Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/150 E. 2022/183 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/150
KARAR NO : 2022/183

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/11/2021
NUMARASI : 2021/875 Esas
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 28.01.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28.01.2022

İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 23.11.2021 tarih 2021/875 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, müvekkili kooperatif ile davalı arasında 22.09.2016 tarihli ve 1546 sayılı genel sözleşme imzalanarak davalıdan alınan senetler ile davalının davacı müvekkilinden kredi almış olup, vade tarihinde borcunu ödemediğini, senetlerde davalının imzasının bulunduğunu, buna göre davalının 43.583,40 TL borçlu bulunduğunu ileri sürerek bu miktar alacağın tahsili ile birlikte davalının mallarına tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, davalının malvarlığı dava konusu edilmediğinden tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, dava dilekçesi içeriğindeki hususları tekrar etmekle birlikte HMK 389 ve 390.maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, kanun maddesine göre davalının malvarlığına ilişkin olması şartına bağlı olmadığını, yaklaşık bir karar olmasının yeterli olduğunu, alacağın senetlere dayandırıldığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istinaf konusu etmiştir.
GEREKÇE: Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve kamu düzenine ilişkin nedenlerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Somut olayda, davacı vekili müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsiline karar verilmesini ve davalıya ait mallar üzerine tedbir konulmasını talep etmiştir. Alacak istemine ilişkin davada davalı tarafın araç ve malları uyuşmazlık konusu olmayıp ihtiyati tedbir şartları bulunmamaktadır. Mahkemece aynı gerekçeyle talebin reddedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamıştır.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı harçtan muaf olduğundan istinaf karar harcı alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 07.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.