Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1694 E. 2022/1933 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1694
KARAR NO : 2022/1933

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19.09.2022
NUMARASI : 2022/749 Esas
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 29.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29.12.2022

İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 19.09.2022 tarih 2022/749 Esas sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :İhtiyati haciz isteyen(davacı) vekili, müvekkili ile davalının kuzen olduklarını, davalının, sigortacı/broker olarak çalışan müvekkilinin içinde bulunduğu ekonomik zorluktan yaralanarak müvekkilinin yeddinde olan çeklerin kendisine verilmesini, çeklerin vadesi gelmeden kendisinin nakdi karşılığını müvekkiline vereceğini söyleyerek lehtarının müvekkili veya dava dışı kişiler olduğu 22 adet çeki aldığını, müvekkilinin nam ve hesabına tahsil ettiğini, davalının çeklerin tamamının tahsil etmiş ise de müvekkiline ödemediğini, haksız kazanç sağladığını, taraflar arasında önceden bu ilişkiye benzer başkaca çek-senet alışverişi yapıldığını, toplam 298.291,96 TL çek bedelinin tahsili amacıyla İzmir 6. İcra Müdürlüğü’nün 2022/1660E sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek açtığı itirazın iptali davasında dava dilekçesiyle davalının alacaklılardan kaçmak/gizlenmek maksadıyla yerleşim yerini de değiştirdiğini, halihazırda muayyen yerleşim yeri bulunmadığını belirterek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, dava konusu alacağın yargılamayı gerektirdiği, ihtiyati haciz talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati haciz isteyen davacı vekili, vekili, davalının üzerine kayıtlı tüm araçlar olark dört tane aracını üçüncü kişilere sattığını, üzerine kayıtlı Narlıdere/İzmir adresinde bulunan taşınmazını da dava tarihinden hemen sonra sattışa çıkardığını, bu yönde ilan verdiğini, işyerinin de 1 yıldır kapalı olduğunu, davalının borcun doğumu akabinde müvekkilinin alacağını tahsil kabiliyetini ortadan kaldırmak maksadıyla mevcudundaki taşınır/taşınmaz mal varlığının büyük çoğunluğunu eksiltiğini, muvazaalı devirler gerçekleştirdiğini, davalının muayyen yerleşim yeri bulunmadığını, tahhütlerinden kurtulmak amacıyla hem mallarını kaçırdığını, hem de kendisinin kaçtığını/gizlendiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati hacize ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.
İİK’nın 257. maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.(1)Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1 – Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2 – Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa” hükmüne yer verilmiştir.
İİK’nın 258. maddesinde de ; “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur.” hükmüne yer verilmiş olup burada aranan ispat tam değil yaklaşık ispattır.
Somut olayda davacı vekili müvekkilinin davalıya tahsil edilmek üzere verdiği çeklerin tahsili sonucu elde edilen paranın müvekkiline ödenmediğini ileri sürerek açtığı itirazın iptali davasında İİK’nın 257/2. maddesi uyarınca ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur. Dosyadaki delil durumuna göre davacının alacağının varlığı konusunda henüz yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmediği için mahkemece ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi doğru bulunmuştur.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati haciz isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 133,00 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 52,3‬0 TL’nin ihtiyati haciz isteyen davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati haciz isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.29.12.2022