Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/803 E. 2021/937 K. 06.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/803
KARAR NO : 2021/937

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25.03.2021
NUMARASI : 2021/34 E.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 06.09.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06.09.2021

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 25.03.2021 tarih 2021/34 Esas sayılı ara kararı Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, müvvekkilinin uzun yıllardır metal el aleti tasarım ve pazarlama alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkili adına tescilli 2003/32684 ve 2020/32201 nolu “….” markası bulunduğunu, davalının bu ibareyi tescilli markasıymış gibi satışını yaptığı ürünlerde kullandığını, taraflar arasında 2010 yılında aktedilen tek satıcılık sözleşmesinin 2020 yılı Ekim ayında sona erdiğini, davalının müvekkilinden satın almadığı ürünleri, kanuna ve marka sahibinin rızasına aykırı bir şekilde üreterek satışını gerçekleştirdiğini, bu haliyle tek satıcılık sözleşmesini de ihlal ettiğini, davalının müvekkilinden aldığı malların bedelini ödememesi nedeniyle davalı aleyhine itirazın iptali davası açıldığını, davalının kalitesi ve tanınırlığı ekonomik piyasada sabit olan markayı sahiplendiğini, 2021/14 D.İş sayılı dosyasında yapılan delil tespiti sonrasında hazırlanan bilirkişi raporunda davalının müvekkiline ait markaya tecavüz ettiği ve haksız rekabete yol açtığı tespit edildiğini, savcılık soruşturma dosyaları bulunduğunu ileri sürerek markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi ve men’i, maddi ve manevi tazminat istemine istemine ilişkin açtığı davada dava dilekçesiyle İzmir FSHHM’nin 2021/4 D.İş dosyası üzerinden verilen tedbir kararının devamına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, mahkemenin 2021/4 D.İş dosyasından verilen tedbir kararının itiraz üzerine kaldırıldığı, davacı ile davalı arasında tek satıcılık sözleşmesinin bulunduğu, aralarındaki sözleşmenin 13.10.2020 tarihinde sona erdiği, davacının tecavüz iddialarının yargılamayı gerektirdiği, SMK.m.159’daki tedbir şartlarının dosyaya giren deliller kapsamında mevcut olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında uzun süre süren ticari ilişkinin sona erdiğini, davalının müvekkilinin markasını web sitesi, tanıtım araçları ve diğer şekillerde izinsiz ve onaysız şekilde kullandığının tespit edilerek 2020/139804 Sor sayılı dosya ile şikayette bulunulduğunu, İzmir FSHHM’nin 2021/4 D. İş sayılı dosyası üzerinden tespit yapıldığını, tespit bilirkişi raporunda ele geçen ürünlerin müvekkili markasıyla ayırt edilemeyecek kadar aynı olduklarının bildirdiğini, davalı tarafça herhangi bir itiraz öne sürülmemesine karşın mahkemece 2021/4 D.İş sayılı tespit dosyası esas alındığını ve o dosyada ise herhangi bir resmi ya da özel imzaya sahip bir belge ibraz edilmeden, üçüncü bir şirket ile yapıldığı iddia edilen e-mail görüşmeleri delil olarak kullanılarak ve ele geçen ürünlerin tespit tarihinden önce müvekkil şirketten satın alınan ürünler olduğu varsayılarak tedbir hususunda karar verildiğini, SMK’nın 159. maddesindeki yaklaşık ispat koşulunun yerine getirildiğini, mahkemece davalı tarafın satış fazlası stok ürün aldığına dair dosyaya sunulan herhangi bir savunma olmaksızın, 2021/4 D.iş sayılı dosyaya sunulan itirazlarda iddia edilen hiç bir belge görülmeden sadece e-mail çıktılarıyla karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararını kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 159/1. maddesinde ” Bu Kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini mahkemeden talep edebilir.” hükmüne 159/3 maddesinde ” İhtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12.1.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır” düzenlemesine yer verilmiştir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Yasal düzenlemeler ışığında somut olaya dönüldüğünde, markaya tecavüzün tespiti, men’i istemli eldeki dava henüz dilekçeler aşamasında olup taraflar arasında önceye dayalı uzun süreli tek satıcılık sözleşmesi bulunduğu da gözetildiğinde markaya tecavüzün varlığı hususunda 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 159. maddede aranan ispat koşulu yerine getirilmediği için ihtiyati tedbir isteminin rededilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 97,70 TL’nin peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye fazla 38,40 TL harcın davacıya iadesine,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.06.09.2021