Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/538 E. 2023/1700 K. 24.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/538
KARAR NO : 2023/1700

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24.04.2018
NUMARASI : 2016/1519 E. 2018/467 K.
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 24.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24.11.2023

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.04.2018 tarih 2016/1519 E. 2018/467 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava ve ıslah dilekçesiyle, kedisinin ortağı olduğu, davalılardan …un da hissedarı ve müdürü olduğu dava dışı … Şti. tarafından …bank A.Ş.den temlik alınan ve aynı tarihte ikinci temlik sözleşmesiyle davalılardan …’na temlik edilen alacağın temlikinin muvazaalı olup, mal kaçırmak amacıyla yapılan birinci ve ikinci temliknamenin iptali ile temlik alınan alacak miktarı ile ödenen temlik bedeli arasındaki fahiş fark nedeniyle temlik eden şirketlerden … Şti. nin %50 oranında hissedarı olan davacının uğradığı zararın davalılardan tahsili, bu talebin kabul edilmemesi halinde …Şti’nin bu temlikler sebebiyle temlik sözleşmelerinin tarafı olan davalılar tarafından uğratıldığı zararın tespiti ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekili, davacının taraf sıfatının bulunmadığını,…bank borçlusunun … A.Ş. olduğunu, kefillerin …. Şti olduğunu, davalıya temlik yapanın da … olduğunu, davacının, asıl borçlu dava dışı … A.Ş.’nin ve temlik eden … Şti. ortağı olmasının kendisine taraf sıfatı kazandırmayacağını, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davalı … ile tanıştığını ve yatırım amacı ile dava konusu temlikleri aldığını, …bank ile yapılan görüşmeler neticesinde, … Ltd Şti.’nin ve … Şti’nin daha önce kefil olarak ödemek zorunda kaldığı bedellere ek olarak 535.000,00 TL daha ödendiğinde kredi dosyasının ve icra takiplerinin …. Şti. Ve … Şti.’ye temliki konusunda anlaşıldığını, bu anlaşma çerçevesinde 535.000,00 TL’sının EFT yolu ile aktarıldığını, bu ödemeden sonra …bank icra dosyalarındaki tüm alacaklarını … Şti ve … Şti.’ye 29/01/2014 tarihinde dava dilekçesinde bahsedilen 3 icra dosyasında da temlik edildiğini, aynı tarihte de … Şti ve … Şti. yetkilisi … imzasıyla davalı …’na temlik edildiğini, davalının temlik masrafları, harçları hariç …nın borcu için toplam 875.000,00 TL ödeme yaptığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, gerek davacının aktif husumet ehliyetinin varlığını gösterir her hangi bir delilin tespit edilememesi, gerekse davalı …’un pasif husemet ehliyetinin varlığını gösterir her hangi bir delilin dosyada bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, limited şirket müdürü tarafından yapılan satış işlemi ve sonuçlarının limited şirket ortaklarını da doğrudan ilgilendirdiğinden şirket ortağının münferiden dava açabileceğini, davalı tarafça dava konusu temlik sözleşmeleri ve temlik karşılığı yapılan ödemelerin cevap dilekçesiyle beyan edilip, ödemeye ilişkin belge suretlerinin de dosyaya sunulması nedeniyle, dosyada her hangi bir delilin bulunmadığı yönündeki değerlendirmenin usul ve yasaya aykırı olup, mahkemece davanın esasına girilip, delillerin toplanıp, şirket hesaplarında bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davacıdan mal kaçırmak amacıyla yapılan temliknameler nedeniyle uğranılan zararın tespiti ile davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Somut olayda, davacı …’ün, dava dışı …bank’tan kredi kullanan … İşletmeleri A.Ş.’nin hissedarı ve yetkilisi olduğu, davalılardan …’un da hissedarı ve yetkilisi olduğu dava dışı … Ltd. ve … Ltd. Şti’nin ise söz konusu kredinin kefilleri oldukları, asıl borçlu … İşletmeleri A.Ş.’nin toplam 1.658.736,00-TL tutarındaki alacağının birlikte hareket eden ve kredinin kefili olan şirketlere temlikinden sonra, bu kez temlik alan bu şirketler tarafından temlik alınan alacağın davalı …’na temlik edilmesine ilişkin temlik sözleşmelerinin muvazaalı olup, mal kaçırma kastıyla yapıldıklarının iddia edildiği, dava dilekçesinde söz konusu temliknamelerin iptali ile zararın davalılardan tahsilinin talep edildiği, ıslah dilekçesinde ise, temlik alınan alacak miktarı ile ödenen temlik bedeli arasındaki fahiş fark nedeniyle temlik eden şirketlerden …. Şti. nin %50 oranında hissedarı olan davacının uğradığı zararın davalılardan tahsili, bu talebin kabul edilmemesi halinde … Şti’nin bu temlikler sebebiyle temlik eden ve temlik alan davalılar tarafından uğratıldığı zararın davalılardan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; davalılardan …’un alacağı dava dışı bankadan temlik alan ve diğer davalı …’na temlik eden şirketler olan … Şti ile … Şti.’nin hissedarı ve yetkilisi olup, temliknamelerin şirket yetkilisi olarak, temlik eden şirketler adına imzalandığı, davacı …’ün ise …bank’tan kredi kullanan dava dışı … İşletmeleri A.Ş.’nin hissedarı ve yetkilisi olup, temliknamelerde taraf olmadığı, buna göre dava dışı banka nezdinde kullanılan kredinin davacının hissedarı ve temsilcisi olduğu şirket tarafından kullanıldığı ve dava dışı şirket aleyhine icra takiplerinin başlatıldığı, davacı gerçek kişinin icra takip dosyalarında ve temlik sözleşmelerinde herhangi bir sıfatla bulunmadığı, davalı olarak gösterilen husumet yöneltilen …’un söz konusu temlik sözleşmelerinde dava dışı şirketler adına hareket ettiği, bu itibarla ilk derece mahkemesince gerek davacının aktif husumet ehliyetinin, gerekse davalı …’un pasif husumet ehliyetinin somut olayda varlığını gösterir herhangi bir delilin dosyada bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı değerlendirilerek, davacı vekilinin istinaf itirazının HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’den peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 233,95 TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 24.11.2023 oy birliğiyle karar verildi.