Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/692 E. 2023/1905 K. 21.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/692
KARAR NO : 2023/1905

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09.03.2021
NUMARASI : 2019/293 E. – 2021/127 K.

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 21.12.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.12.2023

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 09.03.2021 tarih 2019/293 E. – 2021/127 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacılar vekili, davalı kooperatifin 2018 yılına ait olağan genel kurulu kararlarından 12. madde ile zemin dairelerde oturanlardan 1.000,00 TL aidat alınmasına karar verildiğini, müvekkillerinin bu karara muhalefet şerhi koydurduklarını 8. maddenin eki olarak kabul edilen 15.05.2019 tarihli yönetim kurulu kararı uyarınca davalı kooperatifin arsa sahipleri ve eski yöneticiler ile görülmekte olan davalar sonucu elde edilecek gelire katılamadığını ileri sürerek, müvekkillerinin davalı kooperatife genel kurul kararının 8. maddesinin eki olan yönetim kurulunun 15.05.2019 tarihli kararının 5. md. ile davacılardan talep edilen giderlere katılmak ve 12. maddede belirlenen 1.000,00-TL yönünden borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, açılan davanın yerinde olmadığını, davayı kabul etmedikleri, davacıların her yıl yapılan Genel Kurullarda alınan bu yöndeki kararlar için mahkemeye dava açtıklarını, üye kayıt edilen davacıların üye kayıt edildikten sonra diğer ortaklarla eşit hak ve yükümlülüklere tabi olduğunu, bu üyelerin üye kayıt edildikten sonra farklı uygulamaya tabi olacağına dair bir genel kurul kararının bulunmadığını, yönetim kurulunun ortaklar arasında farklı uygulamaları içeren karar alması ve uygulaması kooperatifler kanunun 23. maddesi karşısında yok hükmünde olduğunu, kooperatifin inşaatları bitmiş olduğunu, 2008 yılında yapı kullanım izninin alındığını, kooperatifin herhangi bir inşaat giderinin bulunmadığını, talep edilen tutarın genel yönetim gideri için avans niteliğinde olduğunu, diğer ortaklardan avans niteliğinde talep edilen tutarın ise 2.000,00 TL olduğunu, genel kurulun inşaat ve genel yönetim giderlerini ayrı ayrı hesaplandığını, 15.5.2019 tarihli genel kurulun 4 nolu kararı ile hangi giderlerin davacılardan alınmayacağının, 5 nolu kararında ise hangi giderlerin alınacağı yönünde karar alındığını, bu kararların iptali yönünde açılmış bir dava olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı kooperatifin, davacılar ile birlikte diğer kooperatif üyelerinin 15.05.2019 tarihli Genel Kurul Kararı uyarınca talep edilen toplam 122.388,84-TL genel yönetim giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği, bu giderin 96 ortağa paylaştırıldırılması halinde her bir ortağın 1.274,88-TL ödemekle sorumlu olduğu, kooperatifin talep ettiği miktarın bu bedelin altında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacılar vekili, müvekkillerinin suretleri dosyada bulunan harici satış sözleşmeleri ile kooperatifin fazladan ürettiği ve satışına, genel kurul kararı ile karar verilen dairelerden satın aldıklarını, satış sözleşmelerinde, davacıların sözleşmede yazılı bedel dışında başkaca bir ödeme yapmayacaklarının yazılı olduğunu, davacıların daireleri kuraya katılmaksızın, satışına karar verilen 13 bağımsız bölümden seçerek aldıklarını, hal böyle iken davalı kooperatifin, 26.05.2019 tarihinde yapılan 2018 yılına ait genel kurul toplantısının 8. Maddesinde zemin kat dairelerin (zemin kat daireler satışına karar verilip, davacıların de daire satın aldığı dairelerdir) genel giderlere katılıp 1.000,00’er TL aidat ödemelerine karar verildiğini, kooperatif dairelerinin bulunduğu sitede site yönetimi kurulmuş olup, davacıların bu site yönetimine aidat ödemekte olduklarını, Genel Kurul kararı ile talep edilen 1.000,00’er TL kooperatif genel giderlerine katılım aidatı olduğunu, satış sözleşmesi gereği davacıların genel giderlere katılmak zorunda olmadıklarını, vekalet ücretinin fahiş hesaplandığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
GEREKÇE : Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacılar vekili, müvekkillerinin diğer ortaklardan farklı olarak, özel şartlarda
davalı kooperatiften bağımsız taşınmaz satın aldıklarını, bu nedenle 2018 yılına ait genel kurul toplantısının 8. ve12. Maddeleriyle müvekkillerinden tahsiline karar verilen 1.000,00’er TL tutarındaki kooperatif giderlere katılım payı niteliğindeki ek aidattan sorumlu olmadıkları iddiasıyla eldeki davayı açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; davacıların ortaklık statüleri ne olursa olsun, 2019 yılına ait genel yönetim giderlerinden sorumlu olduğu, Genel Kurul Kararı uyarınca talep edilen toplam 122.388,84-TL’nin 96 ortağa paylaştırılması halinde her bir ortağa düşen 1.274,88-TL’nin kooperatifin talep ettiği miktarın altında kalması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmelerin dosya kapsamına uygun olmasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına, tarafların iddia ve savunmaları ile dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin doğru nitelendirilmesine, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’nin peşin alınan 474,40 TL’den mahsubu ile fazla yatan 204,55 TL harcın istek halinde davacılara iadesine,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacılar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 21.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.