Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2022/1073 E. 2022/1091 K. 18.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1073
KARAR NO : 2022/1091

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11.02.2020
NUMARASI : 2017/230 E. – 2020/104 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 18.07.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18.07.2022

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.03.2022 tarih 2017/230 Esas 2020/1040 Karar sayılı ek kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, yaralamalı tarfik kazasından kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılamalar sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın taraflara tebliğinden sonra davalı tarafın 05.06.2020 tarihli davacı taraf ile yapılan protokol gereği taraların karşılıklı sulh oldukları ve davacıların davadan feragat etmiş bulundukları ileri sürülerek davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesi talep edilmiş, bu talep mahkemenin 21.03.2022 tarihli ek kararı ile kararın kesinleştiğinden bahisle davalı tarafın talebinin reddine karar verilmiş, bu defa davalı tarafın 24.03.2022 tarihli talebinde kararın 7226 sayılı ve 25.03.2020 tarihli kanuna eklenen geçici 1.madde ile bazı sürelerin durudrulmasına ilişkin karar ile 30.04.2020 tarih 31114 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile sürelerin 15.06.2020 arihine kadar uzatıldığını, taraflarında 04.06.2020 tarihinde talepte bulunduğundan ve karar kesinleşmemiş sayıldığından tekrar feragat nedeniyle ek karar verilmesinin talep edilmesi üzerine mahkemece 29.03.2022 tarihli ek karar ile bu konuda ek karar verilmiş olduğundan talebin yeniden reddine karar verilmiştir. Karar davalı vekilince isinaf konusu edilmiştir. Davalı vekili isinaf isteminde 25.03.2020 tarihli 7226 sayılı Kanun ile sürelerin 30.04.2020 tarihine kadar durudurlnmasına karar verdiği, daha sonra 15.06.2020 tarihine kadar uzatıldığını, kanun yoluna başvurma süresinin son güü olan 24.03.2020 tarihinin sürelerin durudurlma dönemine denk geldiğini, tarafların 28.04.2020 tarihinde sulh protokolü imzaladıklarını, bu sulh ptorokolüne göre tazmiantın ve ferilerinin davacıya ödendiğini buna ilişkin dekontların sunuluğunu, davacı tarafın feragat dilekçeside sunduğunu ancak yerel mahkemece hükmün kesinleştiğinden bahisle istemin reddine karar verildiğini, feragatın kesin hüküm sonuçlarını doğurduğunu bu nedenle yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ek kararın kaldırılmasını istinaf konusu etmiş olmakla, gereği konuşulup düşünüldü:
HMK’nın 310. maddesinde “(1) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. (2) (Ek:22/7/2020-7251/29 md.) Feragat veya kabul, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat veya kabul doğrultusunda ek karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte bulunmaktadır. İlk derece mahkemesi kararı her iki tarafa da 10.03.2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, son istinaf tarihi 24.03.2020 tarihine denk gelmektedir. Bu tarihler pandemi nedeniyle sürelerin durdurulduğu son gün olan 15.06.2020 dönemi içerisine denk gelmektedir ve bu tarih itibariyle istinaf süreleri dahil süreler dururulmuş olduğundan davalı tarafın ilk talepte bulunulduğu 05.06.2020 tarihinde henüz süreler işlemeye başlamadığından karar kesinleşmiş sayılmamaktadır. Bu durumda ilk derece mahkemesi kararın kesinleştiğinden bahisle davalı tarafın davacı feragati nedeniyle ek karar verilmesi talebinin reddine karar verilmesi usule uygun bulunmamıştır. Bu durumda davalı tarafın 05.06.2020 tarihli dilekçe ekindeki sulh protokolü ve belgeler incelenip gerekirse davacı tarafın feragat edip etmediği hususları araştırılmak sureti ile gerçekte feragat olup olmadığı tespit olunduktan sonra varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken kararın kesinleştiğinden bahisle talebin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmadığından kararın 6100 sayılı yasanın HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.03.2022 tarih 2017/230 E. – 2020/104 K. Sayılı ek kararının KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 18.07.2022