Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/624 E. 2023/1877 K. 20.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/624
KARAR NO : 2023/1877

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/03/2017
NUMARASI : 2016/1096 Esas 2017/326 Karar
DAVANIN KONUSU : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
KARAR TARİHİ : 20.12.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20.12.2023

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 31.03.2017 tarih 2016/1096 Esas 2017/326 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunu, yükümlülüklerini ve sorumluluklarını yerine getirdiğini, üretim malzemelerinden doğan borcun davalıya ödendiğini, ihtarname ile haksız yere istenen 26.295,70-TL’nin ödenmeyeceğinin davalıya bildirildiğini, alınan banka kredisinin öncelikle önceki dönemde alınmış kredi borçlarına harcandığını ve bu kredilerin kapatıldığını, genel kurul kararı ile haksız olarak üyelikten çıkarıldığını, yeni üyelerinden eski borçlara ilişkin kredi ödemesini kapatmalarını istemesinin yasal olmadığını, davacı hakkında haksız yere icra takibi başlatıldığını, belirterek; ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacının, kooperatife vermesi gereken 2015 yılı mandalina ürününü üçüncü kişiye sattığını, kooperatifin ana sözleşmesine uygun olarak genel kuruldan aldığı yetkiye dayanarak kooperatif adına üyelerin müteselsil kefaletiyle almış olduğu krediden hissesine düşen miktar olan 26.295,70-TL’yi ödemeyeceğini bildirdiğini, davacının üyelik görevlerini yerine getirmediğini, 17/12/2015 tarihli genel kurulda üyelik görevlerini yerine getirmeyen üyelerin üyelikten ihracına karar verildiğini, kararın ana sözleşmeye usul ve yasaya uygun olduğunu, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı kooperatif üyesi olan davacının kooperatif tarafından alınan karara ve yapılan ihtara rağmen payına düşen kredi tutarını ödemediği, 2015 yılına ilişkin mandalina ürününü de kooperatife teslim etmediği, ana sözleşmede düzenlenen ve uyması gereken üyelik görevlerine aykırı davrandığı, ihraç kararının ana sözleşmeye ve ilgili düzenlemelere uygun olarak alındığı, belirtilerek; davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davacının kooperatife üye olduktan sonra kendisine ait bahçelerden elde edilen 2013 ve 2014 yılına ait ürünlerin tamamını davalı kooperatife teslim ettiğini, 2015 yılında gerek ülke genelindeki gerekse şahsi ekonomik sıkıntıları nedeniyle bu yıla ait ürünlerini peşin para ile satmak zorunda kaldığından davalı kooperatife teslim edemediğini, davalı kooperatiften kredili olarak aldığı üretim malzemelerinden doğan borcun tamamını eksiksiz bir biçimde davalıya ödediğini, 26.295,70-TL borcun davalı kooperatifin önceki yıllardan gelen borçlarını kapatmak için … Bankası’ndan kullandığı krediden davacının payına düşen miktar olduğunu, önceki döneme ait borçları kapatmak için kullanılan kredinin kooperatife yeni üye olan davacıdan tahsil edilemeyeceğini, davacı tarafından bu tutara ilişkin olarak ödeme yapılmadığını, davalı kooperatifin 17.12.2015 tarihli genel kurul kararı ile davacının ortaklıktan çıkarıldığını, kararın hukuka aykırı olduğunu, eksik inceleme yapıldığını, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, birlik yönetim kurulu üyeliğinin sonlandırılması işleminin iptali ve mahrum kaldığı huzur hakkının tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
1. Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2. 17.12.2015 tarihli genel kurul toplantısında ortaklıktan çıkarılması yönetim kurulu kararıyla istenen ortakların durumu görüşülerek ortaklık yükümlülüklerini yerine getirmeyen içlerinde davacının da bulunduğu ortakların kooperatife olan borçlarını ödeyerek ortaklıktan çıkarılması kararlaştırılmıştır. Davalı kooperatifin 12.11.2015 tarihli yönetim kurulu kararında 2015 yılı ürününü teslim etmeyerek ana sözleşmenin 14. maddesine aykırı hareket eden ve borçları yazılan ortakların borçlarını on gün içinde ödemeleri için noter yoluyla ihtarname tebliğine, bu ortakların ortaklıktan çıkarılmaları için genel kurula teklifte bulunulmasına karar verilmiştir. Kooperatife vermesi gereken 2015 yılı mandalina ürününü üçüncü kişiye sattığını davacının kabulündedir. Bu hususta taraflar arasında her hangi bir uyuşmazlık söz konusu değildir. Ana sözleşmenin 14/d maddesine göre kooperatif ortakları kooperatife olan her türlü vecibelerini yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle kooperatif ortağının ürünlerini kooperatife teslim etmek yerine piyasaya satmasının bu hükme aykırılık teşkil edeceği de muhakkak olup ana sözleşmenin 21/b maddesine göre 14/d maddesinde belirtilen görevleri yerine getirmeyen ortağın ortaklıktan çıkarılması mümkündür. O halde, somut olayda, davacının kooperatife ürün teslim etmemek suretiyle kooperatife olan yükümlülüklerine aykırı davrandığından ihracı yerindedir. Genel kurul kararı ve dayanak yönetim kurulu kararında ürünlerini teslim etmeyen üyelerin borçlarının tahsil edilmesinden de bahsedilmiş ise de ihraç kararı ürün teslim edilmemesinden kaynaklandığından, borçların tahsil edileceğinin belirtilmesi ihraç kararının bütünlüğünü bozmamaktadır.
3. Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının davalı kooperatife teslim etmekle yükümlü olduğu ürününü teslim etmeyerek ana sözleşeme ile getirilen vecibelerine aykırı davranmasına, ana sözleşme ile belirtilen görevleri yerine getirmeyen ortağın ortaklıktan çıkarılmasının mümkün olmasına, tarafların iddia ve savunmaları ile dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin doğru nitelendirilmesine, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, ilk derece mahkemesince verilen kararda bir hukuka aykırılık bulunmamakla, istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 269,85-TL’den peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 238,45‬-TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere 20.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.