Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/495 E. 2023/1744 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/495
KARAR NO : 2023/1744

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/12/2020
NUMARASI : 2019/598 Esas 2020/656 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 30.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 30.11.2023

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 15.12.2020 tarih 2019/598 Esas 2020/656 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 01.10.2018 tarihinde, davalı şirket tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan, dava dışı …’e ait ve onun sürücüsü olduğu … plakalı aracın müvekkiline ait ve onun sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucunda müvekkilinin aracında hasar oluştuğunu, karşı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda tam ve asli kusurlu olduğunu, kaza tespit tutanağında kusurunu ikrar ettiğini, dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşmanın sağlanamadığını, Almanya’da bulunan bilirkişi bürosu tarafından düzenlenen 07.01.2019 tarihli raporda müvekkilinin aracında KDV dahil 2.480,44 Euro hasar oluştuğunun belirlendiğini, müvekkilinin 518,84 Euro bilirkişi masrafı yaptığını, davalı sigorta şirketine hasar ihbarının 18.10.2019 tarihinde yapıldığını, KTK’nın 99. maddesi gereğince 8 iş günü sonu olan 01.11.2019 tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmolunması gerektiğini iddia ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 2.480,44 Euro maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden 01.11.2019 tarihinden itibaren yabancı para bakımından 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faiziyle birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası olarak tahsiline, 518,84 Euno bilirkişi ücretinin fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası olarak yargılama giderlerine dâhil edilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, kaza nedeniyle uğranılan gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusuru oranında gerçek zararın tazmininin esas olduğunu, davanın zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddini gerektiğini, dava öncesinde başvuru şartının yerine getirilmediğini, davacı tarafça talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunu, müvekkili şirketin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu ve avans faizi talebinin reddi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kazanın meydana gelmesinde davalı şirket tarafından sigortalı … plakalı araç sürücüsünün KTK’nın 84-1 ve 84-j maddeleri gereğince asli ve tam kusurlu olduğu, davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, Almanya Alabucak Motorlu Araç Bilirkişi Bürosu tarafından hazırlanan 07.01.2019 tarihli ekspertiz raporunda gösterilen hususların aracın uğradığı trafik kazasındaki hasarın oluş şekli ile ilgili anlatımın araç üzerinde tespit edilen hasarlarla örtüştüğü, yedek parça + %2 küçük parça bedeli + %19 KDV dahil olmak üzere toplam 2.480,44 Euro hasar bedelinin tespit edildiği, ekspertiz faturası olarak düzenlenen 518,84 Euro ücretin o ülke ekonomik ve sosyal koşullarına göre uygun ve kadri maruf olduğu, bilirkişi bürosunca tespit edilen ve raporda gösterilen yedek parça ve işçilik ücretleri hesaplamalarının kaza ile uyumlu, orantılı ve o ülke şartlarına göre makul olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, 2.480,40 Euro tazminatın 01.11.2019 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasa md 4/A ya göre yabancı paralara yürütülecek değişken faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki TCMB efektif satış kuru karşılığı Türk Lirası olarak davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, eksik ve hatalı bilirkişi incelemesi sonucunda, kusur raporu tanzim ettirilmeden verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden ve Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, dava konusu trafik kazasının gece vakti meydana gelmiş olmasına karşın kazaya karışan araç sürücülerinin alkol durumlarının tespit edilmemiş olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tayin ve tespit edilen yedek parça fiyatlarının fahiş oranda yüksek olduğunu, tazminatın uzman sigorta eksperi tarafından Yargıtay içtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere müvekkili şirketin poliçe teminatları kapsamında ekspertiz ücreti açısından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere ancak dava tarihinden itibaren ve ancak yasal faizle sınırlı olarak sorumlu tutulabileceğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, trafik kazası sonucu davacıya ait yabancı plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle uğranılan zararın kazaya sebebiyet veren aracın işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince alınan 23.11.2020 tarihli bilirkişi raporunda, davalı şirket tarafından sigortalanan … plakalı aracın sürücüsü dava dışı …’in 2918 Sayılı KTK’nın 84/1 maddesinde yer alan “Park için ayrılmış yerlerde veya taşıt yolu dışında kurallara uygun olarak park edilmiş araçlara çarpma.” ve 84-j maddesinde yer alan “Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama.” kurallarını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelmesinde %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacının ise herhangi bir kusurunun bulunmadığı, Almanya’da Alabucak Motorlu Araç Bilirkişi Bürosu tarafından davacıya ait … plakalı aracın hasarlı olarak görülüp yapılan ekspertizi sonucu hazırlanmış raporda yer olan yedek parça ve işçilik ücreti hesaplamalarının kaza ile uyumlu, orantılı ve Almanya şartlarına göre makul olduğu, davacının aracında yedek parça ve işçilik olmak üzere KDV dahil 2.480,44 Euro tutarında hasar oluştuğu, yine ekspertiz ücretinin de o ülke ekonomik ve sosyal koşullarına uygun ve kadri maruf olduğu görüşü bildirilmiştir.
Almanya’da ikamet eden davacının aracını geçici olarak Türkiye’ye getirdiği dönemde trafik kazası sonucunda hasara uğradığı, davacının aracının onarımını Türkiye’de yapması konusunda zorlanamayacağı, aracını Türkiye’de veya ikamet ettiği ülkede tamir ettirmek konusunda seçimlik hakka sahip olduğu, araç sahibinin bu seçimlik hakkını ikamet ettiği ülkede tamir ettirme yönünde kullanması durumunda, yurt dışı tamirine dair gerçek hasar bedelinin tespit edilerek bu bedelin Türk Lirası karşılığının tazminine karar verilmesi gerektiği gözetilerek (YHGK 24.06.2015 gün ve 2014/17-28 E., 2015/1745 K.), bu bağlamda seçimlik hakkını Almanya ülkesinde yaptırmak yönünde kullanan davacı yönünden hasar bedeli olarak hesaplanan 2.480,44 Euro tazminata hükmedilmesi yerindedir. Ekspertiz gideri yargılama giderlerinden olup yargılama giderlerine eklenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. (Yargıtay 17. HD 21.10.2019 tarih ve 2017/1822 E.- 2019/9723 K. Sayılı ilamı) Davacının ihtarnamesinin 18.10.2019 tarihinde davalı sigorta şirketine tebliğ edildiği, tebliğ tarihinin 8 iş günü sonrası olan 01.11.2019 tarihinin davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olarak belirlenmesinde de usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Davalı sigorta vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 1.121,16 TL’den peşin alınan 280,3‬0 TL’nin mahsubu ile bakiye 840,86‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.30.11.2023