Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1400 E. 2022/1340 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1400
KARAR NO : 2022/1340

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10.06.2022
NUMARASI : 2022/765 Esas 2022/632 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 29.09.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29.09.2022

Taraflar arasındaki davadan dolayı Muğla Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 10.06.2022 gün ve 2022/765 E. – 2022/632 K. sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, 07.12.2018 tarihinde davalı sürücünün kullandığı sigortasız aracın kusurlu olarak sebep olduğu kazada, dava dışı …’nın vefat ettiğini, dava dışı kişinin vefatı nedeniyle hak sahiplerinin müracaatı üzerine sigorta tahkim komisyonunca kararlaştırılan bedelin müvekkili tarafından hak sahiplerine ödendiğini, davalı işleten ve sürücünün kusuru nedeniyle başlatılan takibe davalıların itiraz ettiklerini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazların iptali ile birlikte icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar itiraz dilekçesi sunmamışlardır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında ZMMS sigortası bulunmadığından davanın mutlak veya nispi ticari dava niteliği taşımadığından görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, yargıtay ve bam emsal kararlarına göre …nın yaptığı ödemeler nedeniyle rücuen açılan tazminat davalarında ticari nitelik taşıması üzerine asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğunun belirtildiğini, kazalya sebep olan aracın ticari iş için kullanılıyor olması sebibiyle asliye ticaret mahkemelirinin görevli oludğunu ileri sürerek kararın kaldrırılmasını istinaf konusu etmiştir.
GEREKÇE: Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1. maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren Yasanın 5/3. maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesi ilamlarında, zarar görenin davalı …’ na açtığı davada,…’nın sorumluluğunun sigortacılık yasasından kaynaklanması ve Sigorta Hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6.kitabında 1401 ile devamı maddelerinde düzenlenmesi nedeniyle, dava ticari dava olduğundan, ticaret mahkemelerinin davaya bakmakla görevli olduğu, …’nın hak sahibine ödeme yapması nedeniyle, … Yönetmeliğin 16. maddesine dayanarak,zarara neden olan davalılara karşı yönelttiği rücu davasının, mutlak ticari dava olmadığı, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle, genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmektedir.
Somut olayda, … Yönetmeliğin 16.maddesine dayanarak, kazada zarar gören üçüncü kişilere ödenen bedelin haksız fiili nedeniyle zarara neden olan davalılardan tahsiline yönelik başlatılan icra takibine karşı ileri sürülen davalıların itirazlarının iptali istenmektedir. Davacı … somut olayda zorunlu trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu trafik kazalarında zarar gören üçüncü kişilere ödediği tazminatı yönetmeliğin 16.maddesinde sayılan hallerde zarardan sorumlu olan gerçek kişi sürücü ya da işleten davalıya rücu etmektedir. TTK’nın 4/1 maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi ticari dava söz konusu değildir. Davacının halefiyet ilkesi gereğince yerine geçtiği ve tazminat ödediği kişi kazada vefat eden …’nın mirasçıları olup, bu kişilerin tacir oldukları konusunda dosyada herhangi bir delil ve belge de bulunmamaktadır. Buna göre eldeki dava mutlak ticari dava olmadığı gibi haksız fiilden kaynaklanıp, davacının halefiyet gereğince yerine geçtiği üçüncü kişinin de tacir olmadığı gözetildiğinde nispi ticari dava niteliği de bulunmamaktadır. Davanın TTK’da düzenlenen Sigorta Hukukundan kaynaklanan dava olmaması nedeniyle, davanın mutlak ticari dava olmaması, uyuşmazlığın haksız filinden kaynaklanması ve tarafların her ikisi açısından da tacir olmamaları nedeniyle eldeki davanın konusunun ticari iş olmaması karşısında Asliye Ticaret Mahkemesi görevli bulunmamaktadır. Bu konuda bölge mahkemeleri arasında farklı görüşlerin bulunmasına rağmen en son alınmış olan Yargıtay 4 Hukuk Dairesinin 16.09.2021 tarih 2021/17896 Esas 2021/4942 Karar sayılı ilamında da davanın mutlak ya da nispi ticari dava olmadığı ve bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği açıkça benimsenmiş bulunmaktadır. Anılan nedenlerle Muğla Asliye Ticaret Mahkemesince davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine ve görevli mahkemenin Muğla Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL’den peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 29.09.2022