Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/66 E. 2023/1219 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/66
KARAR NO : 2023/1219

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/02/2020
NUMARASI : 2017/409 Esas 2020/132 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 20.09.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20.09.2023

İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.02.2020 tarih 2017/409 Esas 2020/132 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili davacının sahibi ve işletmecisi olduğu bijuteri mağazasının 20/10/2014 tarihinde davalı borçluya devir sözleşmesi ile devredildiğini, ancak devir bedeli olan 70.000,00 TL’den bakiye 12.000,00 TL’nin ödenmediğini, alacağın tahsili amcıyla İzmir 19. İcra Dairesi’nin 2015/17978 Esas sayılı dosyasıyla davalıya aleyhine takibe giriştiğini, ancak itiraz üzerine takibin durduğunu bildirerek takibe vaki itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davalının sözleşme hükümlerine sadık kaldığını, ödemelerini zamanında gerçekleştirdiğini, sözleşmenin 4. maddesi gereği 5.000,00 Euro depozito bedelinin sözleşme gereği davalıya geçtiğini, ancak mülk sahibi ile yaptığı görüşme neticesinde davacının ödemesi gereken vergileri ödememesi nedeni ile depozito bedelinin kendisine verilemeyeceğini öğrendiğini, sözleşmenin 8. maddesine göre önceki borçlardan devralan davalının sorumlu olmadığını, davacının vergi borçlarının varlığını sözleşmenin kurulması sırasında sakladığını ve kasıtlı olarak davalıyı yanılttığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki işyeri devrine ilişkin sözleşme uyarınca davalıya bırakılan depozito da değerlendirildiğinde davacının takip tarihinde alacağının bulunmadığının bilirkişi raporuyla tespit edilmesi nedeniyle, rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ :Davacı vekili, devir bedelinin 70.000,00 TL olup, bunun 12.000,00 TL’sinin ödenmediği konusunda herhangi bir ihtilafının bulunmadığını, davalının bu borcu ve bakiyeyi kabul ettiğini, ancak devir tarihinden önceki vergi, resim, harç, fatura borçları nedeniyle 5.000,00 Euro depozitonun alınamadığı iddiasını ödemezlik defi olarak ileri sürdüğünü, cevap dilekçesinde öne sürülmeyen ödemezlik defi göz önüne alınarak hüküm kurulmuş ise de, davalının ödemezlik defi değil, takas iddiası ileri sürdüğünü, bilirkişi raporuna dayanılarak kurulan hükümde 5.000,00 Euro depozitonun ödenmediği belirtilmiş ise de, bu bedelin ödenip ödenmediği nomkasında tanık dinletme taleplerinin reddedildiğini, depozitonun ödenmediğine dair dosya kapsamında hiç bir delil bulunmadığını, davalının dayanaksız iddialarını tamamen doğruymuş gibi kabul eden bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosya kapsamında hiç bir delil olmamasına rağmen 5.000,00 Euro’nun davalı yanın iddia ettiği gibi tahsil edilemediğinin kabul edildiğini, davacı tarafından dükkan sahibine ödenen 11.980,00 TL’nin yalnızca 5.600 TL’lik kısmından davalının sorumlu tutulduğunu, mahkemece kira sözleşmesine zam yapılıp yapılmadığı, kira bedelinde bir değişiklik olup olmadığı gözetilmeden, hatalı hesapla hüküm kurulduğunu davalının bizzat işlettiği işletmenin muhasebe kayıtlarını dahi mahkeme dosyasına sunamamasına karşın, davalının bilgi ve belge ile desteklenmeyen iddiaları karşısında tanık dinletme talebinin reddedildiğini ve eksik inceleme yapılarak davanın reddine karar verilmesi nedeniyle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, iş yeri devir sözleşmesinden kaynaklı bakiye devir bedelinin tahsili hususunda başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’nun 67. Maddesi gereğince iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Dava İİK 67. maddeye göre açılan itirazın iptali davasıdır.
20/10/2014 tarihli işyeri devir sözleşmesi ile davacının işletmekte olduğu bijuteri mağazasını davalı borçluya 70.000,00 TL bedelle devredildiği, devir bedelinden bakiye 12.000,00 TL’nin ödenmediği, alacağın tahsili amacıyla davacı tarafından İzmir 19. İcra Dairesi’nin 2015/17978 Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibine girişildiği, itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmaktadır.
Davalı, devir bedelinin 12.000,00 TL’sinin ödenmediğini kabul etmekle birlikte, sözleşme uyarınca devir tarihinden öncesine ait vergi borçlarının bulunması nedeniyle depozito bedelini tahsil edemediği gerekçesiyle ödeme yapmadığını belirtmiştir.
Mahkemece Karşıyaka Vergi Dairesi Başkanlığı’na yazılan 27.02.2018 tarihli yazı yanıtında davacının dava konusu işyeri nedeniyle 20.10.2014 itibarıyla birikmiş, 48.906,12 TL vergi borcunun bulunduğunun bildirildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 4. maddesi gereği depozito bedelinin davalıya ait olacağı ve devir öncesi döneme ait vergi borcu nedeniyle mülk sahibiyle sözleşme yapılamamasından davacının sorumlu olacağının kararlaştırılması karşısında, mahkemece davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’den peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 215,45‬ TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.20.09.2023