Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/619 E. 2021/705 K. 14.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/619
KARAR NO : 2021/705
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17.03.2021
NUMARASI : 2021/17 E.
TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz
KARAR TARİHİ : 14.06.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14.06.2021

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 17.03.2021 tarih 2021/17 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili ve feri müdahil … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, müvekkilinin … için hazırlanan “…” dizisinin yapımcısı olup bu dizinin 80 bölümünün yayınlandığını, davalının müvekkiline ihtarname göndererek kendisine ait “…” markası bulunduğunu, bu ad altında … isimli sosyal paylaşım sitesinde varlığını sürdürdüğünü belirterek müvekkiline ait dizinin bu ad altında yapım ve yayınına son verilmesini istediğini, müvekkilinin iştigal ettiği sektörde en ufak bir faaliyette bulunmayan davalının haksız kazanç elde etme niyeti taşıdığını, kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, kötü niyet nedeniyle davalı adına tescilli 2019/99130 nolu markanın tescilli olduğu tüm sınıflarda hükümsüz kılınmasına, kötüniyet kapsamındaki talepleri uygun görülmemesi durumunda 6769 sayılı Kanunun 5/1-b,c ve d bentlerine göre marka olarak tescil edilemeyecek işaretler kapsamında yer alması ve müvekkilinin anılan kanunu 6/6 kapsamında … dizisi üzerinde bağlantılı hak sahibi olması gözetilerek markanın alt emtia ve hizmet grubu yönünden kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmesi istemiyle açtığı davada dava dilekçesiyle davalının tescilli markadan doğan haklarını müvekkili aleyhine kullanmamasını sağlamak üzere ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile davalının tescilli markasından doğan haklarını davacı aleyhine kullanılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
İTİRAZ : İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, 6769 sayılı Yasa uyarınca ihtiyati tedbir talep etme hakkının sadece sınai mülkiyet hakkı sahibine tanınmış bir hak olduğunu, davacının böyle bir hakkı bulunmadığını, ihtiyati tedbir kararının dosya kapsamı ile örtüşmediğini, müvekilinin 2015 tarihinden itibaren …, …. ve …. hesaplarında “…” ismi ile video ve görsel paylaşım yaptığını, 14.10.2019 tarihli marka başvurusunun tescil edildiğini, davacının 19.10.2020 tarihinden itibaren her gün yayınlanan … dizisinin müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunu savunarak ihtiyati tedbire itiraz etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, duruşma açılarak yapılan inceleme neticesinde, davacının iddialarının yargılamayı gerektirdiği, henüz teknik incelemenin gerçekleşmediği, dosyanın bulunduğu aşamada davalı itirazları ve delilleri dikkate alınmak suretiyle SMK’nın 159. maddesinde düzenlenen tedbir şartlarının henüz gerçekleşmediği, davalının itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin itirazının kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili ve feri müdahil … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, yaklaşık ispat koşulunun bulunduğunu, davacının markasının tescilli olduğu sınıflarda değil de müvekkilinin ve …’nin ticari faaliyetlerine engel olmak amacıyla kullandığını, kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin dizi/sinema filmi yapım işiyle iştigal ettiğini, davalının bu alanda faaliyet göstermediğini ikrar ettiğini, davalının …. kanalı vasıtasıyla yeni doğan çocuklar başta olmak üzere anne, baba ve diğer ilgililere doğum, çocuk yetiştirme ve benzeri konularda, 41. sınıfta ver alan eğitim öğretim amaçlı hizmetler verdiğini, 41. sınıfta yer alan eğitim öğretim hizmetleri ile müvekkilinin faaliyet alanı olan dizi film yapım hizmetleri arasında en ufak bir ayniyet/benzerlik bulunmadığını, müvekkili ile aynı alanda faaliyet göstermeyen davalının önceki tarihli kullanımları ihtiyati tedbirin kaldırılması gerekçesi olarak gösterildiğini, mahkeme gerekçesinin MK 2. maddesine aykırılık oluşturduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
Feri müdahil … vekili, ihtiyati tedbir için yaklaşık ispat koşulunun bulunduğunu, ihtiyati tedbirin kaldırılmaması gerektiğini, davalının markası 41. sınıfta tescili bulunmasına rağmen bu sınıfta faaliyet göstermediğini, dava dilekçesinde kullanmama nedeniyle hükümsüzlük isteminde bulunulmadığını istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbire itiraza ilişkin olup ilk derece mahkemesince, yukarıda yazılı gerekçeyle itirazın kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nnı 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin nedenlerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
6769 sayılı Kanunun 159. maddesinde “Bu Kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini mahkemeden talep edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Somut olayda, markanın hükümsüzlüğü istemiyle açılan davada davacı tarafça, davalının marka hakkının davacı aleyhine kullanmamasına yönelik ihtiyati tedbir talep edilmiş, mahkemece talep kabul edildikten sonra itiraz üzerine tedbir kararı kaldırılmıştır. İhtiyati tedbir isteyen davacı, marka hakkı sahibi olmayıp 6769 saylı Kanunun 159. maddesindeki şartlar oluşmadığı gibi HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesi için gerekli yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmediği için ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına dair verilen karar sonucu itibariyle doğru bulunmuştur.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin ve feri müdahil … vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 97,70 TL’den peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 38,40 TL’nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Feri müdahil … yönünden istinaf karar harcı olan 97,70 TL’den peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 38,40 TL’nin feri müdahil …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir isteyen davacı ve feri müdahil … tarafından yapılan giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 16.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.