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece duruşma açılarak yapılan inceleme neticesinde, dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasındaki borç ilişkisi kapsamında davacı adına düzenlendiği iddia olunan 01/04/2004 ödeme tarihli 30.000,00-Euro bedelli ve 01/05/2004 ödeme tarihli 5.000,00-Euro bedelli senetlerin vadelerinde ödenmemeleri neticesinde davacı tarafça İzmir 20. İcra Dairesinin 2007/7479 Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibi kapsamında borçlu tarafça yapılan 111.676,53-TL tutarındaki ödeme mukabilinde dosyanın infazen kapatılmasına rağmen borca konu döviz kurundaki artış dikkate alınarak davacının munzam zararının hesaplanması ve hesaplanacak zarar bedelinin Euro cinsi üzerinden davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, dava konusu uyuşmazlığa konu edilen zararın varlığı ile miktarının yargılamaya muhtaç olduğu ve yapılacak yargılama sonucunda belirleneceği, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parselde kain, … numaralı bağımsız bölüm sayılı taşınmazın dava konusu olmadığı, belirtilerek; davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, 21.09.2022 tarihli kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, takip dosyası kapsamında yapılan ödemenin davacının Euro cinsinden olan alacağı karşılamadığını, bu durumun davacının munzam zararına sebebiyet verdiğini, takibin kesinleştiğini, davalılar tarafından hiçbir itiraz veya def’i ileri sürülmediğini, icra dosyasında alacağının tahsili hususunda 15 yılı aşkın süredir işlem yapılmadığını, vadesi 2004 yılı olan senet bedellerinin 2022 yılına kadar ödenmediğini, ihtiyati tedbir açısından yaklaşık ispat yeterli olduğunu, ihtiyati haciz isteminin de 03.10.2022 tarihli karar ile red ediliğini, asıl olanın bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkması olduğunu, hakkın bulunması ve sebebin ortaya çıkması halinde borçlunun taşınır veya taşınmaz malları üzerine ihtiyati tedbir konulmasında ve karar verilmesinde yasal bir engel bulunmadığını, davanın kabulü halinde davacının hakkını elde etmesi tamamen imkansız hale geleceğini, 2022 yılı Ocak ayında borçlulardan … adına kayıtlı “… İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, … Parsel de kain K:… … no.lu bağımsız bölümün tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması amacıyla, 02.06.2022 tarihinde dosya borcu ödendiğini, ancak yapılan ödemenin kur farkı nedeniyle doğan davacının zararını karşılamadığını, taşınmaz üzerindeki hacizin kaldırılması için davalının memur işlemini şikayet yoluna başvurduğunu, tüm bu olay ve olgular göz önünde bulundurulduğunda davalının mevcudunu azaltma davalı lehine hükmolunması muhtemel alacağın karşılıksız kalması kastıyla taşınmazını 3. kişilere devir/temlik etmek saikiyle hareket ettiğini, ihtiyati tedbirin şartlarının mevcut olduğunu, taşınmaz kaydına ihtiyati tedbir şerhinin işlenmesi gerektiğini, belirterek; İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.09.2022 tarihli kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Talep ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin nedenlerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Taşınır veya taşınmazın üçücü kişilere devrinin önlenmesi amacı ile ihitiyati tedbir konulabilmesi için ihtiyati tedbir talep edilen mal varlığının başlı başına dava konusu olması veya bir başka anlatımla davanının taşınır taşınmaz malvarlığının aynına ilişkin olması gerekir. Uyuşmazlık konusu olmayan taşınır taşınmaz malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün değildir. İhtiyati tedbirin alacağı güvence altına alma fonksiyonu da bulunmamaktadır.
Davacının davası, munzam zararın tahsili istemine ilişkin alacak davası olup malvarlığının aynına ilişkin bir dava olmadığı gibi tedbir talep edilen taşınmaz mal varlığının da davanın konusunu oluşturmadığının anlaşılması karşısında ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararda usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 133,00 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 52,30 TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 29.12.2022