Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/80 E. 2021/294 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İZMİR BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/80
KARAR NO : 2021/294

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12.09.2019
NUMARASI : 2017/1030 E.

TALEBİN KONUSU :İhtiyati tedbir
KARAR TARİHİ : 05.03.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 05.03.2021

İzmir 5. Asliye Ticart Mahkemesinin 12.09.2019 tarih 2017/1030 Esas sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, davalı kooperatif genel kurulunun 2001 ve 2002 yıllarındaki kararına dayanılarak, müvekkilinin 10 yıl önce davalı kooperatiften dükkan satın aldığını ve ödemeyi davalıya yaptığını, kooperatife ait dükkanların genel kurul kararına dayanılarak satışı ile gelir el edildiğini, sonrasında bazı üyelerin ucuza mal sahibi oluyorsunuz, kooperatif dolandırdınız gibi ithamlarda bulunduğunu, müvekkil ortak olmadığı halde kooperatif tarafından müvekkilinden aidat ödeme yapılmasının istendiğini, müvekkilinin sabit ödemeli ortak olduğuna ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğunu, zorunlu giderlerin ödendiğini, ancak davalı kooperatifin müvekkiline ait … nolu dükkanı teslim etmediğini . ileri sürerek, bu taşınmazın müvekkiline ait olduğunun tespitine ve tapusunun iptali ile davacı adına tesciline bu talepleri kabul edilmediği taktirde depo bedeli tespit edilerek tapunun iptali ile davacı adına tesciline ,bu talepleri de kabul edilmediğinde, müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunun tespitine karar verilmesini istediği davada, davaya konu taşınmazın satış ve pay devrinin önlenmesi amaçlı ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiş, 22.03.2019 tarihli talep dilekçesi ile aşınmazın zilyetliğinin tedbiren tarafına teslimine karar verilmesini talep etmiştir..
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde,. 30/04/2019 tarihli celsenin 4 nolu ara kararı gereğince davacı vekilinin tedbir talebi hakkında karar verildiği, kararın istinaf yapılması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/1806 E-2019/1105 sayılı kararı ile tedbir kararının HMK 391 maddesine göre gerekçeli olarak verilmesi gerektiğinden bahisle tedbirin reddine dair kararın kaldırılmasına karar verildiğinden, dosyanın ele alındığı, davacı vekilinin 22/03/2019 havale tarihli dilekçe ile dava konusu taşınmazın zilyetliğinin müvekkiline verilmesini talep ettiği, dosya kapsamı itibariyle dava konusu bağımsız bölümün mülkiyetinin ihtilaflı olduğu, davanın taşınmazın mülkiyetine ilişkin olduğu, zilyetliğe ilişkin davanın söz konusu olmadığı ve ihtilaflı olan konuda zilyetliğin tesisine ilişkin karar verilmesi söz konusu olamayacağı gerekçesiyle, dava konusu taşınmazın zilyetlik konusu mahkemenin görev dışında bulunduğundan dava konusu dükkanın davacıya teslimine ilişkin tedbir talebinin reddine hükmü verilmiştir.
Karara karşı, ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, dava konusu ve müvekkilin peşin ödeme yolu ile üye olduğu kooperatif tarafından, satış sonucu tahsis edilmiş olan dükkanın tapu kaydına tedbir konulması taleplerinin kabul edildiğini, ancak tapu iptali tecil ile üyeliğe dair dava devam etmekte iken, davalı kooperatif yöneticisi tarafından dükkan üzerindeki kilit kırılarak ve hakkı olmayan yere el atılarak dükkana girilerek, dükkanın kilidinin değiştirildiğini, dükkanın kapıcı dairesi ile birleştirilmiş bulunmakta olduğunu, bunun üzerine dükkanının yaklaşık 16 senedir olduğu gibi müvekkil kullanımına teslimi için mahkemeden ihtiyati tedbir talep edildiğini, ancak talebin, mahkemenin zilyetlik davalarında yetkili olmaması sebebiyle red edildiğini, ancak davanın, dava konusu gayrimenkul üzerindeki zilyetlik, kullanım hakları ve dükkanının peşin satış yolu ile üye kaydedilerek müvekkile satılması ve tahsis edilmesine dayandığını, asıl dava konusu gibi ihtiyati tebdir konusunun da kooperatif hukukundan kaynaklanan, kooperatif ile üyesi aradaki bir ihtilaf olduğunu, diğer taraftan müvekkilin mülkiyete dair davasının zilyetliği de kapsadığını, çoğun azı içerdiği ana kuralı ile ilgili olduğunu ileri sürerrek, kararın kaldırılarak, … İli, …. İlçesi, …. Mahallesi, …. pafta, … Ada …. parselde bulunan … Blok … Kat, … Bölüm … olarak kayıtlı olup, adreste ise … olarak geçmekte olan dükkanının dava sonuçlanıncaya kadar dava öncesinde olduğu gibi, müvekkile tahsisine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Talep, tapu iptaline konu ve davacının kullanımda olan dükkanın yargılama sırasında davalı kooperatif yöneticisi tarafından dükkan üzerindeki kilidi kırılarak ve hakkı olmayan yere el atılarak dükkana girildiği ve kilidinin değiştirilerek davacının kullanımının engellendiği iddiasına dayalı davaya konu dükkanın zilyetliğinin tedbiren davavcıya teslimi istemlidir.
Tapu kayıtları üzerine 3.kişilere devrinin önlenmesine ilişkin tedbir konulan ve davacıya peşin satış yolu ve peşin ödemeli üye kaydedilerek satıldığı iddiasıyla tapu iptal davasına konu, davadan önce davacının kullanımında olan dükkanın kilidinin, davalı kooperatif yöneticisi tarafından değiştirilerek ve haksız olarak el atılarak , davacının kullanımının engellendiği iddiası, yargılama sırasında gelişen ve yeni bir uyuşmazlık konusu olup, tedbiren zilyetliğinin davacıya verilmesi istenemez.İhtiyati tedbir koşulları oluşmadığından, ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmesi doğru olup, talep edenin istinaf itirazları yerinde değildir.
İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 97,70 TL’den peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 53,30 TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.05.03.2021