Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1624 E. 2022/1835 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1624
KARAR NO : 2022/1835

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2022
NUMARASI : 2022/136 D.İş 2022/136 Karar
TALEBİN KONUSU : Tevdi Mahalli Tayini
KARAR TARİHİ : 08.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.12.2022

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.06.2022 tarih 2022/136 D.İş 2022/136 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi talep eden vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP: Tevdi mahalli tayini talep eden vekili, müvekkilinin su ürünleri yetiştiriciliği alanında faaliyet gösterdiğini, aynı alanda faaliyet gösteren karşı taraf ile müvekkili arasında müvekkiline özgü lisansın devri hakkında sözlü ön anlaşma yapıldığını, müvekkilinin 25.12.2020 tarihli 141.600 Euro bedelli fatura düzenlediğini, karşı tarafın 141.600 Euro’yu müvekkiline ödediğini, ancak müvekkili tarafından yürütülen resmi işlemlerin tekemmül ettirilemediğini, gerekli yönetim kurulu kararı alınamadığını, bu nedenlerle lisansın alınamadığını, karşı tarafa ihtarname gönderilerek ödenen bedelin iade edileceğinin bildirildiğini, ancak karşı tarafın aradan geçen sürede iade faturası düzenlememesine rağmen müvekkilinin karşı tarafın banka hesabına 24.02.2022 tarihinde 141.600 Euro’yu havale ettiğini, karşı tarafın da bu parayı müvekkiline iade ettiğini belirterek, söz konusu bedelin iadesi için tevdii mahalli kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, tevdi mahalli tayini talep eden, karşı taraf ile akdin bozulduğunu ve ifasının imkânsız hale geldiğini belirterek sözleşmede edim konusu olan 141.600 Euro’nun tevdii mahalline tayinin yapılmasını talep etttiği, ancak talbin tevdi mahalli gerektirecek olan bir talep olmadığı, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile artık borcun sona ermesine sebebiyet veren şartların değerlendirilmesi, bedelin iadesinin gerekip gerekmediği, tazminat konusu olup olmadığı hususlarının yargılamayla belirlenebilecek olan bir uyuşmazlık haline geldiği, tevdii konusu yapılmak istenen edimin karşı tarafla olan sözleşmesinin bedelini oluşturduğu, sözleşmenin devam edip etmeyeceği ve bedelin iadesini şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususu ile, karşı tarafın talep edenden isteyebileceği tazminat, alacak ve diğer taleplerin tevdii mahalli tayini ile çözülmesinin mümkün olmadığı, tevdii mahalli tayini için yasanın aradığı, şartların gerçekleşmediği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, talep eden vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Talep eden vekili, ilk derece mahkemesince talebin esasa yönelik bir talep olduğu kabul edilerek talebin reddine karar verilmiş ise de, TBK’nun 106 ve 107. Maddeleri gereğince fatura bedeli iadesini kabul etmeyerek iade eden karşı taraf yönünden alacaklının temerrüdü olgusunun gerçekleştiğini, müvekkili şirketin tevdi yeri belirlenmesi talebinde bulunmasında hukuki yararının bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Talep, taraflar arasındaki lisans devir sözleşmesinin ifa edilememesi nedeniyle sözleşme bedelinin iadesi amacıyla tevdi mahalli tayini istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 107. maddesinde alacaklının temerrüde düşmesi durumunda, borçlunun hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, tevdi mahalli tayini talep eden tarafça, taraflar arasında düzenlendiği iddia olunan lisans devir sözleşmesinin talep eden tarafça ifa edilememesi nedeniyle karşı tarafça ödenen sözleşme bedelinin iadesi için tevdi mahalli tayini talebinde bulunulduğu belirtilmiş ise de, talep eden tarafın karşı tarafa TBK’nın 106. maddesi anlamında önerdiği bir yapma veya verme edimin bulunmadığı, talep tarihi itibariyle alacaklının temerrüdünün söz konusu olmadığı, bu nedenlerle tevdi mahalli istenmesinde hukuki yarar bulunmadı anlaşılmakla talebin reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tevdi mahalli isteyen vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Tevdi mahalli isteyen yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle tevdi mahalli isteyen tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.08.12.2022