Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1214 E. 2022/1327 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1214
KARAR NO : 2022/1327

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25.05.2022
NUMARASI : 2022/519 Esas
TALEBİN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 28.09.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28.09.2022

Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.05.2022 tarih 2022/519 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili, müvekkillerinin keşidecisi ve kefil sıfatıyla borçlu bulundukları bononun ön yüzünde ve vade tarihinde tahribat yapıldığını, teminat senedi amacıyla verilmiş olan bonodan dolayı davacı tarafa borçlu bulunmadıklarını, davalının teminat senedi olarak verilen bono üzerinde tahribat yaptığını ve müvekkilleri hakkında icra takibi başlatıldığını ileri sürerek davaya konu teminat senedinden dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine ve muhtemel icra takiplerinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARARIN ÖZETİ : Mahkemece ek ve gerekçeli 25.05.2022 tarihli karar ile delillerin henüz toplanıp değerlendirilmediği, senetteki imzanın inkar edilmediği, HMK 209.maddesini uygulama imkanının bulunmadığı ve senedin teminat senedi olarak verildiği hususunun ispatının yargılamaya muhtaç olup yaklaşık ispat şartlarının HMK 389 ve İİK 72.maddesi kapsamında oluşmadığından talebin reddine karar verilmiştir.
Karar karşı ihtiyati tedbir isteyen davacılar vekili tarafça istinaf edilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili, dava dilekçesi içeriğini aynen tekrar ederek müvekkillerinin keşidecisi ve kefil sıfatıyla borçlusu bulundukları bononun ön yüzünde ve vade tarihinde tahribat yapıldığını, kambiyo vasfına haiz olmayan teminat senedi amacıyla verilen bonodan dolayı karşı tarafa borçlu bulunmadıklarını, sunulan sözleşme ve teminat suretiyle bu hususunun sabit olduğunu, ayrıca bonoda malen kaydı8 olup davalı tarafın herhangi bir mal teslimi de yapmadığını, böyle bir ticari ilişki de bulunmadığını, dava dışı … ve davalı tarafından teminat senedi olarak verildiği bilinen bononun vade tarihi tahrip edilerek sahtecilik yapmak suretiyle müvekkillerinin dolandırılmak istendiğini, başlatılan takibe yapılan yetki itirazlarının kabul edilip yetkili icra dairesinde açılan bir icra takibi bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Talep, menfi tespit istemli açılan davada ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesinde yukarıda yazılı gerekçe ile talebinin reddine karar verilmiştir.
Somut olayda davacı tarafın borçlu bulunulmadığının tespiti siteminin bonodaki imza da inkar edilmemiştir. Tahribat yapıldığı ve teminat senedi olarak karşı tarafa verildiği ileri sürülmüştür. Davacı tarafın tahribat iddiası ile senedin teminat olarak verildiği kapsamındaki iddiaların dosya kapsamı ve sunulan deliller çerçevesinde değerlendirildiğinde ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat şartlarının henüz oluşmadığı, sunulu akit sözleşmesinde davalı tarafın taraf bulunmadığı, senedin teminat senedi olup olmadığı ve diğer iddialar konusunda HMK 389 ve İİK 72.maddesi kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yalaşık ispat şartlarının oluşmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan bu nedenlerle istifa konu kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu değerlendirilmiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacılar yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacılar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 28.09.2022