Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/132 E. 2023/1683 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/132
KARAR NO : 2023/1683

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18.11.2021
NUMARASI : 2020/130 E. – 2021/929 K.
DAVANIN KONUSU : Haksız Rekabet
KARAR TARİHİ : 23.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23.11.2023

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 18.11.2021 tarih 2020/130 E. – 2021/929 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacı … Koop.’nin Doğanbey ile Selçuk ilçeleri arasında taşımacılık yaptığını, davalı, … Kooperatifi’nin, … ili, … İlçesinde bulunan … İlçe Terminalinde faaliyet gösterdiğini, D4 yetki belgesi ile davalı kooperatiflere üye olarak yolcu taşımacılığı yapan taşıyıcıların ilgili kanun ve yönetmeliklere aykırı olarak ara durak ve terminaller dışında yolcu indirip bindirme yapmak suretiyle dürüstlük kuralına aykırı davranarak haksız rekabette bulunduğunu, belirterek; haksız rekabetin önlenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili, karayolları taşımacılığı şartlarının mevzuatta düzenlenmiş olup denetimi ve idaresinin kamu otoritelerine verildiğini, mevzuata bir aykırılık söz konusu ise bu aykırlığın her zaman kamu otoritelerine yapılacak şikayet ve neticesinde yapılacak denetimle giderilmesinin mümkün olduğunu, davacı kooperatifin usulsüz olarak taşımacılık yaptığını, haksız rekabete uğrayanın kooperatifler olduğunu, idari makamlarca denetlenen ve düzenlenen hususlar ancak idari yargının konusunu teşkil ettiğini, dava konusu işlem ve eylemleri denetleme ve düzenleme hakkının idari makamlara ait olduğunu, davacının hukuki yararı bulunmadığını, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalılara üye taşıyıcıların yolcu taşıma sırasında Karayolları Taşıma Yönetmeliğinin amir hükümlerine aykırı hareket etmek, ara durak ve terminal dışındaki yerlerde yolcu indirme ve bindirme yapmak suretiyle dürüstlüğe aykırı davranarak kendilerine haksız kazanç ve davacı yönünden ise müşteri kaybetmesine neden olarakak haksız bir zarara uğrama tehlikesi doğurdukları, bu eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini, belirterek; davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalılar vekili, şehirler arası taşımacılık yapılmasına ilişkin güzergah belirleme yetkisinin ulaşım koordinasyon merkezlerinin görüşü alındıktan sonra Valiliklere ait olduğunu, mahkemenin Aydın İli sınırları içinde kalan yolcu taşıma güzergahına ilişkin karar verme yetkisi bulunmadığını, bilirkişinin hukuki değerlendirme yapamayacağını, raporun hükme esas alınamayacağını, aynı hatta ikinci bir kooperatif tarafından yolcu taşınmasının gerekli ve zorunlu olup olmadığı araştırılmadığını, haksız rekabete uğrayanın davalı kooperatifler olduğunu, davalı kooperatifler tarafından terminal ve ara duraklar dışında yolcu indirip-bindirilmesine yönelik alınmış bir karar ve oluşmuş fiili bir uygulama bulunmadığını, kooperatif üyelerinin bireysel olarak yaptıkları ve süreklilik arzetmeyen eylemleri nedeniyle davalıların sorumlu tutulamayacağını, kooperatif üyelerinin terminal ve belirlenen ara duraklar dışında yolcu bindirip indirmeleri nedeniyle haklarında cezai işlem uygulanıp uygulanmadığı hususunda araştırma yapılmadığını, muhtarının yönlendirmesi ile düzenlenen cezai işleme ait tutanakların hükme esas alınması mümkün olmadığını, davacı kooperatif üyeleri hakkında da benzer yönde çok sayıda işlem tesis edildiğini, davacı kooperatifin kendi sürücüleri tarafından belirlenen terminal ve ara duraklar dışında yolcu bindirip indirmelerine rağmen davalılar hakkında bu iddia ile haksız rekabetin önlenmesi talebiyle dava açılması hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, haksız rekabetin men’i istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
1. Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2. 6102 sayılı TTK’nın 54. maddesinde belirtildiği üzere, haksız rekabete ilişkin hükümlerin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. Kanununda dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ve ticari uygulamalar başlığı altında haksız rekabet hallerinin örnek mahiyetinde belirtilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 55/1-e maddesinde iş şartlarına uymamak; özellikle kanun veya sözleşmeyle, rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında veya çevrede olağan olan iş şartlarına uymayanlar dürüstlüğe aykırı davranmak, halleri haksız rekabet teşkil eden eylemlerden sayılmıştır.
3. Karayolu Taşıma Kanunu ve ilgili yönetmelik gereğince tarifeli yolcu taşımacılığı yapan belge sahipleri, belirlenmiş olan taşıma hattı ve güzergahına yasal mücbir sebepler dışında uymak zorundadır. Bu çerçevede yolcu taşıma sırasında Karayolları Taşıma Yönetmeliğinin amir hükümlerine aykırı hareket etmek suretiyle, ara durak ve terminal dışındaki yerlerde yolcu indirme ve bindirme yapmak iş şartlarına uymamak şeklinde tanımlanan haksız rekabet teşkil edecektir. ( Yargıtay 11. HD’nin 15.11.2017 tarih ve 2016/4157 E. – 2017/6214 K., 17.02.2016 tarih ve 2015/7249 E. – 2016/1583 K. )
4. Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmasına, davalı kooperatif üyelerinin kanun ve yönetmeliklere aykırı olarak ara durak ve terminaller dışında yolcu indirip bindirme yaparak kanun veya sözleşmeyle, rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında veya çevrede olağan olan iş şartlarına ve dürüstlüğe aykırı davranmak suretiyle mevcut eylemleri ile haksız rekabette bulunduğunun kabul edilmesine, tarafların iddia ve savunmaları ile dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin doğru nitelendirilmesine, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, ilk derece mahkemesince verilen kararda bir hukuka aykırılık bulunmamakla, istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalıların istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılar yönünden istinaf karar harcı olan 269,85-TL’den peşin alınan 118,60-TL’nin mahsubu ile bakiye 151,25-TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalılar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere 23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.