Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1215 E. 2022/1311 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1215
KARAR NO : 2022/1311

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/03/2022
NUMARASI : 2022/332 D.İş 2022/332 Karar
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 23.09.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23.09.2022

İzmir 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.03.2022 tarih 2022/332 D.İş 2022/332 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili, keşidecisi … Şti. lehtarı … ve cirantaları … Şti. ve … Şti. Olan 15.08.2021 ödeme tarihli, 80.000,00-TL bedelli çekin ödenmediğini ileri sürerek, 87.60,32-TL alacağın tahsili için borçluların taşınır, taşınmaz mallarıyla üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, ihtiyati hacze konu edilen çekin ciro silsilesi incelendiğinde … Şti.’den sonra, … Bankasının … adına vekaleten şeklinde şerhin ve imzasının bulunduğu gibi talep dilekçesinde … Şti. aleyhine de ihtiyati haciz talebininde bulunması hasebiyle bu şerhin tahsil cirosu ya da diğer ciro şekillerinden hangisi ve hangi yetki kapsamında verildiğinin tespitinin yargılama konusu edilmesi gerektiği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati haciz isteyen vekili, ihtiyati haciz talep edenin keşidecisi … Şti. lehtarı … ve cirataları … Şti. ve … Şti. Olan 15.08.2021 ödeme tarihli, 80.000,00-TL bedelli, çek nedeniyle adı geçen borçlulardan alacaklı olduğunu, ödeme tarihi geçmesine rağmen bahse konu çek bedelinin ödenmediği, borçluların mal kaçırma şüphesi bulunduğunu, kanunda açıkça yazılı tüm koşulları sağlamasına rağmen, kanunda aranmayan (ciro türü vs.) ilave şartlar getirilerek ihtiyati haciz talebimizin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, çek üzerinde İhtiyati haciz isteyen bankanın cirosu yer alması nedeni ile bankanın yetkili hamil sıfatına haiz olduğunu, çek bedelinin süresinde ibraz edilmesine rağmen çek bedelinin ödenmediği istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılarak ihtiyati hacze karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Talep, çeke dayalı ihtiyati hacize ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş para borcu alacaklarıyla muayyen ikametgahı bulunmayan, mal kaçıran yada kaçan, hileye başvuran borçluların vadesi gelmemiş para borcundan doğan alacakları temin bakımından alacaklıya talep hakkı tanıyan ve şartların varlığı halinde borçlunun yedinde yada üçüncü kişide bulunan malları ve hakları üzerine ihtiyati hacize karar verilebilir.
Talebe konu çekin incelenmesinde ciro silsilesi içerisinde ciranta olan … Şti. tarafından … Bankasın’a ciro edilmesini müteakip … Bankası tarafından … Şti. adına vekaleten … Bankasına tekrar ciro edildiği anlaşılmaktadır.
İhtiyati haciz talep edeninin yetkili hamil olup olmadığının tespiti için çekin usulüne uygun bir ciro silsilesi içerisinde edilinilmesi şarttır. Bu itibarla, ciranta … Şti. tarafından ihtiyati haciz talep eden … Bankasın’a yapılan ciro önem arz eder. Keza, çekin görüldüğünde ödeneceğine ilişkin TTK 795. madde hükmüne karşılık ticari hayatta hukuken ileri tarihli çek keşide etmek suretiyle çekin bir kredi ve borçlanma amacına hizmet etmesine olanak tanındığı, uzun süreli çek keşide edildiğinin uygulamada sıkça karşılaşılan hususlarda olduğu, bunun da ötesinde bankalar tarafından ticari müşterilerine çek karşılığı kredi kullandırıldığı bilinen bir gerçekliktir. Sadece isim ve imza içeren cironun temlik amacıyla yapıldığının kabulü gerekir. TTK’nun 818. maddesinin TTK’nun rehin cirosuna ilişkin 689. maddesine atıf yapmaması ve bunun kanun koyucunun bilinçli bir tercihi olması nedeniyle rehin cirosunun çeklerde geçersiz olduğunun tartışma konusu değildir. Ancak temlik cirosunun ilgililer arasındaki anlaşma ve güven ilişkisine dayalı olarak teminat amacıyla kullanılması, dış görünüş itibariyle temlik cirosu şeklindeki bir cironun, ciro edilene senet üzerinde bir rehin hakkı kazandırdığı durumda, gizli rehin cirosunun sözkonusu olduğunun kabulü gerekir. O halde; bankalara ciro yolu ile devredilen çeklerdeki cironun “gizli (örtülü) bir rehin cirosu” ile devredilip devredilmediğinin tarafların beyanları, ikrar, yemin, banka kayıtları, tarafların ticari defter ve belgeleri, varsa taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, çek tevdi bordroları, protokol vb ilgililer arasındaki özel nitelikli anlaşmalar gözönünde bulundurulmak suretiyle gerçekte teminat amacıyla bir başka deyişle “gizli (örtülü) rehin cirosu” şeklinde bir cironun yapılıp yapılmadığı araştırılmak suretiyle konunun açığa kavuşturulması elzem olup bu husus yargılamaya muhtaçtır.
Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; ihtiyati haciz talep edenin bankanın usulüne uygun bir ciro silsilesi içinde yetkili hamil olup olmadığının ve bu nedenle alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiğinin anlaşılmasına göre ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakla, ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına ve İİK’nın 257. maddesindeki şartların somut olayda bulunmamasına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati haciz isteyen alacaklı yönünden istinaf karar harcı olan 133,00 TL’den peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 52,30 TL’nin ihtiyati haciz isteyen alacaklıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati haciz isteyen alacaklının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.23.09.2022