Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/152 E. 2022/200 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/152
KARAR NO : 2022/200

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03.11.2021
NUMARASI : 2021/388 E. 2021/807 K.
DAVANIN KONUSU : Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ : 02.02.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02.02.2022

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03.11.2021 tarih 2021/388 E. 2021/807 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, ticaret sicilden terkinine karar verilen dava dışı … Şti’ne karşı İzmir 14. İş Mahkemesinin 2020/389 esas sayılı dosyasında dava açtığını ancak bu şirketin ticaret sicilden gelen yazı cevabına göre resen terkin edildiğinin öğrenildiğini, açılan iş davasında ihya davası için süre verildiğini, taraf teşkili sağlanması için dava dışı bu şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı …, ihyası istenilen şirketin 6102 Sayılı TTK geçici 7.maddesi uyarınca terkin edilerek ilanların yapıldığı, 12.08.2014 tarihinde sicil kaydının resen silinip 18.018.2014 tarihinde ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, 6102 sayılı TTK 7/15 maddesi gereğince 5 yıllık süre geçtiğinde davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, 6102 sayılı yasanın 7. Maddesinin uygulanmasında derdest dava ya da takip olup olmadığının bilinmesinin mümkün bulunmadığını ileri sürerek davanın süre yönünden reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; beş yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek ihyasını talep ettikleri şirketin 6102 sayılı kanunun geçici 7.maddesi uyarınca terkin edildiğini, İzmir 14. İş Mahkemesinin 2020/384 Esas sayılı dosyası ile açılan davada taraf teşkili sağlanması için süre verildiğini, kendi açtıkları hizmet tespiti davasının kamu düzenine ilişkin dava olması nedeniyle 5 yıllık zamanaşımı süresinin işlemeyeceğini, hizmet tespiti davası ile sınırlı olarak açılan davada davanın süreye tabi olmadığından ihya davsında da süre aranmayacağını, işçi olan müvekkilinin hukuki yararı bulunduğunu, bu nedenle ihya davası için sürenin müvekkili yönünden geçerli olmadığını, aksi durumun müvekkilinin mağduriyetine sebep olacağını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını istinaf konusu etmiştir.
GEREKÇE :Dava, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7/15. maddesi uyarınca ticaret sicilden kaydı resen silinen şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler.
Somut olayda, ihyası istenen şirketin TTK’nın geçici 7.maddesi uyarınca sicilden resen terkin edildiği terkin olayının 18.08.2014 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayınlandığının dosyaya konulan ticaret sicil kayıtlarından anlaşılmaktadır. Aynı şekilde İzmir 14. İş Mahkemesinden celp olunan davacının derdest davası dava tarihinin 17.12.2020 tarihi olduğu sabit olup bu hususlarda ihtilaf bulunmamaktadır. TTK’nın geçici 7/15 maddesi uyarınca sicilden silinme 18.08.2014 tarihinden itibaren 5 yıl içinde ihya davası açılması gerekirken hak düşürücü süre dolum tarihi olan 18.08.2019 tarihi aşılarak iş bu dava 10.06.2021 tarihinde açılmıştır. Davacının İş Mahkemesindeki dava tarihinde dahi 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Yasanın amir hükmü uyarınca davacının hak düşürücü süre içinde ihya davası açmadığından davanın reddine dair kararda bir isabetsizlik görülmemiştir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 11.02.2020 tarih 2020/288 E, 2020/1181 K sayılı kararı ).İhya davalarında, yasal düzenlemelere göre, değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiğinden, davalı sicil memurluğunda davayı kabul etmesi, davanın kabulünü gerektirmeyecektir. Davacının, istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.02.02.2022