Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/379 E. 2023/1597 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/379
KARAR NO : 2023/1597

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26.11.2020
NUMARASI : 2019/789 E. 2020/540 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 08.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.11.2023

İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.11.2020 tarih 2019/789 E. 2020/540 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davalı tarafından kasko sigortası ile sigortalı, davacının maliki olduğu “…” plakalı araç ile hasara uğradığını, taraflarca tanzim edilen maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında meydana gelen kazanın oluş biçiminin ifade edildiğini, meydana gelen kaza sırasında davacının aracının karşı yan tarafından 7096333 nolu poliçe ile kasko sigortalısı olduğunu, hasarın tespiti ve tazmini amacıyla davacı tarafından davalı yana başvurulduğunu, 267862 nolu hasar dosyası açıldığını, eksper tarafından rapor düzenlendiğini, açılan hasar dosyası kapsamında davalı tarafından haksız ve gerekçesiz olarak hasar ödemesinin eksik yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; 25.10.2018 tarihli trafik kazası neticesinde davacıya ait “…” plakalı araçta oluşan bakiye hasar bedelinin, davacının aracının kasko sigortacısı olan davalıdan, şimdilik 100,00 TL’nin sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 05.10.2020 havale tarihli değer arttırım dilekçesiyle, dava dilekçesinde talep edilen 100,00 TL bakiye tazminat taleplerini 10.000,00-TLye arttırmıştır.
CEVAP : Davalı vekili, davacı şirkete ait … plakalı aracın 26.07.2018-2019 tarihleri arasında geçerli süre içinde 7096333 numaralı poliçe ile kasko sigorta örüntüsüne alındığını, dosya kapsamında sürücü dava dışı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 25.10.2018 tarihinde seyir halinde iken sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğinin belirlendiğini, 25.10.2018 tarihli kaza sonrasında davacı tarafından yapılan ihbar üzerine davalı şirket tarafından açılan hasar dosyası kapsamında 30.10.2018 tarihinde eksper incelemesi yapıldığını, eksper incelemesi sonrası davacı sigortalı ile yapılan görüşmelerde onarım talep etmesi üzerine …’den alınan 15.000 TL onarım rakamının sigortalı davacı ile yapılan mutabakat sonucunda kabul edilerek davacıya ödendiğini belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, aracın ağır hasarlı olduğu ve pert total olarak değerlendirilmesinin teknik ve ekonomik açıdan uygun olduğu, buna göre; araç piyasa değeri 55.000,00 -TL den aracın sovtaj (hurda) değeri 30.000,00-TL nin mahsubu ile toplam gerçek hasarın 25.000,00-TL olarak bulunduğu, dosya kapsamına göre, davalı sigorta şirketinin, davacıya hasar tazminatı olarak 18.12.2018 tarihinde 15.000,00-TL ödeme yaptığı, buna göre davalı sigorta şirketinin bakiye tazminat yükümlülüğünün 10.000,00-TL olduğu davanın kabulü ile, 10.000,00-TL bakiye hasar bedeli tazminatının kısmi ödeme tarihi olan 18/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti dahilinde davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davaya konu kazanın davalı şirkete ihbarı ile açılan hasar dosyası ve eksper incelemesi ile davacıya ait aracın davacı yanın kendi talebi ile onarılması istenildiğinden aracın onarılması suretiyle zararın giderilmesi konusunda mutabık kalındığını, bu nedenle 09.11.2018 tarihli mutabakat belgesi ile aracın … firması tarafından 15.000,00 TL olarak onarılmasına onay verildiğini, mutabakatnamenin bağlayıcı nitelikte belge olduğunu, davacının tacir olup, basiretli tacir olarak hareket etmesi gerektiğini, davacıya ait sigortalı aracın tamirinin edilerek davacıya teslim edildiğini, davacının giderilmemiş zararının kalmadığını, tamirhaneye başka para ödendiği ispat edilmediğine göre açılan davanın sebepsiz zenginleşme nedeni oluşturacağını, davacının araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı ile ilgili olarak müvekkili kasko sigorta şirketi haricinde kusurlu olan diğer araç … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan … Sigorta A.Ş’ye müracaat ettiğini, dosyada bu müracaata dair dilekçesinin olmasına rağmen müracaat sonucunun ne olduğu konusunda açıklama ve belgenin olmadığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, 25.10.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı aracın kasko sigorta poliçesini tanzim eden davalıdan araçtaki hasara ilişkin kasko ödemesinin eksik yapıldığından bahisle davalıdan tazmini istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulü ile, 10.000,00-TL bakiye hasar bedeli tazminatının kısmi ödeme tarihi olan 18/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti dahilinde davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Sorumluluğa İlişkin Anlaşmalar” başlıklı 111. maddesi uyarınca tazminat miktarlarına ilişkin anlaşmaların iptali koşulu belirlenmiştir. Anılan düzenlemeye göre tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasada belirtilen 2 yıllık süre, hak düşürücü süre olup mahkemece bunun re’sen dikkate alınması gerekir. Davanın iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması halinde ise önceki ödeme tarihi verilerine göre hesap yapılıp fahiş bir fark olup olmadığı değerlendirilmeli; şayet ödenmesi gereken tazminatı ile ödenmiş olan miktar arasında fahiş fark olduğu saptanırsa verilen ibranamenin makbuz hükmünde olduğu kabul edilmelidir. (Yargıtay 4. HD 20.12.2021 tarih ve 2021/20621 E. – 2021/10611 K. sayılı ilamı)
Dosyada taraf delillerinin toplanılmasından sonra hasar bedeline yönelik alınan 24.03.2020 havale tarihli bilirkişi raporunda, 25.10.2018 tarihinde meydana gelen kazanın oluşumunda; davalı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün “%100 oranında tam ve asli kusurlu” olduğu, davacı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün ise “kusursuz” olduğu, dava konusu … plaka sayılı araçta yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 31.896,56-TL (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, bahse konu … plaka sayılı aracın kazadan önceki ikinci el piyasa rayiç değerinin 55.000,00-TL ve sovtaj (hurda) değerinin 30.000,00-TL olduğu, kaza sonrası oluşan hasar miktarının, araç rayicinin %50’sini aşması nedeniyle aracın ağır hasarlı olduğu ve pert total olarak değerlendirilmesinin teknik ve ekonomik açıdan uygun olduğu, buna göre; araç piyasa değeri 55.000,00 -TL den aracın sovtaj (hurda) değeri 30.000,00-TL nin mahsubu ile toplam gerçek hasarın 25.000,00-TL olarak tespit olunduğu, bu itibarla yerel mahkemece davacıya ödenen tutarın mahsubu ile bakiye hasar tazminatı yönünden tazminata hükmedilmesinin isabetli olup, kaldı ki dosyada her iki tarafın imzalarını taşıyan bir mutabakat belgesinden de söz edilemeyeceği görülmekle, davalı vekilinin istinaf istemi yerinde değildir.
Davalı vekilinin … Sigorta A.Ş yönünden istinaf nedeninin incelenmesinde; bu hususun yapılan yargılama sırasında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmediği, HMK 357/1.maddesine nazaran ilk derece mahkemesinde ileri sürülemeyen iddia ve savunmaların dinlenemeyeceği, yeni delillere dayanılamayacağı, kaldı ki dosyaya … Sigorta Şirketi vekili tarafından sunulan 29.01.2020 tarihli cevabi yazıda şirket hesap ve kayıtlarında … plakalı aracın 25.10.2018 tarihinde karıştığı kazaya ilişkin şirketçe düzenlenmiş bir hasar dosyası, yahut ödeme kaydına rastlanılamadığının bildirildiği görülmekle, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 683,10-TL’den peşin alınan 229,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 453,80-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 08.11.2023 oy birliğiyle karar verildi.